• isminin neden ezberimde durdugunu cogunlukla 500 bin tanesini istem di$i okumu$ olmama bagladigim sas polisiye roman dizilerinin kahramani.. sas diye de gecer..
  • bu arkadasin nerde oldugunu hatirlamadigim bi satosu vardir, butun pis isleri sirf satosunu onarma ve sekillendirme calismalari adina ustlenir, kotu adamlari dekoratif sebeplerden oldurmektedir aslinda..tabi ki racona uygun olarak her bolumde birkac hatunu elden gecirir, ama gedikli bi yari de vardir, hatta bi bolumde satoda kalan konuklardan biri tarafindan sado-mazosist fantezilerini gerceklestirirken yakalanmis olsalar da senaryo geregi konuk bu sirrini kisa surede olerek mezarina goturmustur, abimizin de raconunda eksilme vuku bulmamistir..
  • bu bal rengi gözlü ajanın ilk kitabında hayatını kurtardığı bir türk yardımcısı vardır sonraki her iki üç kitapta bir bizim yardımcı ortaya çıkar, sevgilisinin adı da alexandra idi sanırsam
  • istanbulda gecen macerada hayatini kurtaran ve onun yardimciliğini yapan türkün adi elko krizantem idi
  • filmi de yapılmıştır ve film türkiye'ye de gelmiştir. ancak ben ortaokul yıllarımda tüm seriyi okuduğum ve kendimi malko linge uzmanı saydığım için "kesin kitaptaki hava yoktur" önyargısıyla filme gitmemiştim. sonradan duyduğum kadarıyla hakikaten klişe bir film imiş. seriye gelince: ajanımızın her macerasının başka bir ülkede geçmesi, tüm seriyi okuyan buluğ çağındaki bir gence, soğuk savaş döneminde dünyanın nasıl bir denge üzerinde durduğu konusunda yüzeysel de olsa bir fikir verir. yazarı gerard de villiers geçtiğimiz yıllarda bir vesileyle istanbul'a gelmiş ve ragıp duran adamla bir röportaj yapmıştı. (yanlış hatırlamıyorsam cumhuriyet kitap'ta yayınlandı). röportajdan aklımda kalan yazarın şişman kısa boylu bir adam olduğu ve o ülkelerin tümüne tabii ki gitmediğiydi.
  • şato tamiri için ajanlık yapması ve cinsel hayatı, insanın aklına nicholai hel'i getirir. acaba trevenian, gerard de villiers'den etkilenmiş midir?
  • çocukken şehirlerarası otobüs yolculuklarında okumak için terminallerden satınaldığım sas serisi kitaplarının kahramanı. soylu serenissima altesleridir kendisi.
  • yazarı bi kitabında yarı sızmış halde çıplak bi kadını şöyle betimlerdi: "manzara bi rahibe boynundaki haçı kırdırabilirdi"

    istanbul için de şöyle derdi: "malko bu şehrin fıstık, benzin ve çöp kokan kokusuna bi türlü alışamamıştı"

    gece gece nerden aklıma geldiyse şimdi bunlar..
  • sas serisi kitaplarının kahramanıdır. aleksandra adında bir sevgilisi vardır fakat her kitapta en az 2 kişiyle yatmaktan çekinmemiştir. büyük bir de şatosu vardır. cıa adına çalıştığı için genellikle buraya uğramaz.

    (bkz: gerard de villiers)
  • çocukluk çağımda okuduğum sas isimli eğlenceli ajan hikayelerinin kahramanıdır.
    pek çok özelliğinden bahsedilmiş ama bir de bu abinin özel malzemeden yassı bir tabancası vardı sanıyorum. bu tabanca üst aramasında bulunamıyor ve metal dedektörlerinden ötmeden geçebiliyordu. çok ekmeğini yemişti bu aletin.
hesabın var mı? giriş yap