• 12 eylül darbecileri hakkında dava açmış ve darbecilerin anayasa'da bulunan "geçici" 15. madde kaldırılmasa dahi yargılanabileceğini söyleyen cumhuriyet savcısı.
    bir de internet sayfası hazırlamış kendine:
    http://www.demokrasimeydani.8k.com/
  • hazırladığı iddianame nedeniyle hakimler ve savcılar yüksek kurulu tarafından meslekten ihraç edilen savcı. pek anlamasam da kendisi hukuki açıdan sağlam bir metinle ortaya çıkmıştı ama gerekli destek verilmedi. savcının hazırladığı iddianamenin tarihi 28 mart 2000 di ve 12 eylül darbesinin 20 senelik zaman aşımınından yargı dışı kalmasını durdurdu. bu durumda teorik olarak darbe ve sonrası sıkıyönetim döneminde yapılan zulumleri hala yargılamak mümkün.
  • zamanında 12 eylül darbesini yapanlar hakkında bir iddianame hazırlayan, bu sebepten(!)dolayı da meslekten ihraç edilen eski savcı.

    yani bir anlamda kendisi, 9 kasım 2005 şemdinli gerginliğinin ardından orgeneral yaşar büyükanıt hakkında iddianame hazırlama "gafletinde" bulunan ferhat sarıkaya'nın öncülüdür.

    bu insanların ikisi de meslekten ihraç edildiler. sebep de belli tabi ki: devletin âli kurumlarına ve o kurumlardaki kişilerin üzerine "gölge düşürmek".

    yani, bundan sonra (daha doğrusu ezel ebet) devletin âli menfaatleri için ne diyoruz: yemişim adaletini
  • ".....odemis savcisi iken iskence edilerek oldurulen bir erkege ait cesedin yesil kod adli mahmut yildirim'a ait oldugunu iddia etmis, sorusturma surerken adalet bakanligi tarafindan adana'ya atanmisti. mesleki hayatinin sonunu getirecek olan iddianameyi de orada hazirladi. 12 eylul darbesinin lideri kenan evren'in anayasal suc isledigini iddia ediyor, 12 eylul yoneticilerinin yargilanmasini istiyordu. ankara dgm'ye verdigi sikayet dilekcesi, gorevsizlik karariyla sonuclandi. tabii bununla kalmadi. sacit kayasu, gorevini kotuye kullandigi gerekcesiyle savciliktan ihrac edildi. artik avukatlik dahi yapamiyor. oysa darbeci kenan evren, genclerin karsisina cikip bir kez daha firsatini bulsa yine darbe yapacagini, idam kararlari dahil hicbir zulum uygulamasindan pismanlik duymadigini ilan edebiliyor.

    sacit kayasu, ne yesil ne de kenan evren konusunun ustune gitmeyip kendisini sohret pesinde ilan eden basini affetmedigini soyluyor, kendine bicilen hayattan yakiniyor: 'emeklilik hayati yasiyorum. avukatlik yapamiyorum, hicbir sey yapamiyorum. devlet darbecileri yargilayacagina beni yargiladi, onlari mahkum edecegine beni mahkum etti. 20 sene, 50 sene sonra bunlar yeniden ele alinacak, o zaman bana yapilanlarin zulum oldugu ortaya cikacak. ama is isten gececek. beni yasarken mezara gomuyorsunuz.' bir soylesisinde de hsyk'yi anlatmis: '1982 anayasasi, hakimler ve savcilar yuksek kurulu'na oyle bir zirh tanidi ki, bazilari adeta dokunulmaz hale geldi. onlarin verdigi kararlara itiraz edilemedi. bugun bile ancak kendi iclerinden itiraz edilebiliyor. eger bir hâkimin ya da savcinin tayinine hsyk karar verecekse, o hakim, ustlerinin hosuna gitmeyecek bir karar alamaz. hakimlerin ozluk haklarinin mutlaka hsyk'dan hatta adalet bakanligi'ndan ayrilmasi gerekir.'

    van savcisi ferhat sarikaya'nin meslekten ihrac edilmesine biraz zoraki, hic cani yanmadan tepki veren kimi liberal kalemler hep ayni tehlikeyi isaret ediyor. afili bir fon muzigi esliginde sorduklari soru su: 'bundan sonra hangi savci, rutbeli hangi asker hakkinda korkmadan islem baslatabilir?'

    bu sorunun fazla ilgili olmayan bir komsu tarafindan algilanis bicimi nasil olabilir? ‘van savcisinin basina gelen, siyasi-hukuki hayatimizda ugursuz bir milat olacaktir. simdiye dek savcilarimiz rutbeliler hakkinda ne guzel islemler baslatiyor, ne muntazam iddianamaler sunuyorlardi. bu mudahale, bu teamule darbe indirdi.’ ....."

