• tünel karşısında hoş kafe. eskiden, oturkay bey'le, diğerleri üşendiğinde dahi, hatta özellikle diğerleri üşendiğinde öğlen kahveleri için gittiğimiz, bazen ramo'yla rastlaştığımız, kimi kez ahmet güntan'ı gördüğümüz kafe. şimdilerde sabahın kör saatlerinde, çok nadir uğrayabildiğim kahve. beyoğlu'nun en iyi üç kafesinden biri.

    çok kişisel bir entry olmuş lan bu diyerek editledim: iki katlıdır burası. çok güzel ışık alır. üst katın tasarımı, alt kattan farklıdır. cam kenarındaki masa boş görüldü mü yerleşilmelidir. kekleri, pastaları başarılıdır. yemek menüsü dar, ama yemekleri iyidir. kedisi vardır.
  • (bkz: coffeehouse)
  • pek yuksek tavanli, barinin ardındaki duvarda pek hos bir yuvarlak dev aynasi bulunan saatler boyunca oturabileceginiz, ve kimsenin size bir iki dakkada bir gelip "cayi tazeleyelim?" ya da "baska bir arzunuz?" diye zorla biseyler yeyip icirmeye zorlamadigi hayli guzel mekan.

    ayni zamanda pek hos bir tunel manzarasi var.
  • çok hitap eden bir mekan olmanın yanısıra, içecek alındığında neden peçete vermediklerini merak ettiğim mekan.
  • kış aylarında girişindeki koyu bordo kadife kumaşlı rüzgarlık çözümü ile daha bir sıcak hissettiğim hoş mekan
  • bu mekanin, cam kenarinda oturan insanlar, bir film karesinden firlamis gibi bir goruntu olustururlar. her onunden geciste tatli bir tebessum yaratir insanin yuzunde anilarla ve guzelliklerle.
  • (bkz: kadrolu kedi)
  • sizi dövecekmiş gibi bakan garson.
  • içeriye girdiğiniz anda kalorifer peteğinin üstüne kurulmuş inanılmaz güzellikteki gri bir kedinin sizi umursamaz süzgün bakışlarıyla karşıladığı, saatlerce oturulası mekan.
  • bir kere gittigim ve sevdigim , kahvemi yudumlarken camın önünden gecen tramvayı izleyerek huzur buldugum istanbul mekanı.giriste duran siyah-beyaz kartpostallar * odamı süslemekte.
hesabın var mı? giriş yap