• tom waits'in cenazemde çalınmasını vasiyet edeceğim mükemmel parçası(bkz: the black rider)
  • botlar bu kadar mı hüzünlü ses çıkartır dedirten bir tom waits isyanı.. ağlarken dansetmenin ne olduğunu öğreten şarkı..
  • insanin icinde yavru kedi miyavlatan bir parca. bozuk moralle veya alkollu iken kesinlikle dinlenilmemesi gerekiyor.
  • vanessa mae'nin de kemanıyla icra ettiği bir russian dance'i vardır.. aslen russian dance değildir, başka bişeydir aslında ama..
  • sozlerini yazalim da kendi kendini anlatsin...

    davai yestshio! davai yestshio!
    (come on, once again)
    odeen, dva, tree, cheteeri
    (one, two, three, four)
  • hep bitecek gibi olup hep başlayan ve bittiğinde de insanın içinde coşkulu bir hüzün bırakan harika parça..
  • sirf icinde votka anlaminda bir sozcuk bulunmadigi icin rus milli marsi olma sansini yitirmis olan urpertici sarki. diken diken olan tum tuyler icin calinsin o vakit..
  • kas'da ilk ağustos yağmuru dü$tüğü anda papillon cafede çalınmaya ba$layan ve insanların anlam veremediğim bir biçimde bahçeye bile ta$an danslarına sebebiyet veren tüy sertle$tirici $arkı.
  • beraber ve solo olumcul vuruslar korosu...
  • umutsuz ve mutlak bir çöküşün, ama aynı zamanda da yeniden doğuşun şarkısı. hayatın özeti gibi bir şey. en az iki kez peşpeşe dinlenmelidir, ama tavsiyeme hiç gerek yok, zaten insan gayriihtiyari yapar bunu. hayatı daha katlanılabilir kılan ve "galiba yalnız değiliz" hissi yaratan şarkılardan. artık o biz kimsek, onu da bilmiyorum ya..
hesabın var mı? giriş yap