*

  • elif şafak'ın mahrem adlı romanında adı geçen, ilk okuduğunuzda "hadi len! böyle de isim mi olur" diye burun kıvırdığınız, ilerleyen sahifelerde ise bu absürdlüğe vesile olan göz yaşartıcı sebepleri okuyarak ikna olduğunuz, hatta kitabın son sayfasını da çevirip arkanıza yaslandığınız vakit gayri ihtiyari içinizden "keramet amca, size baba diyebilir miyim?" sıcaklığını yaşadığınız bir roman karakteri.
  • elif safak gibi muhterem bir hanimefendiye, intihal yapiyor iddiasinda olmasam da, das parfum, grenouille'i hatirlatan kahramandir. zira das parfum ne kadar koku konusunda takintiliysa ve bunun eksikligini ceken bir kahraman ile habire bu durumu desiyorsa, mahrem de bir o kadar gorulmek ve goruntu uzerine, ve buna takan ve fizyolojik olarak takilmis bir kahraman uzerinedir.
  • keramet ismini ebesinden, mumi ismini mumdan yüzüne şekil veren teyzesinden, keske ismini "keşke kız doğsaydı da anası ölmeseydi" diyen babasından, memiş ismini böyle bir çocuğa ancak bu ismin yakışacağını düşünen annesinden alan, yaşı ilerledikçe bir de isminin sonuna efendi eklenen roman kahramanı.
  • kadınları guneşin battığı batıya,erkekleri güneşin doğduğu tarafa doğuya layık goren yüz ifadesi olmayan adam.
  • "zaten keramet mumî keşke memiş efendi sık sık söylerdi: erkek kısmı, ne zaman iğreti hayallerinden kurtulmak istese, uykunun nizamına sığınırdı."

    hayatı çözen adamdır. gözlerinin göremediğini düşünmeyi severim.
  • tanışmak istediğim hayal ötesi varlık mahrem kitabındaki bu adama dair tasvirler osmanlı minyatüründen fırlamış gibi bir izlenim bıraktı bende çünkü o minyatürlerde de ruh hissedilmiyo
  • "zaten keramet mumî keşke memiş efendi sık sık söylerdi: erkek kısmının gemisi batsa batsa, gördüğü en parlak ışığı denizfeneri zannedip, dümeni sığ sulara kırmaktan ötürü batardı."

    (bkz: adam haklı beyler)
hesabın var mı? giriş yap