• afganistan'a gönderilen amerikan askerlerini konu alan, başrollerinde tom cruise ve meryl streep in oynayacağı robert redford'un yönetmenliğini yapacağı, sinema filmi.
  • robert redford'un hem yönetmenlik hem oyunculuk yapacağı film. brad pitt'in en iyi erkek oyuncu adayı olacağı filmdir aynı zamanda.*
  • (bkz: biz sizi kurtların arasına kuzu diye gönderdik)

    ayrıca fikir çok hoşuma gitti. umarım rambo 3'ün ardından yayınlarlar bizde. anlarız o zaman ilk filmde halivudun afganları yanlış gösterdiğini. karşılaştırma yaparız. bu filmin ardına da yazmasınlar tabii "cesur afgan halkına adanmıştır" diye.
  • meryl streep için gittiğim, yine onun için döndüğüm film. çok güzel oynamış, onun dışında kalanı ırak savaşı konulu münazara gibi olmuş.

    --- spoiler ---

    olumlu ve olumsuz yönler sıralanıyor tahmin edebileceğiniz üzere son 6 yılın ırak planının; diğer "biz bi bok yedik ama bi sorun niye" temalı iç rahatlatma filmlerinden farklı değil kendisi.. tabi insan takdir ediyor, en azından "biz bi bok yedik" diye özeleştiri yapabiliyorlar. devamı yok tabi; gerisi haklı çıkarma çabaları. meryl abla yine oynamıyor, yaşıyor; başkana laf sayıyor, ondan sonra iki milliyetçi gaz sözde susuyor; patrona patlıyor. öğrenciyle öğretmenin diyalogları bi yerden sonra bayıyor; hele veledin kendi götünü kaldırıcı konuşmalarından sonra.. keşke 2 tartışmada alternatif fikir sunup c üstü not almak yetseydi be gülüm; zeki ekşi sözlük yazarları devrim yaratırdı o zaman 9 kere*..

    ve öyle 'dan' diye bitiyor.. j j abrams tarzı final gibi.. ayrıca son olarak demek istiyorum ki ağzına sıçtınız orta doğu'nun hiç de öyle nasıl çekiliriz şimdi karizmamız yerle bir olur ühüh diye 3. sınıf pearl harbour tripleri dolu filmleri çekmeyin arkadaşım; we ate a piece of shit diyin susun evinize gidin, ona buna silah, para yağmaya da devam etmeyin.. beter olmaya devam edersiniz yoksa. beter olun hatta..

    --- spoiler ---
  • vizyona yeni giren robert redfort un yönettiği ve oynadığı, ilaveten merly streep ve tom cruise inde başrolü paylaşıyor.
    3 ayrı eksende devam eden bi politik film. filmde uzun konuşmalar var..
    mesela amerikanın sağa sola saldırması bununda halkın desteğini alacak şekilde izah edilmesi meselesi bir tarafı. aklımda kalan amerika kendi güvenliği için afganistana ıraka dalmalımı dalmamalımı konusu en çok sorgulanıyor. ikiz kuleler, vietnama kadar giden kıyaslamalarda kısa kısa var...
    amerikan komutanlarının uydudan askerlerin saldırısını seyretmeleri vs oha lan dedirtiyor (google dan neden beleşe uydu resmi verdikleri belli..bize bunları karşılıksız gösterirken kendileri varsa magmanın içini izliyolardır)

    akılda çok bişey bırakmayan
    başlarda uyku getiren
    genelde ağır tempolu,
    özellikle amerikalıların daha çok izlemesi gereken bi yapıt
  • öyküsü olmayan, öyküden ziyade içiçe geçirilmiş 3 diyalog içeren bir film*. tamam diyaloglar güzel de film dediğimiz şey bu kadarla olmuyor. beğenmedim, açıkçası hiç bir izleyiciden "eh fena değil" seviyesinin ötesinde bir beğeni göreceğini de tahmin etmiyorum. derdini de o kadar basmakalıp karakterlerle, üstünkörü ve yüzeysel bir şekilde anlatıyor ki mesajları kafanıza kafanıza yediğinizle kalıyorsunuz çıkışta. bari bilmediğimiz bir şey söylese.
  • --- spoiler ---

    amerikan ordusuna katılan iki gerizekalı üniversite öğrencisinin anlatıldığı film. gerçi bundan daha çok politik tartışma içeriyor. sonunda ise hem "masum" amerikan askerleri ölüyor (izleyiciler "ipne el kaideliler" desin diye), daha sonra el kaideliler de öldürülüyor (izleyiciler "oh be geberdi ipneler" desin diye). film tarafsızdan çok cumhuriyetçi yandaşı olmuş gibi geldi bana.

    --- spoiler ---

    gidilmesini tavsiye etmediğim film.
  • amerikanın ırak ve afganistanda yaptıklarına eleştirel bir bakış atıyormuş gibi yapan, savaşlarda kaybedilen askerlerimizin ruhlarının yüceliği politikacılarımızın yalancılığının bile altında ezilmeyecek kadar kutsaldır demeye çalışan, beyazı karası pembesi herkes ülkesi için asker olarak, öğretmen olarak yada siyasetçi olarak hizmet edebilir, etmelidir hatta ediyor demeye getiren diyalog yumağı film. ayrıca film; artık bir yola girilmiştir ortadogu temizlenmeden bu yoldan dönülmez dönülse de rahat edilmez, ırağı hallettik(!) afganistanı natoya havale edeceğiz, suudilerin de zaten kralını biz besliyoruz; tek problem bu iran , onu da whatever it takes hallederiz abi bir yerimiz soğur düşüncesini ayrıntılarla alttan alttan giydiriyor. en azından ben öyle anladım.
    son olarak bir sahnede afganistanlılar tarafından kesin öldürülecek askerlerin not like this ,yatarak olmaz, diyerek yaralı bacaklarıyla yerden kalkıp ondan sonra kurşun deposu haline gelmeleriyle bendenize bizim tarihimizi ve onun kahramanlarıyla ilgili çekilebilecek filmleri çekmeyen modern yeşilçam çapsızlığını düşündüren filmdir bu film.
  • bir dizinin ilk bölümü gibi çekilmiş olan film. günlerdir merly streep'i görecem, tom cruise'u görecem, robert redford'u görecem hem de redford'un bush'a nasıl geçirdiğini izliycem diye heyecanla beklediğim, beklediklerimin hepsini gördüğüm ama asla güzel bir film izledim diyemeyeceğim movie.
  • istihbarat anlamında ülkemizi de yakından ilgilendiren bir filmdir. malum, abd ile türkiye istihbarat alanında isbiriği yapma kararı aldılar ve abd pkk ya karşı mücadelede türkiye'ye anlık istihbarat sağlayacak.

    --- spoiler ---

    şimdi filme bakarsak, iki sahnede amerikan istihbaratının irak ve afganistan'da başarısız olduğu ifade ediliyor:

    - senator (tom cruise) gazeteciye ırak'taki başarısızlığın nedenlerini sayarken en önemli nedenlerden birinin de çok kötü istihbarat olduğunu soyluyor. (-the worst intelligence in us history- diyor) teknolojik araçların, casus uçakların, uyduların istedikleri sonuçları vermediğini soyluyor.

    - amerikan askerleri, afganistanda istihbaratın temiz dediği dağın zirvesine indirme yaparken pusuya düşürülünce, operasyonu yöneten amerikan komutan "bağlayın bana o gerizekalı istihbaratı, hani o dağ temizdi..." diyor.

    --- spoiler ---

    yani o çok abarttılan amerikan istihbaratın durumu böyle...
hesabın var mı? giriş yap