*

  • 1926 yılında istanbul'da doğdu. annesi erzurum'lu hayriye hanım, babası amasya'lı nurettin behiç bey'dir. ilköğretimini, şimdiki adı nene hatun olan, 19.uncu ilkokulda tamamladı. ortaöğretimini nişantaşı kız lisesinde bitirdiği yıl olan 1942'de açılan stajyer sınavını kazanarak ankara radyosuna girdi.
    halk müziği'nin bağımsız bir dal olarak ayrılmasından sonra bu ihtisas dalını seçen ilk kişidir. 1949 yılında yurttan sesler korosu şef yardımcılığına atandı.
    1950 yılında repetitörlük ve 1953 yılında artist öğretmenlik derecesine yükseldi. 1957 yılında kadınlar korosu'nu kurup yöneten sanatçı, 1959 yılında istanbul radyosu'na naklen geldi. burada solistliğin yanısıra yurttan sesler kadınlar korosu'nu kurup yöneten sanatçı, türk müziği şube müdür yardımcılı görevinide yürüttü.
    1972 yılında tekrar ankara radyosu'na dönerek solistlik ve şeflik görevlerini burada sürdürdü. istanbul'da kurulmakta olan türk musikisi devlet konservatuarı'nın kuruluş çalışmalarına katılamk amacıyla 1976 yılında trt'den ayrılarak konservatuar'a kurucu yönetim kurulu üyesi ve öğretim görevlisi olarak atandı. halen itü türk müziği devlet konservatuarı'nın yüksek ve lisansüstü bölümlerinde öğretim görevlisi ve danışma birimi üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedir.
    muzaffer sarisözen'le 1951'den 1956'ya kadar süren evliliğinden memil sarisözen (1952) adlı bir oğlu , nida tüfekçi ile 1958'den 1993'te ölümüne kadar süren evliliğinden gamze ( tüfekçi) yazici (1958) adlı bir kızı vardır.
    sanat yaşamı boyunca çeşitli görevler üstlenmiş olan neriman altindağ tüfekçi, repertuarında yer alan tüm öğelere ait türkü ve özellikle uzunhavaları aslına ve yöre uslubuna uygun yorumuyla solist olarak büyük başarı ve ün kazanmıştır. zamanın akademik eğitğm veren tek kuruluşu olan ankara radyosun'da oluşturulan büyük jürilerce yapılan sınavları üstün başarı ile kazanarak ; ilk kadın solist, ilk kadın öğretmen, ilk kadın şef ve bügüne kadar halk müziği dalında verilen ilk ve tek kadın artist-öğretmen ünvanlarına layık görülmüştür. hançere özelliği ve sesinin genişliği yanısıra çok titiz çalışması onun, gerek uzunhavalar gerekse kırıkhavalar konusunda en geniş repertuara sahip halk müziği sanatçısı olmasını sağlamıştır. yüzden fazla derlemesi bulunan neriman altindağ tüfekçi'nin nida tüfekçi ile birlikte yazdığı "memleket türküleri" adlı bir de kitabı vardır.
    gerek şef ve gerek solist olarak çeşitli radyo ve televizyon konserlerinin yanısıra, japon kültür bakanlığı'nın özel davetlisi olarak tokyo ve işikava'da açıklamalı konserler vermiştir. ulusal ve uluslararası kongre , rostrum ve sempozyumlarda çeşitli bildiriler sunan neriman altindağ tüfekçi ,halk müziği ile ilgili değişik konularda konferanslar vermiştir. bugün halk müziği'nin ön sıralarında yer alan sanatçıların çoğu onun öğrencileridir.
  • barak , bozlak ve uzun hava yorumlarıyla insanı dertten derde salan,türk halk müziğinin en yetkin bayan sanatçılarından birisi.
  • hafız burhan'dan makber'i dinlemek neyse, neriman altındağ tüfekçi'den kışlaları veya herhangi bir türküyü dinlemek odur. boğaza bir yumru oturtur.
  • türk halk müziğinin çok büyük değerlerinden, annelerinden. mekanı cennet olsun.
  • "ehl-i hâmûşan"a katılmıştır. haber için:

    http://www.cnnturk.com/…urlandi/512166.0/index.html
  • "eğer yapabilseydim gidişini görmesinler diye türkülerin gözlerini bağlardım" *

    bize anlatmadılar. ondandır bizim kuşağın sizlere aşina olmayışı. taş plak hışırtılarına gönlünü vurmuş 'eskilerde kalmış'larımızın olmadık anlarında yoluna çıkıp serinde çoşkun hüzünler halinde seyir etmişliğiniz olmasa yine anlatmayacaklardı. sorduk da söylediler. tam da hissettiğimiz gibi keşfimizin ne denli büyük olduğunu anladık bu arayışla, öğrenişle. hoş hakkınızda tek bir şey dahi bilmesek kışlalar doldu bugün'le yahut baba bugün dağlar yeşil boyandı ile belki de diyarbekir dolar şimdi ile (artık bahtımıza hangisi düşerse) bile gönlümüzün en güzel yerine otururdunuz ya.

