• dream theaterin awake albumunden 11 dakikalik bir sanat eseri.. soyle ki :

    to rise, to fall.
    to hurt, to hate.
    to want, to wait.
    to heal, to save.

    can't hear it
    we fear it
    awareness won't come near it

    distractive
    reactive
    disguised in spite of time

    i never bared my emotion
    my passion always strong
    i never lost my devotion
    but somewhere fate went wrong

    can't let them rape me again
    your venom's not family here
    won't let them fill me with
    fatalistic remedies*

    what if the rest of the world
    was hopelessly blinded by fear?
    where would my sanctity live?
    suddenly nobody cares.

    it's never enough
    you're wasting* your time
    isn't there something i could say?
    you don't understand
    you're closing me out
    how can we live our lives this way?

    you tell me i'm wrong
    i'm risking my life
    still, i have nothing in return
    i show you my hands
    you don't see the scars
    maybe you'll leave me here to burn.

    what if the rest of the world
    was hopelessly drowning in vain?
    where would our self pity run?
    suddenly everyone cares.

    blood...heal me
    fear...change me
    belief will always save me
    blood...swearing
    fear...staring*
    conviction made aware

    give up on misery
    turn your back on dissent
    leave their distrust behind
    wash your hands of regret

    do you feel you don't know me anymore?
    and do you feel i'm afraid of your love?
    and how come you don't want me asking?
    and how come my heart's not invited?
    you say you want everyone happy
    well, we're not laughing.

    and how come you don't understand me?
    and how come i don't understand you?
    thirty years say we're in this together
    so open your eyes.

    people in prayer for me
    everyone there for me
    sometimes i feel i should face this alone
    my soul exposed
    it calms me to know that i won't

    blood...heal me
    fear...change me
    belief will always save me
    blood...swearing
    fear...staring
    conviction made aware

    give up on misery
    turn your back on dissent
    leave their distrust behind
    wash your hands of regret

    blood...heal me
    fear...change me
    belief will always save me
    blood...swearing
    fear...staring
    conviction made aware

    learning from misery
    staring back at dissent
    leaving distrust behind
    i'm inspired and content
  • çok berbat çeviri oldu, üzgünüm...
    dream theater - scarred

