• bence osmanlı'nın gerçek bir imparatorluk olduğunun göstergelerinden biri olan vergi sistemi. osmanlılar, tımar'ı uygulayamayacakları eyaletlerinden yada kendisine bağlı bulunan uzak tebalarından vergilerini böyle toplamışlardır. buna göre vergi toplama işini yerel yöneticiler üstlenir ve bu bölgelerin vergisi (imparatorluğun geri kalanından farklı olarak) yerel geleneksel usuller uyarınca ve yıllık olarak toplanır. genel olarak orta doğu'da uygulanmıştır. kurumsal esneklik diye buna derim işte ben, helal olsundur.
  • salyane sistemi, imparatorluğun mısır, basra, elhasa ve bağdat gibi (salyane eyaletleri olarak da adlandırılan) bölgelerinde uygulanmış vergilendirme düzenidir; vergi, merkezi devlet tarafından belirlenen yıllık sabit miktar üzerinden toplanır. merkezi iktidarın, yerel ölçekte egemen olan üretim/artığa el konması/bölüşüm ilişkilerini değiştirmeye cesaret edemediği/gücünün yetmediği/çalışmadığı; dolayısıyla da tımar düzeninin uygulanmadığı bölgelerde geçerli olmuştur.
  • sadece ortağudaki eyaletler değil romanya, transilvanya (erdel), doğu anadolu, kırım ve kafkasya'da da uygulanan yöntemdir. aslında imparatorluğun alameti değil, merkezi bir vergi ve maliye sistemi oluşturamamış bir devletin vergi toplama çabasıdır. bu bölgelerde tımar sistemi uygulanmamaktadır.

    kaynak: ortaylı, ilber. “osmanlı'da değişim ve anayasal rejim sorunu.” iş bankası kültür yayınları.
  • osmanlıda eyaletler salyaneli ve salyanesiz olarak ikiye ayrılmıştır. salyanesiz eyaletler de tımar sistemi uygulanır. devlet memurlarına maaş verilmez. memurlar devletin verdiği toprağı işleyen kişilerden vergi alarak geçimini sağlar. salyaneli eyaletler de ise toprak verimsizdir. devlet memurlarına yıllık maaş verilir.
hesabın var mı? giriş yap