• bağdat caddesi suadiye tarafında bulunan cafe. kolay kolay bulamayacağınız şeyler menülerinde bulunuyor. inanılmaz kaliteli bir mekan
  • eşim geçenlerde pazar kahvaltısı için arkadaşından duyup buradan bir şeyler almış. daha doğrusu kruvasan almış. normalde kızıyorum çünkü fit kalmaya uğraşıyorum ama aklımı aldı kruvasanlar. çok çok iyiydi. sonra birkaç defa aldık. efso.
  • hiçbir numarası olmayan bir mekan. ne konuştuğunu duyamıyosun, her kafadan bir ses çıkıyor. fiyatlar orası için gereksiz ve kahveyi pek beğenmedim. ben mi bayağıdır dışarı çıkmıyorum, yoksa mekanlar mı uçmuş anlamadım. bir kurabiye 30 tl de olmaz yani :)
  • dün gitme gafletinde bulunduk. karşındaki kişiyi duyamıyorsun. normalin iki katına yaklaşan fiyatlara sahip. bu da yetmez gibi ek sipariş için zorlayan çalışanlar var. samimiyetsiz samimiyetsiz gelip bir isteğiniz var mı diye sorulması kadar yakışıksız bir tavır olamaz. daha yirmi dakika olmamış sipariş vereli bir rahat ver arkadaş. tavsiye etmem.
  • tamamen para odaklı çalışan bir işletme. yüksek fiyatlarının yanında ek sipariş için değişik varyasyonlara girmeleri çok rahatsız edici. insanlar iki sohbet etmek veya çalışmalarını yapmak için böyle mekanları tercih ediyorlar. bu kafa yapısıyla ömrü uzun sürmez.
  • suadiye'de bulunan cafe.

    şu lotus cheesecake neymiş bakalım diyerek bugün denemek için gittim. lezzetliydi, tavsiye ederim. google yorumlarında brownie ve kruvasanları da tavsiye ediliyor ama ben denemedim. belki başka zaman.
  • kruvasan ve lotuslu cheesecake icin gidiyorum. cok basarili. fakat mekan cok kalabalik sikis pikis. masalar dip dibe. herkesin sohbetine ortak olunuyor.

    calisanlari da cok gevsek umursamaz. siparisi gec aliyorlar, unutuyorlar. isten anlamayan coluk cocuklar calisiyor gibi.
  • kruvasanlarının güzel olduğunu düşünmüyorum ama çeşitli mi çeşitli... kruvasan için görsel şölen mekanı. yani buradan hediyelik eşya gibi kruvasan alın ve gidin birilerine verin ya da fotoğraf çekinin falan. ama kendiniz yemeyin.

    kasadaki orta yaşlı bir abimiz sanki boğaz kenarında kebapçıya gelmişiz gibi hem saygılı hem de bağıra çağıra insan karşılamasa çok daha iyi olur. mekan kendisi de zaten işlek saatlerde acayip gürültülü bir yere dönüşüyor. istanbulluların böyle gürültülü bir yerde daha da gürültülü bir muhabbet yapma çabasını asla çözemedim. hani o gürültü patırtı içerisinde mekanın kendine has huzurlu olma özelliği otomatik devredışı kalıyor. o sinir stres içerisinde baş ağrısıyla mı savaşasın, kruvasanı mı gömesin, arkadaşa sesini mi duyurasın. çok tuhaf insanlar, çok...
  • dört kişilik masayı iki kişiye vermemek için bu patronun masası diyecek kadar şuursuzlaşmış mekan. cadde kardeşim burası, patron oturup o masasını yer yakında müşteriye böyle davranırsanız.
hesabın var mı? giriş yap