• amerikan folklöründe bir efsane kovboy
    (bkz: pek hoş bill)
  • eski çizgi-romanlardan "vahşi batının ölümsüz kahramanı". kovboyluk taslarken acımasızca sert ama hadisesiz gezinirken, hüzünçlü bir yalnızlık içindedir. okurken hep "kalamity jane"'le buluşsun diye bekleriz, biyografi gibi, son derece insancıl bir çizgi romandır.

    türkiye'de "pekoş bil" ve "pek hoş bill" olarak yayımlanmıştır, bildiğim kadarıyla.
  • 1949'da guido martino tarafından yaratılan italyan çizgi romanı. 1950'lerin ilk yarısında ülkemizde de yayınlanmıştır ve birkaç yıl sonrasının teksas tommiks furyasının ön habercisi olmuştur.
  • çocukken tv'de izlediğim bir çizgi filmi hafızama derin ve hazin bir şekilde kazınmış olan atlı kovboy. şöyle ki; hikayenin sonlarına doğru kahramanımızın sevgilisi götüne monte ettiği bir yaydan dolayı vahşi bir atın üzerinden fırlamasıyla bir daha dönmemek üzere fezayı boyluyor, pecos bill ise bunun anısına her dolunayda bir tepeye çıkıp uluyordu. ufak yaşta psikolojimin bozulmasına sebep olmuş olan bir çizgi filmdir.
  • çocukluğumdan hatırladığım bir oyuncak tabanca markası. kovboy tabancası şeklindeydi, adi dökümden (tutya da denir buna) , çatapatını koyduğunuzda patlayan birşeydi. dandik mandikti ama çok kızılderili vurduk bununla.
  • asla silah kullanmaz. suçluları kementiyle yakalar ve onlara doğru yolu gösterip serbest bırakır. türkiye'de baskıda renk ayrımının en güzel olduğu dergilerden biriydi vakti zamanında.
  • ayrıntılarının kahramanı,
    sert ideolojilerin romantik dönemi.
  • zihnim neler yapıyor böyle bana. şehirler arası bir yolculukta ay ışığına müdana etmeyen dağların arasından geçerken bu herifin adı geldi aklıma. daha önce hiç duymadığım, hakkında en ufak bir bilgiye dahi sahip olmadığım bi adamın adı niye ıslanıyor ağzımda, neden yakın bir arkadaşımı anıyor gibi hüzünleniyorum sorusunu o zamandan şu an'a kadar kendime sormaktaydım ki, nedeni zihnimde pat diye sökün etti.

    ismet özel'in bir şiirinde bolca adı geçermiş meğer hınzırın:

    hırlıyım, böylece büyüyor baldırlarım ve boynumun öpülen yeri
    iri bir kuş kendini ağartıyor koltukaltlarımda
    geceyi hor görüyorum böylece gecenin bütün itliğini
    irkilip terliyerek bir erkek sesi olarak yatağımda
    tanrım, pekos bil'im gözet beni

    beni çünkü buram ağrır, bacaklarımı hor görürüm aynalarda
    bağrıma bir gül tünemiştir, kanar yanakları bir oğlanın yağmurdan
    hüznü hor görürüm çürütür çünkü o kuşu koltukaltlarımda
    hırlıyım böylece büyür aşkın bir salgıdan öteye geçemediği
    tanrım, pekos bil'im üşüt beni.

    üşüt, yırtsın öpüşlerimi paslı tenekeler, soyunup org çalayım
    ceketimle örteyim gecenin bütün itliğini
    tanrım, pekos bil'im uçur beni.

    (bkz: geceleyin bir korku)
  • kurtla kuşla pek hoş konuşan şamanistik bir karakter. bir de silah taşımazdı.
hesabın var mı? giriş yap