• bir miljenko jergovic kitabı.

    miljenko jergovic'in bu kitabını saraybosna'daki zulmü anlatan diğer kitaplardan ayıran en temel özellik yazarın müslümanlarla dayanışmayı sürdürmek için saraybosna´da kalmayı tercih eden bir hırvat olmasından kaynaklanıyor.

    stratejik söylevleri, siyasal nutukları, önceden gösterilmiş hedeflere önceden belirlenmiş cümlelerle sövmek yerine saraybosnalı insanın o an ki durumunu bütün çıplaklığıyla ele alan bir kitap olması yönüyle ilgimi çekmişti evvela.

    sarajevo marlboro'nun duygusal bir metin olmadığını söylemek lazım peşinen. yazarın saraybosna sevdası metinlerinin güzelliğini perdeleyecek derecede bir duygusallığa yol açmıyor. hemen burada bir dengeden söz etmeli. duygusal olmamak adına tamamen nesnel bir akışının ürünü olarak soğuk ve ruhsuz bir anlatıya da dönüşmüyor bu eser. umulmadık sürpriz ayrıntılarla saraybosnalı insanların savaş esnasındaki durumlarını bütün çıplaklığıyla yansıtan olağanüstü bir eser.

    özetle söylemek gerekirse; sarajevo marlboro, moralsiz olmak için her şeyin varolduğu bir ortamda moralini ayakta tutmaya çalışanların hikayesini anlatıyor bize.
  • bosna savaşı ile ilgili okuduğum en etkileyici kitaplardan. geçmişin kirli çamaşırlarını gözler önüne seren en iyi eserlerden.
  • philip morris her ülkenin kendi yapısına göre tütünün tadını belirleyip sattığı ve o dönem bosna'nın en meşhur sigarası marlboro olduğu kitabın mezarcı bölümünde bahsedilir. kitabın ismi de buradan gelir.
    soğuk ve boğucu anlatıma kapılmadan insanlık dramını tüm çıplaklığı ile kısa kısa hikayelerle işlenir. en zor zamanlarda dahi iyi giyinmeyi, süslenmeyi ihmal etmeyen kadınlar, savaşta dahi müzikten vazgeçmeyen geleceğe umutla bakan insanların öyküsü karşımıza çıkar. çağdaş dünya edebiyatı raflarında yerini almış sarajevo marlboro beliz coşar tarafından türkçeye çevrilmiş ve iletişim yayınlarınca basılmıştır.
hesabın var mı? giriş yap