patron

• (fransızca'dan türkçeye geçmiş)
  kumaşın biçilmesine yarayan, bir giysi örneğindeki parçaların biçimine göre kesilmiş kâğıt, kalıp.
• (bkz: anadolu sigorta grup emeklilik reklamı)
• ünvanı fark etmez, ceo olur müdür olur şef olur,
  her durumda altındaki çalışandan daha fazla çalışan insandır. değilse de olmalıdır.
  
  "ben patronum, yap derim yaparlar, çalışsınlar bunun için para veriyorum" demek değil liderlik, yöneticilik felsefesinde bile yer bulan bir durum değildir. evet patronun/müdürün önemli bir görevi de koordine etmek, yapılacak işleri planlamaktır.
  
  ancak altındaki çalışandan daha fazla çalışmayan patron/müdür mutlaka bir şeyleri yanlış yapıyor demektir. patronluk/müdürlük rahata erme yeri değildir. çok daha fazla kazanıp, daha çok stres altında ve daha fazla sorumluluk demektir. sorumlulukları size yıkmak isteyip, hiçbir işe bulaşmak istemeyen, ondan daha fazla çalışmanızı isteyen, "ben de çok yoruluyorum çile çekiyorum senin çekmen de gayet doğal" diyen patrondan uzak durunuz.
  
  ayrıca (bkz: servant leadership)