risalet

• resullerin yeni bir kitap, yeni bir şeriat dahilinde halkı bilgilendirdiği bilinir ve resullerden dolayı risalet kısmı kuran-ı kerimde yenilikçi düşünceye açık olan, yorumlanabilirlik taşıdığını anlatma açısından risalet kısmı sunulur. diğer durumda ise nübüvvet kısmı geçerlidir ve burada da günün şartlarına bağımlı kalınarak, insanların algı kapasitesi dahilinde durumlar izah edilmeye çalışılır. nübüvvet, nebilerin günün şeriatı çerçevesinde bilgilerini sunmasından gelir.
• vesiletü'n-necat'da veladet ile miraç arasındaki bölümdür.
• dini risalet mertebesinden bildirene resul, nübüvvet mertebesinden tebliğ edene nebi denir.
  risaletin farkı ve üstünlüğü daha derinlikli bir "oku"ma ile yaşamı deşifre ederek, ölümden sonrasını da kapsayacak şekilde sistemi açıklama kabiliyetine sahip olmasıdır.
• allah' ın dilediği hususları insanlara bildirmek için insanlar arasından seçtiği kimseler^* üzerine kelamını indirmesidir.
• peygamber efendimizin teblig ettigi imani ve islami hakikatleri tarikat yoluyla ulasan vilayet yani tasavvuftaki manasiyla velilik, kalpte duya, ruhta zevk ve tecrube eder; bu hakikatlerle ilgili olarak kalbi duyus ve ruhi tecrube ve zevkedisle aynel yakine yukselir. bir diger ifadeyle, ozellikle halk cogunlugunun taklitle inandigi, ilim eh,inin daha cok zihinle ulastigi hakikatlere veliler adeta gorur gibi yakin yani gorur gibi kesinlik hasil ederler. iste bu mertebeye ancak risaletin izinde ve golgesinde ulasilabildigi icindir ki velayet risaletin hakkaniyetine kesin bir delildir.
• (bkz: #48942954)
• allah'in ayetlerini okumak, anlatmak, teblig etmek; insanlarin zihinlerini yanlis kabullerden ve bilgilerden, kalplerini batil inanclardan ve gunahlardan, kendilerini kotu ahlaktan, hayatlarini her turlu kirden arindirarak onlari temizlemek; insanlara kitabi, hikmeti, ve dunya ile ahiret saadetleri adina bilmeleri gerekip de bilmedikleri her seyi ogretmek risaletin uc ana misyonudur. risalete veraset ise bu vazifeleri rasullerin izinde yerine getirmektir.