• me$hur romali kumandan
    sulalesi de kendisinden sonra me$hur kumandanlar yeti$tirmi$tir
    afrika `daki ba$arilari yuzunden scipio africanus diye anilmi$tir kendisi, hannibal`i kovalayan bizim memlekete kadar bu muydu bilmiyom
  • roma komutani, afrika zaferleriyle unludur, adinin tamami p. cornelius scipio africanus'tur
    (bkz: latince isimler)
  • hannibal ın en büyük düşmanı olan büyük komutan.en büyük zaferini zama da kartacalılara karşı sağlamıştır..
  • ozellikle kartaca'ya yaptiklarindan dolayi benim gozumde ikisi de ibnedir. [bu tarz baska ibne olarak hernan cortes'i sayabilirim]
  • eski roma da, dönemin entellektüel adamı. çevresinde de entellektüel bir topluluk kurmuştur. edebi eserleri yoktur veya elimize ulaşmamıştır. marcus tullius cicero nun de amicitiasında laelius ile olan dostluğu anlatılır.

    @corrigendum: yıllar sonra fark ettim ki, iki scipio'yu karıştırmışım. burada tanımladığım scipio, başlıkta adı geçen scipio'nun torunu olan scipio aemilianus'tur. kusura bakmayın.
  • kartaca'yı yakıp yıktığı için africanus sanını almıştır.
  • "-nankör vatan, sana kemiklerimi vermeyeceğim" sözünü söylemiştir.
  • ii.pön savaşları'nın hannibal ile birlikte başaktörüdür.

    açıkçası özellikle sonları bakımından da benzetirim bu iki komutanı. hannibal, roma harekatında başarısız olunca sürgüne gitmeye "razı" edilmişken, scipio ise -her ne kadar zayıflamış da olsa- kartaca'yı bitirmiş ardınan iber'deki kabilelere karşı büyük zaferler kazanmıştır. (kartaca'nın yıkılmasından daha önemlidir aslında)

    benzerliklerine gelince; ikisine de meclisleri bunlara "çare sensin" demiştir. biri başını alıp roma'yı bitirmeye gitmiş, öteki ise kartaca belasından kurtulmak için afrika'ya çıkmıştır. sonuç malum hannibal kaybedince soluğu selevkos ve bitinya saraylarında almıştır. scipio ise kartaca ve iber zaferlerinin sefasını sürerken sonraları senatörlerin gazabına uğramıştır. hakkında karalama kampanyaları başlatılmış ve köşeye çekilmeye zorlanmıştır.

    iki devlette de iki başlı yönetim ve bunun altında sıralanan senatolar mevcuttu. bu yapıda yine her iki devlet, zor zamanlarda kendi bünyelerindeki adamlardan hizmet beklerdi ama başarı ile gelen yükselmelere karşı da "aman başımıza diktatör-tiran olmasın" diyerekten her zaman sopayı indirmeyi bilmişlerdir. **
  • "cineres ei suos negavit quam in cinerem collabi passus bin fuerat."

    "nankör memleketim, sen kemiklerime bile sahip olamayacaksın."

    ikinci pön savaşları 'nda roma'yı yok olmanın eşiğinden çekip çıkaran, kartaca'nın efsanevi generali ve barca ailesinin medarı iftiharı hannibal'i zama'da yenilgiye uğratan, hannibal'in kardeşi hasdrubal gisgo'yu numidia'da gerçekleşen (bugün cezayir olarak bilinen yer) büyük ova muharebesi'nde çaresiz bırakan, ispanya'nın ve kuzey afrika'nın fatihi büyük scipio mö 183'de, ezeli rakibi ve bir bakıma idolü olarak gördüğü hannibal ile aynı yılda ve onun gibi sürgünde; güney italya'da napoli'de ömrünün büyük bir kısmını vakfettiği roma'ya dargın bir şekilde hayata gözlerini yummuştur. sevgi ne kadar büyük ise, yaşanan hayal kırıklığı da o kadar büyük olur misali scipio, hayatı boyunca her şeyin önüne koyduğu ve kutsal addettiği roma'nın kendisine karşı takındığı tabiri caizse kadirbilmez tavır sonrası mezar taşına yazımızın başında bahsini geçirdiğimiz cümleyi yazdırmayı uygun bulmuştur ...

    mö 236'da roma'nın kadim patricius ailelerinden olan cornelius klanının bir mensubu olarak dünyaya gelen scipio, her genç romalı aristokrat gibi iyi bir eğitim alır. muhafazakar geleneğe sahip bir aileden gelmesinin de etkisiyle publius, çevresine karşı sürekli tefekkür hâlinde olduğuna dair bir imaj çizmektedir. bu davranış biçimi onun bilhassa toplum nezdinde örnek bir vatandaş olarak görülmesini sağlamış ve halk arasında popüler bir persona yaratmasına olanak tanımıştır.