    her 'aman' deyişinize, hayretler içinde kala kala gözyaşımzı ekleyip eşlik ettik, acımıza bastınız acılı sesinizle, gün geldi dilinizdeki yanık ezginin acısını aldık içimize koyduk. bir gamdan diğerine savrulup durduk yıllarca.

    bize türküyü öğrettiniz. söylemeyi, dinlemeyi değil yalnızca; söylemek ve dinlemekten ibaret olmadığını. istanbul ağzıyla uzun havalar okunduğu bir zamanda bir istanbullu olarak çıkıp bir urfalı gibi bir kerküklü gibi hoyratlar okudunuz. bu toprakların güzel ses lutfedilmişlerinin en başlarında geldiniz de o gazino senin bu gazino benim dolaşıp çuvalla para kazanmak varken halk türkülerimize hizmeti seçen bir emekçi oldunuz. bu işin ilmine bir ömür adadınız. bugün türkü dinlemek isteyip de karşımıza aldığımız sanatçıların tamamına yakınının eğitiminde bizzat bulundunuz da onlara usta oldunuz, öğretmen oldunuz, mürşit oldunuz. cihat aşkın’ın ifdesiyle "yurttan seslerin kalbi oldunuz, annesi oldunuz." halk müziğimize yaptığınız katkıları saymakla bitiremiyor büyükler. çünkü anlatılmak istenen her şey söylenecekler kadar eksik kalıyor.

    bakmayın sessiz sedasız gidişinizin türkiye gündemine konu olmadığına. tarih sizi halk müziğinin zirvesine koydu bile. türkülerimizin gelmiş geçmişin en büyük kadın yorumcusu neriman altındağ tüfekçi, güle güle gidiniz!.. altındağ ailesinin klasik türk müziğine iftiharla kazandırdığı ablanız perihan altındağ sözeri’ye; muzaffer sarısözen’e, nida tüfekçi'ye, özay gönlüm'e, ali ekber çiçek'e, ahmet sezgin'e, mahzuni'ye; sesi ve sazı ile hala içimizde bir yerlerde türkü okuyan bu dünya penceresinden bakıp geçmiş tüm halk müziği emekçilerine; yurttan sesler cennet korosu'na selam götürünüz!.
  • bu akşam radyoda çalan 45lik türküler programında tesadüfen karşılaştığım bu kadar cevretme aziz sultanım ismi türküsü içimi öyle bir yaktı ki neredeyse ağlayacaktım. o nasıl bir söyleyiştir be azizim?

    türkü çalarken söyleyenin o olduğunu bilmiyordum. türkünün sözlerini arayıp, türkünün ismini bulup, internetten bu türküyü içeren rastgele bir albümü indirmemle ismini öğrenmiş ve kendisini tanımış oldum. sonra biraz araştırdım. daha birkaç gün önce aramızdan ayrılmış. mekanı cennet olsun.

    türküyü nakış nakış işleyen, çok güzel yorumlayan, muhteşem bir sanatçı imiş.
    günümüzün 'dıp - tıs' türkücüleri, kulaklarımıza tecavüz edeceklerine böyle insanları örnek alsalar, türküler baş tacı olurdu.

    (not: burada 'dıp - tıs' dan kastım, anadolu rock ve türevleri değil, her melodiye eklenip saçmasapan ritmlerle çalınan türkümsü garabetlerdir)
  • trtnin siyah beyaz dönmelerinde yurttan sesler korosu eşliğinde beraber ve solo türküler programı dinlenirken, program sunucusunun türküler söylenmeden önce, söylenecek türkülere dair yaptığı tanıtıcı takdimler olurdu. işte o takdimlerde söylenecek olan türkünün yöresi, derleyeni, türü hakkında izleyicilere bilgiler verilirdi. neriman altindag tufekci, muzaffer sarısözen, nida tüfekçi, isimleri ile de bu takdimler sırasında tanıştım.
    neriman altindag tufekcinin vefat haberini duyunca gözümün önüne hayal meyal hatırladığım henüz küçük bir çocuk olduğum o günler geliverdi. içim burkuldu. güzel sesler, gerçek sesler bir bir gidiyor, müzikten sanattan anlamayan genç bir nesil yetişiyor diye de üzüldüm. malesef öyle biraz. sadece müzik eğitimi alanlar, gerçek müzikseverlerin haberdar olduğu gerçek sanatçılardan biri daha gitti diye üzüldüm. o güçlü yorumuyla türküleri bana ve tüm türküseverlere sevdiren en önemli isimlerden biri olarak hafızamdaki yerini hep koruyacak. kendisine allahtan rahmet diliyorum.
  • bugün itibariyle anladım ki, yozgat sürmelisi'ni en iyi okuyan icracıdır o. 7-8 kişiden dinledim, evet, bayrağı o taşıyor. bazen böyle bir ses duyup, ülkemde doğmuş olmaktan ince ince memnun oluyorum. di mi ama ablam, müzeyyen ablam?
hesabın var mı? giriş yap