lika
-
-
likà. sami köktaş'in sahibi oldugu ve yazi i$leri mudurlugunu ustlendigi edebiyat dergisi. http://www.lika.cjb.net/
-
yüz, sima, çehre anlamlarına gelen kelimedir.
-
kavusmak, rast gelip gorusmek, yalniz gorusmek gibi manalara da tekabul eden arapca kokenli kelime.
-
bir rus kadin ismi.
-
yeni bir dokuzuncu nesil yazar. hoş gelmiş.
-
kelime anlamı itibariyle: eskiden, hokka devrildiğinde mürekkebin dökülmesini önlemek ve kalemin gereğinden fazla mürekkep almamasını sağlamak için hokkaya konan ham ipek. (kubbealtı lugatı, s.685)
ıstılâhî anlamı itibariyle: yüz, sima, çehre, dîdâr. daha çok birleşik kelimeler içinde kullanılır. (meh-likâ: ay yüzlü)
bu anlamda:
"yüzün nehârından gider hattın gubârın ey kamer
mahv eyle ol "leyl" âyetin rûşen-lika ol ey sanem" (kadı burhaneddin)
(iskender pala, ansiklopedik divan şiiri sözlüğü, s.290)
özel anlamı itibariyle: dokuzuncu nesil badi. -
-
eli-dili uğurlu, sözü tesirli kara gün dostu, bir telefonla işini gücünü bırakıp dostunun yardımına koşabilenlerden, huzur verenlerden.
-
yazma eserlerde kullanılan mürekkebin akmasını ve kamış kalemin fazla mürekkeple dolmasını engellemek için hokkaya yerleştirilen ham ipektir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap