• bir cek sehri. (bkz: banik ostrava)
  • vitkovice adlı bir buz hokeyi takımının fanatikleriyle dolu kasvetli şehir.
  • kış aylarında gidilirse oldukça kasvetli olabilecek bir şehirdir fakat eğer yazın sonu, sonbahar başlarında gitmişseniz; orta avrupaya has güzel doğasıyla şenlenirsiniz. ilk başta şehir etrafınamı fabrikalar kurulmuş yoksa fabrikaların ortasındaki boşlukamı şehir konuçlandırılmış diye düşünmeniz doğal, ortama ve insanlarına alıştıkça (her yerde olduğu gibi) kesinlikle çok hoşunuza gidecek sade fakat monoton olmayan bir şehirdir. official logosu diger orta avrupa ülkelerindekinden tanıdık gelen kale duvarına ek olarak şaha kalkmış bir attır*. unofficial logosu ise vakti zamanında buralarda açılan maden ocaklarının şehrin biricik geçim kaynağı olma özelliğini uzunca bir süre elinde tutmuş olmasına paralel olarak; boynuzları çıkmış gözbebekleri kırmızıya dönmüş bir madencidir ve kanımca oldukça orjinaldir. adeta zamanında koskoca çekoslovakyanın endüstri kalbi olduğunu belli etmek istercesine ülkenin en yüksek yapısı olan saat kuleside bu şehirde inşa edilmiştir. buraya çıkıp uzakta biryerlerdeki fabrikalarda yemek arası vermiş işçilerin yudumladıkları soguk biraların markalarına zoom yaparak akşama içilecek biranın markası tayin etmeye çalışmak, gotik mimarinin pragdan sonra en güzel ürünlerini verdiği katedral ve kiliselerin kubbelerinde dolaşmak, arkanıza şehri önünüze engin ormanları alıp korkuluklara bir türk edasıyla tırmanıp resim çektirmek* yapılması sünnetten olan eylemlerdir.

    belki de bu şehri en yaşanabilir kılan aktivite haftasonları stodolniye ugrayıp her standart çekli gibi yarın yokmuşcasına içmektir. topu topu 300.000 kişilik bir nüfusu olan bu şehrin haftasonları 500.000 çekmesi kanımca ancak böyle açıklanabilir. (bkz: kafası güzelken nüfus sayımı yapmak)

    her çek şehri gibi buranın da kendine has bir birası vardır. kimine göre bu bira vitkovicedir kimine göre ise şehirle aynı isme sahip ostravar birasıdır. benim gibi içtiği o ana dek efes ve tuborg uyduruklarından başkası olmayan naif bir içer için bu şehir ve çek cumhuriyetinin biraları bir dönüm noktası teşkil eder.

    şehir içi ulaşım oldukça kolaydır. neredeyse arasokaklardan bile geçicek kadar kapsamlı olan tramvay ağı cüzi bir ücret karşılığında istediginiz heryere sizi götürür. yolculuk sırasında aniden gözden kaybolan muhteşem binaların ardında uzanan yemyeşil düzlüklerin ötesinde biryerlerde, atıl durumdaki fabrikaları görmek, velvet revolution öncesi, şehrin geçim kaynağının ne olduğunu fısıldar kulaklarınıza. bu sırada bir çek güzeli gülümser size, karşılık verirsiniz öküz değilseniz. tramvay biryerlere tıngır mıngır gitmektedir ve önemli olan nereye gitmek istediğinizi bilmektir. (bkz: hey dostum, stodolniye çek)
  • erasmus programı kapsamında eğer seçeneğiniz varsa gidilebilecek en güzel şehirlerden birisidir. alınan derslerden en yüksek notlarla geçilmektedir. çünkü zaten ingilizceleri pek iyi olmayan hocalar sizi pek zorlamamaktadır. onun dışında üniversite yurtlarında düzenlene partiler ve her cuma ve cumartesi günü rüya kızların gittiği barlar caddesi stodolni vardır. fakat kışın gerçekten soğuk olmaktadır.

    edit: 2007-08 yılında vsb üniversitesine giden ilk türklerden biri olarak oraya gidecek arkadaşlara yardımcı olabilirim.
  • en güzel tarafı ulaşım olan şehir. ulaşım o kadar rahattır ki türkiye'den giden birisi olarak gıpta etmemek elde değil. şehirde 66 kmlik tramvay hattı, 25 kmlik troleybüs hattı ve bir yığın otobüs hattı vardır. hatların çoğu sabahın erken saatlerinden gece geç saatlere kadar çalışırlar. 24 saat çalışan hatlar da söz konusudur. şehirde ayrıca pek kullanışlı olmasa da banliyö hattı vardır.
    evet bütün bunlar nüfusu 350.000 civarında olan bir şehirde. bu şehir istanbul hariç türkiye'deki bütün şehirlerden daha uzun raylı sisteme sahip.
  • (bkz: stodolni)
  • (bkz: strava)
  • stodolni caddesi haftasonları atraksiyonlu olan sanayi şehri.
  • özellikle barlar sokağına benzeyen meşhur caddesine uğramanızı tavsiye ettiğim çek cumhuriyeti şehri.şehirden çok bir şey beklemeyin derim ancak gibi boş bir cuma gününüz var ise ve eğlencenin doruklarını yaşamak istiyorsanız kesinlikle tavsiye edilir.

    bu arada gitmişken (bkz: absinthe) içmemek olmaz.
  • ostarava technical uni.'de (vsb-tuo) bir dönem erasmus yaptığım çek cumhuriyeti şehri. kışın hakikaten soğuktur. yurtlar bölgesinde üç tane gece kulübü vardır hafta içi genelde herkes buralarda takılır, ama cuma-cumartesi herkes stodolni ye gider. dersler türkiye'den kolaydır. elde bira vitkovicemaçı izlerken sanki 40 yıllık ostravalıymış gibi hissetmiştim. ulaşım gerçekten ucuz, hatta birçok şey diğer avrupa ülkelerine kıyasla ucuzdur. kızları güzel evet ama ingilizce bilenini bulmak biraz zor. kış sporları için bereketlidir. özledim lan seni ostarava.
hesabın var mı? giriş yap