psikomotor

• adini hatirlayamadigim bir ilacin prospektüsünde rastladigim degi$ik bir te$his ismi..
  
  te$his koyma-koydurma modasi yayginla$tiktan sonra aileler çocuklarini futbolcu veya manken olarak degil psikomotor olarak yeti$tirmek isteyeceklerdir..örn : "fatih terim'e yarim trilyarlik te$his"
  35 yil sonra mad max ortamini ya$ayacagimiz ichindir ki,mevcut ticaret ortamlari brütal olmayan hiçbir$eyi kabul etmeyecekdir. böylece sabiler psikomotor olmaya özendirilecektir.
  
  bundan yarim yüzyil sonra "kafasi kopmuyorsa para yok" denilecekken hala "binaya uchak girdi agliyayim","iraka bomba attilar zirlayayim" diyen post-hümanistik bir anlayi$ doganin eliminasyon sistemine de aykiri oldugundandir ki..de entrynin anasini sikmishim. özür dilerim shu noktada.
• psikopata bağlamış^* motor kişilere de denebilir pekala...
• sapik verici anlamina da gelir.
• çocukların gelişim periyodlarından biri.
  hareketlerin fiziksel ve zihinsel olarak kombine edilebilmesi. mesela bir çocuğun legolardan mantıklı bir şekil yaratabilmesi..
• eğitim fakultelerinde hersene fix bi dersin içinde bolca bulunan, vazgeçilemez tanım.
  (bkz: bıktık)
• kısaca zihin-kas koordinasyonu ilişkisi diyebiliriz.
• genel olarak beyin-vücut koordinasyonu. hava harp okulu ve kara havacılık okullarına girişte bunun testini yaparlar.
  (bkz: psikomotor testi)
• ilk defa dün duyduğum ve kısaca anlamı "öğrenilmiş davranışlar" olarak da açıklanabilen, öğrenme'nin 3 boyutundan biri. diğerleri için: bilişsel ve duyuşsal.
• xanax'ta okumuş olabiliten yüksek. çünkü kullanıcının prsikomotor aktivitesini düşürür
  (bkz: xanax)
• duyu organlari, zihin ve kaslarin birlikte calismasi sonucu gerceklesendir.
  
  ornegin,
  
  bir muzik aletini calma, dans etme, bir spor dalinda bir dizi hareketi gerceklestirme gibi.