    yildirim turker
  • ferhat sarıkaya'nın görevden alındıktan sonra yargı bağımsızlığının gündeme gelmesinden biraz olsun umutlanmış olacak; gazetelere şöyle bir mektup göndermiştir:

    “van savcısı ferhat sarıkaya’nın şemdinli iddianamesi sebebiyle meslekten ihracı basında oldukça geniş yer bulmuş, hakimler ve savcılar yüksek kurulu, bu karardan dolayı epeyce eleştirilmiştir.

    “bu vesileyle sizlere kenan evren iddianamesini hatırlatmak istiyorum.

    “benim, adana cumhuriyet savcısı iken, kenan evren hakkında tanzim ettiğim iddianameye basın gerekli ilgiyi göstermedi.

    “ama henüz vakit geçmedi. şu anda bu iddianameyi tekrar gündeme getirip, iddianamenin mahkeme önüne gelmesini temin edebiliriz. şöyle ki:

    “1- savcının iddianamesi hakkında ancak mahkeme karar verir.

    “2- başsavcının, savcının tanzim ettiği iddianame üzerinde bir işlem yapması mümkün değildir. bakan dahi işlem yapamaz.

    “3- o dönemde iddianamenin geri iadesi olmadığı için, mahkeme de bu iddianameyi geri çeviremez.

    “4- başsavcının verdiği takipsizlik kararı, hukuken yok hükmündedir. dolayısıyla, verilen bu karar kaldırtılıp iddianamenin mahkeme önüne gelmesi sağlanabilir.

    “5- iddianame ile zamanaşımı kesilmiş ve on yıl uzamıştır..

    “6- ancak geride dört yıldan az bir zaman kaldığı için, bu iddianamenin nerede ise derhal mahkemeye gelmesi gerekmektedir. çünkü yargılama ve temyiz uzun sürebilir, suçlular da cezalandırılmamış olur.

    “işte, basının dördüncü kuvvet olduğunu ortaya koyabilme fırsatı çıkmıştır.

    “türkiye’nin kanayan bir yarasını basın tedavi ettirebilir. bu güce sahipsiniz, yeter ki kullanmak isteyin.

    “bu yazdıklarımdan bana hiçbir fayda gelecek değildir. bundan sonra ne ben savcılık yaparım, ne de beni mesleğe geri alırlar. ama türkiye ve sizler çok şey kazanırsınız. basının gerçekten dördüncü kuvvet olduğunu ve her üç kuvvetin de yaptığı ve yapacağı hataların bir gün mutlaka hesabının sorulacağını göstermiş olursunuz.

    “yüz binlerce mağdur insan da, yıllar sonra bile olsa adaletin yerini bulduğunu görerek kırgınlıklarını unutur ve yarınlara daha bir güvenle bakmaya başlar.

    “hukukun ve demokrasinin egemen olduğu aydınlık bir türkiye için üstünüze düşeni yapacağınıza inanıyorum.

    “saygılarımla.”

    sacit kayasu: emekli cumhuriyet savcısı

    http://www.haber7.com/…rtikel.php?artikel_id=134266
  • hak bellediği yolda yalnız gidenlerden ve katıldığı panellerde bunu salık verenlerden..lakin, ne yazık ki ve daha bir sürü (bkz: ferhat sarıkaya)
  • 12 eylül darbecileri hakında düzenlediği iddianameyi konu alan "günaydın savcı bey" isimli kitabı piyasaya çıkmıştır. mutlaka okunmalıdır. yayınevi: çivi yazıları
  • 12 eylül darbecilerin yargılanabilmesi için girişimde bulunan lakin bunun sonucunda mesleğinden uzaklaştırılan kayasu'nun aihm'e başvurusu karşılık bulmuştur. mahkeme kayasu'ya verilen cezaları yıldırma olarak nitelendirerek türkiye'yi ifade özgürlüğünü ihmal etmekten tazminata mahkum etti.

    http://www.bianet.org/…-savci-kayasu-aihmde-kazandi
  • devlet baba, aihm ve kayasuya 41 bin yuro para verecek. bütçe büyük hazine geniş, parası neyse verir, askeri vesayet rejimimizi 21. yüzyıldan 22. yüzyıla da taşırız icabında. zaten şu anda bile bu ittihatçılık 3 asır (19*, 20, 21. yy.) görmüş oldu.
hesabın var mı? giriş yap