• (bkz: mathnet) (bkz: 3 2 1 contact)
  • susam sokağı ndaki mavi üniformalı dedektiflerdi.
    kadının saçı kıvırcık,adam ise keldi .mevcut suçları ön ceplerinde taşıdıkları hesap makinası ve kağıtla hemen çözmeye çalışırlardı.
    hatta sloganları ise "silginiz yoksa sakın hata yapmayın" idi.
    hatta bir olayı şöyle çözüp detone sesi algılamamı sağlamışlardır :

    ünlü bir şarkıcı kaçırılır ..bizimkiler iş başındadır .fidyeciler telefon açıp hayatta olduğunu kanıtlamak için şarkıcıyı konuşturur .
    şarkıcı ise lüt-fen on-lar-ın de-diği-ni yap-ın diyerek ezgili msj verir
    şarkıcının menejeri ise cok ilginç " o hic bir zaman detone olmazdı" der demez bizimkiler aslinda telefon tuşlarının sesini kodladığını bulurlar ve mutlu son.
  • bir de şöyle derlerdi :
    "isimler uydurma ama olaylar gerçek"
  • abidik gubidik gizemleri matematik kullanarak çözen ikili. bir bölümde tenis topunun tabeladan sekmesine "geldiği açıyla geri döner" açıklaması getirerek, o zamanın çocuklarının lise yıllarındaki momentum ve optik konularında rahat etmelerini sağlayan güzel insanlar.

    bir başka bölümde de üç değişik meyvenin kaç farklı şekilde sıralanabileceğini anlatarak taze beyinlere permütasyon altyapısı kazandırmışlardır.
  • her bölümün başında "ops! ops silgi demektir silginiz yoksa sakın hata yapmayın" diyen çocukluk efsanelerimizden.
  • hatırladığım kadarıyla 3 2 1 contact programının son beş dakikasına sıkıştırılmış bir mini diziydi. ama sinir olduğum bir özelliği vardı. hiç bir hikaye o beş dakika içinde başlayıp bitmezdi. bir önceki bölümde başlamış olan macera şimdiki bölümde biter, hemen ardından başka bir macera başlar, ama olaylar gelişmeden bölüm biterdi. ben de balık hafızalı olduğumdan ne eski maceradan birşey anlardım, ne de yeni maceraya doyabilirdim. sonuçta bu diziden aklımda pek birşey kalmadı.
hesabın var mı? giriş yap