    18 yaşındayken ticinus'da babasının (yine aynı isimli publius cornelius scipio) komutası altında legatus olarak hannibal'e karşı ilk askeri sınavını veren scipio, muharebenin başında babasının yaralanmasıyla çatışmanın seyrinin roma adına bir felakete dönüşmesine birinci elden tanık olur. ticinus'taki hezimetten kısa bir süre sonra mö 216'da bu seferde aemilius paullus ve varro komutasındaki birleşik roma ordularında subay olarak görev yaparken meşhur (bkz: cannae muharebesi) 'nde yine hannibal'e karşı trajik bir katliama şahit olur scipio. 50 bin romalı hayatını kaybeder ve roma ordusunun mevcudunun %80'i hannibal'in mahir kumandanlığı altındaki heterojen hüviyetteki ordusu tarafından yok edilir. romalı komutan aemilius da muharebede ölenler arasındadır ancak scipio, diğer bir komutan varro ile beraber hayatını kurtarmayı başarır. roma'ya vardığında yaşadığı travmanın da etkisiyle publius, tarihe geçecek meşhur yalın kılıç yeminini edecektir: "roma, intikamını alacak !"

    ilerleyen yıllarda babasının ve amcasının güney ispanya'da barca askeri hanedanının diğer üyeleri olan hasdrubal, mago ve gisgo tarafından katledilmesiyle beraber scipio daha 26 yaşındayken cornelius klanının reisi haline gelir. (bkz: pater familias)
    hannibal'ın topraklarına getirdiği yıkım ve peşi sıra gelen hezimetler sonrası meşhur itidalini yitirmek üzere olan roma senatosu, cunctator ismiyle müsemma fabius maximus'un uyguladığı pasif ancak tedbiri elden bırakmyan takip taktiğiyle kısa bir sürede olsa nefes almayı ve zaman kazanmayı başarır. ancak fabius'un politikası sürdürülebilir değildir ve kesin bir başarı vadetmemektedir.

    bu noktada, zor zamanlar büyük insanların ortaya çıkması için gerekli zemini yaratır sözünü doğrularcasına scipio, kendini göstermek ve roma'nın kurtuluşunu tamamına erdirmek için vaktinin geldiğine kanaat getirir. kurnaz ve yenilikçi taktikler ile publius, önce kartaca'yı ispanya'dan atacak, sonrasında ise prepraetorluğunu yaptığı sicilya'da oluşturduğu ordu ile pön savaşı'nı kuzey afrika'ya taşıyacaktır.

    yukarıda da bahsini geçirdiğimiz üzere scipio, mutaassıp bir romalıdır ve bu durumun yansımasını, pergamon krallığı'nda bulunan (bkz: kibele) kültünü, sibylla kahinlerinin öngördüğü bir kehanet sonrası roma'ya getirmesiyle görürüz. kehanete göre roma'nın kartacalılara karşı zafer kazanması ancak frigya'daki pessinus kibele tapınağından, tanrıçanın heykelinin roma‘ya getirilmesiyle mümkün olacaktır ve bu gelişmelerin ışığında scipio'nun girişimleri sonrası kibele heykel ve kültürü roma’ya taşınır. publius'un anadolu iyonya'sından gelen bu kültü roma'ya kabul ederken resmedilmiş olan tablosu, rönesans döneminin en önemli eserleri arasında yer almaktadır. bu ve buna benzer "işbilir" davranışları ile scipio; roma halkının nazarında hem bir prophet algısı yaratmış, hem de toplumdaki popülerliğini kamçılamıştır.

    polybius ve livius'un aktardığı göre hannibal ve scipio arasında, ölmeden önce karşılaşacakları son yer olan günümüz yunanistan'ında, "tarihin gördüğü en büyük komutanın kim olduğuna dair" bir fikir teatisi gerçekleşmiştir. entelektüel kimlikleri ile de tanınan bu iki aristokrat isimden hannibal, biraz düşündükten sonra konuyla alakalı ilk sıraya iskender'i, ikinci sıraya kendisi gibi roma'yı dehşete düşüren ve literatüre pirus zaferi tabirini kazandıran pyrrhos'u ve onların hemen arkasına da kendisini koyar. bunun üzerine scipio'nun gülerek nazik bir şekilde "eğer seni yenilgiye uğratmasaydım, kim bilir ne derdin" şeklinde yönelttiği suale hannibal'in zekice "o zaman kendimi üçüncü değil, birinci sıraya koyardım" şeklinde yanıt verdiği rivayet edilmektedir.

    scipio africanus major, insanlık tarihinin gördüğü en görkemli komutanlardan biridir ve onu bu denli farklı kılan, sadece kazandığı zaferlerin büyüklüğü değil; aynı zamanda karşılaştığı isimlerin de tarihte iz bırakmış kimseler olmasından ileri gelir(bkz: primus inter pares). nezaketinden ve doğrularından hayatının hiçbir evresinde ödün vermeyen scipio, sahip olduğu faziletler ile ölümünün üzerinden iki bin yıldan fazla bir zaman zarfı geçmiş olmasına rağmen bugün dahi saygı ile yad edilmektedir.

    publius cornelius scipio africanus major'un hayatına ve icraatlarına dair daha fazla bilgi edinmek isteyenlere ross leckie'den scipio adlı eseri tavsiye ediyorum.
  • hayat %10 bana olanlar, %90 ise benim olanlara verdiğim tepkimden oluşur.

    (bkz: aeneid)
hesabın var mı? giriş yap