*

  • pastörizasyon işleminden geçmiş süte verilen isim.
  • 140 dereceye kadar kaynatılıp sonra 4 dereceye kadar düşürülen süt. bu işlem 6 sn sürüyormuş.

    edit: yapılan işleme uht denir. teşekkürler blu.
  • pastörize şut: tertemiz, pırıl pırıl şut anlamında kullanılır.

    bunun kardeşi için (bkz: muz orta)

    ayrıca (bkz: muzlu sut)
  • (bkz: sutcu sutu)
  • icindeki canlilarin hepsi oldurulmemistir. pastorize sutle uht sutun farki da budur. pastorizasyon sutun 63 santigratta yarim saat tutulmasiyla yapilir. alternatifi "flash" pastorizasyon denen ve 73 santigratta 15-20 saniye tutularak yapilanidir. ancak belirli turdeki bakterilerin sayilarini azaltmaya yarar. uht denen islemse sutun hizla 140 santigrat civarina isitilmasi ve 1-2 saniye sonra hizla sogutulmasiyla yapilir, bakterilerin tamamini ve endosporlarini oldurur.

    elbette pastorize edilmis sut cig sut kadar dogal degildir ve isinin etkisiyle birtakim degisiklikler olacaktir (proteinlerin denaturasyonu gibi). ancak pastorizasyon saglik icin en optimal cozumdur.

    cig sut icmenin cok faydali oldugunu dusunenlere salmonella, brucella, listeriagibi bakterileri hatirlatmakta fayda var.
  • dr. francis m. pottenger 1930'larda, pastörize ve çiğ sütle beslenmenin 900 kedi üzerindeki etkilerine ilişkin 10 yıllık bir çalışma yürüttü. bir grup yalnızca çiğ süt alırken, diğer grup aynı kaynaktan alınan pastörize sütle beslendi.
    çiğ süt içen grup kuvvet bularak büyüdü, hayatı boyunca sağlıklı, aktif ve canlı kaldı ama pastörize sütle beslenen grup kısa süre sonra durgun, sersem ve normalde insanlarla görülen kalp krizi, böbrek yetmezliği, tiroit bozukluğu, solunum rahatsızlıkları, diş kaybı, kemik zayıflığı, karaciğer iltihabı gibi kronik yozlaştırıcı rahatsızlıklara karşı savunmasız hâle geldi.
    ama dr. pottenger'in en çok dikkatini çeken ikinci ve üçüncü nesillere olanlardı. pastörize sütle beslenen grubun yavrularının hepsi zayıf ve küçük dişler, kalsiyum eksikliğinin açık ifadesi olan güçsüz kemiklerle doğdular. bu durum pastörize sütten kalsiyum emiliminin olmadığını gösteriyordu.
    çiğ sütle beslenen grubun yavruları ebeveynleri gibi sağlıklı kaldı. pastörize sütle beslenen grubun üçüncü kuşak yavrularının birçoğu ölü doğarken, kurtulanlar ise kısırdılar ve üreyemiyorlardı. çiğ sütle beslenen grup soyunu sürdürürken, pastörize sütle beslenen grupta dördüncü nesil olmadığı için deney bitmek durumunda kaldı. (kısırlığa 1930 lardan beri beyaz un kullanılması yani buğdayın kepeğinin ve vitaminlerinin ayrılmasının da katkı yaptığını düşünenler var.)
    eğer bunlar pastörize sütün zararlı etkilerinin yeterli kanıtı değilse, ticârî süt endüstrisinin kabul etmekten tiksindiği, kendi annelerinden alınan pastörize sütle beslenen buzağıların genellikle 6 hafta içinde öldüğü gerçeğini dikkate alın.
    çiğ sütün lehinde, pastörize sütün aleyhinde bulunan bu gibi bilimsel kanıtlara ve yirminci yüzyılın başlarına kadar insan türünün çiğ sütle beslendiği gerçeğine rağmen bugün amerika'da birkaç eyalet hariç çiğ süt satmak yasal değildir.
    doğal niteliklerinden uzaklaştırılmış süt, insan ömrünü uzatmada hiçbir fayda göstermezken; sütü pastörize etmek raf ömrünü uzattığından süt endüstrisi için daha kârlıdır. dahası, pastörizasyon hepsini olmasa da bazı tehlikeli mikropları öldürerek sıhhî olmayan mandıralardaki hasta ineklerden alınan sütü göreceli olarak "zararsız" hâle getirir ve bu da süt endüstrisinin mâliyetlerini azaltır.
    dr. pottenger'in pastörize sütle beslenmiş kedilerinin kısırlaşması ve gücünü yitirmesi için yalnızca üç kuşak geçmesi yeterli olmuştur. amerikalıların ve avrupalıların neredeyse aynı sayıdaki kuşağı pastörize sütle beslenmiştir. bugün, kısırlık amerikan çiftleri için başta gelen sorunlardan biriyken; kalsiyum eksikliği de öyle yayılmıştır ki, amerikalı çocukların yüzde doksanı kronik diş çürümesi sorunuyla karşı karşıyadır. işin daha kötüsü, şimdilerde kaymağının ayrılmasını önlemek için süt "homojenize" ediliyor. bu, yağ moleküllerinin sütün geri kalanından ayrılmayacağı noktaya kadar mayalanmasını ve öğütülmesini gerektiriyor. ama aynı zamanda bu durum, süt yağının küçük parçacıklarının ince bağırsağın duvarından kolayca geçmesine izin vererek, doğal niteliğini kaybetmiş yağ ve kolesterolün vücut tarafından emilme miktarını büyük oranda arttırıyor.
    aslında homojenize sütten, saf kremadan aldığınızdan daha fazla süt yağı alırsınız! kemik erimesi rahatsızlığı olan kadınların pastörize süt ürünleri ile ilgili gerçekleri dikkate almaları gerekir. doğal niteliklerinden uzaklaştırılmış bu süt, bu durumu önlemek için yeterince kalsiyum sağlamaz.
    büyük miktarlarda pastörize süt ürünleri tüketen amerikalı kadınlar, dünyanın en yüksek sayıdaki kemik erimesi vakalarına sahiptirler. örneğin, çiğ lahana; herhangi bir miktar pastörize süt, yoğurt, çiftlik peyniri veya doğal niteliği bozulmuş diğer süt ürünlerinden daha fazla kalsiyum sağlar.
  • annemin bir ara zor durumda kaldığı zaman (dışarıdan sütü alıp kaynatacak vakti olmadığı zaman) minnacık yavrusuna bile kaynatarak içirdiği süt.

    bazı markaların sütlerinin tadı çok güzel oluyor. o sütlerle yapılan yemeklerde leziz oluyor.
    bazı sütler ise su gibi. yarım yağlı derken "yarım süt yarım su" olabiliyor.
    ama nedense çoğundan yoğurt yapılamıyor?!
  • üniversitedeki hocamın tarifiyle biyolojik sıvı.
hesabın var mı? giriş yap