    yara izli

    kalkmak, düşmek
    kırmak, nefret etmek
    istemek, beklemek
    iyileşmek, kurtarmak
    duyamıyorum
    korkuyoruz
    farkında olmak bunun yanına bile yaklaşamaz
    dikkat dağıtıcı
    tepkili
    zamana rağmen saklı
    duygularıma asla katlanamadım
    tutkum her zaman güçlü
    kendimi adamaktan vazgeçmedim
    ama kader bir yerde yanlış gitti
    bana tekrar tecavüz etmelerine izin veremem
    senin zehirin burada hoş karşılanmıyor
    beni ölümcül tedavilerle doldurmalarına izin vermeyeceğim
    ya dünyanın geri kalanının gözü korkudan ümitsizce körleşmişse?
    kutsallığım nerede yaşardı?
    birdenbire hiç kimsenin umurunda değil
    asla yeterli degil
    zamanını boşa harcıyorsun
    söyleyecek hiç bir şeyim yok mu ?
    anlamıyorsun, beni dışlıyorsun
    böyle nasıl yasayabiliriz?
    bana haksiz olduğumu söylüyorsun
    ben hayatimi riske ediyorum
    yine de karşılığında hiçbir şeyim yok
    ben sana ellerimi gösteriyorum
    sen yara izlerini görmüyorsun
    belki beni burada yanmaya terk edeceksin
    ya dünyanın geri kalanı ümitsizce ve boşu boşuna boğuluyorsa?
    benim kendimi acımama nereye kaçar?
    bir anda herkesin umurunda
    kan... beni iyileştir
    korku... beni değiştir
    inanç beni her zaman kurtaracak
    kan... yemin etmek
    korku... gözünü dikip bakmak
    inançlılık uyandırdı
    hüzünden vazgeç
    inişe sırtını dön
    onların güvensizliğini arkanda bırak
    ellerini pişmanlıktan temizle
    beni artık tanımadığını hissediyor musun?
    senin aşkından korktuğumu hissediyor musun?
    nasıl olur da benim sana sormamı istemiyorsun?
    nasıl olur da kalbim davetli değil?
    herkesin mutlu olmasını istediğini söylüyorsun
    ama biz gülmüyoruz
    nasıl olur da beni anlamıyorsun?
    nasıl olur da ben seni anlamıyorum?
    30 yıl bizim bunda beraber olduğumuzu söylüyor
    o zaman gözlerini aç
    bana dua eden insanlar
    benim yanımda olan insanlar
    bazen bununla tek başıma basa çıkmam gerektiğini hissediyorum
    ruhum çıplak
    yapmayacağımı bilmek beni sakinleştiriyor
    kan... beni iyileştir
    korku... beni değiştir
    inanç beni her zaman kurtaracak
    kan... yemin etmek
    korku... gözünü dikip bakmak
    inançlılık uyandırdı
    hüzünden vazgeç
    inişe sırtını dön
    onların güvensizliğini arkanda bırak
    bana ilham geldi ve memnunum
  • yeni keşfettigim dt $aheseri.
  • 7:09-7:11 zamanları arasında harikulade aksak bi ritm değişmesi* barındıran, kendisi de harikulade olan, dt şarkısı..
  • scarred, slave to the dark ve a question of heaven şarkılarını barındıran iced earth'ün the suffering isimli üçlemesinin ilk şarkısı..
  • james labrienin çok sağlam bir performans sergilediği nevi şahsına münasır bir eser-ül hayal kumpanyası..
  • bu şarkı, dream theater'in saklı hazinesidir. ne kadar az bileni varsa o derece kıymetlenen şarkılardan yani.

    awake albümünde yer almıyor sanılmasın; var. ama sadece albümün japonya baskısında var. bu da grup elemanlarının ve plak firmasının feci dreamer olan japon dinleyici/izleyicilerine bir kıyağı olarak dt tarihine geçmiştir... şimdi düşünüyorum da, yerinde bir kararmış..

    edit: sevgili katil uşak'ın uyarısıyla bir yanlıştan dönüyorum sayın seyirciler: şarkı her tür awake cd sinde bulunuyor imiş. zannederim japonya'ya yapılan kıyak kaset versiyonları için geçerli sadece.
  • iced earth'ın oldukça basit olan ama en sevdiğim şarkılarından biridir. özellikle matt barlow'un "i brought this all upon myself and sold my soul to change my life..." diye o meşhur sesiyle girdiği nakarat geçmişte yaşadığım pişmanlıkları kendi yüzüme vurmamda kullandığım bir öbek olmuştur...

    dream theater'ın scarred'ı ise gruptan dinlediğim ilk şarkılardan biriydi ve haliyle en çok hoşuma giden ilk parçası olmuştu vakti zamanımda. hayatın güzel devam ettiği bir ağustos ayıydı, ve sonradan herşey tersine dönüp mide bulandıran bir dönem girince şeridin içine, şarkı da acı bir mezeye dönüşmüştü. o yüzden awake'e elim anca space dye vest için gider artık...
  • mtv'de yeni yayinlanmaya ba$lanmi$, hardcore-jackass ayarinda bir $ey. millet kaykay kayip kolunu bacagini kiriyor, o kiriktan di$ari firlayan kemigi, yarayi, kanlari gosteriyorlar.

    http://www.mtv.com/ontv/dyn/scarred/series.jhtml
  • şarkıya ilgili genel yapılan yanılsamalardan birisi, isminin türkçe mealinin " korkmuş " olduğudur. ancak burada
    " yaralanmış, deforme olmuş " anlamında kullanılmaktadır.

    (bkz: #1455618)
hesabın var mı? giriş yap