kucakta uyuyakalan kedi

• (bkz: kedi tripleri)
• müthiş keyifli bir olay, sanki kucağınızdaki hayvan diil de bir bebekmiş gibi hassasiyet gösteriyosunuz. ama uyanmasın, aman sessiz konuşun, dur bacağıma çarpma, dikkatli geç, filan gibi cümlelerin sarfedildiği durum.
• uyandırdığın zaman kızar bi de ilgi bekler
  ama sürekli kucağındadır ve uyur zaten o yüzden alışırsınız artık birbirinizin triplerine
• dilediğiniz kadar mıncırılabilir, bıyıkları bağlanabilir, kuyruğu boğazına dolandırılarak boğulabilir, arka ayaklarını azına sokun yine uyanmaz, yere atılınca dört ayak üstüne düşer, sonra yine uyur, duvara fırlatılınca miyk der, yine kucak ister. en azından sabır taşı kedicik oscar öyle.
• ne zaman kucakta kedi en mutlu ve huzurlu haliyle uyuyaklasa insanin cisi gelir ve kediyi uyandirsam ama cok guzel uyuyo ama altima yapcam diye kivrandirir insani
• (bkz: uyuyan kedi).
• her kedinin standart tribi. kalp atis ritmini yakalayan (duyan) kedi sanki annesinin kucagindaymis gibi hisseder. bebek kedi gibi uyur. %100 saadet..
• huzur transferi.. uyanmasın diye kasılınca da işkillenir bazen hayvan. "sen rahat ol hacı ben uyurum" dercesine bi gerinir bakar şööle.
• uyandırmaya kıyılamayan varlık.. nefes alış verişlerini dinlersiniz, gördüğü rüyalara ortak olursunuz.. "çayı demleyemem kucağımda kedi uyuyor" geyiklerinin çıkış noktasıdır.. hep başarılı sonuç verir çünkü kimse uyuyan bir kediyi uyandırmaya kıyamaz..
• (bkz: gerinirken düşen kedi)