• yemekleri boldur ama tadi berbattir. olympos'taki diger mekanlara kiyasla iyi yani gec saatlere kadar barinin acik olmasidir. huzur ariyorsaniz baska yerde ikamet ediniz, yok ben icki istiyorum, eglence istiyorum diyosaniz kadir'in yerinde.
  • agaçların tepesinde daimi sicak suyu akan fayans kaplı banyolara sahip evlerin bulunduğu karnaval havasında bir tatil köyü... pek kafa dinlenilcek bir yer değil.
  • 2 sene evel yeryuzunun en iyi hostel i secilmis bir mekan.disaridaki sedirlerde otururken eksik pullarıyla tavla oynamaya calısabiliyorsunuz.
    aksam yataginizda tahta kurularını dinlemeniz gerekiyor,ust katta kalan sahis osursa duyuyorsunuz..ama yine de degisik hos gidilesi
  • eger bir hafta kalırsaniz size "i came i saw i stayed i stayed..." yazan bir tisort hediye ediyorlar.
    bi de bedava kartpostalları var sizi tatil bolgesinden kartpostal alma derdinden kurtaran.
  • olympos taki en buyuk hostel,geceleri kamp atesi etrafinda yemek ve patlamis misir yenilen,eylul sonu ekim basi gidilesi,ortamda paso yabanci turist barindiran super huzurlu,kafan dinlendiren guzel yer..
  • bir arkadasimin gidip kalip bitlenip geri dondugu, 20 kisiyi ayni eve sigdirabilme potansiyeline sahip, butun diger pansiyonlara gore oldukca pahali olan, denize en uzak pansiyon olma ozelligine sahip mekan.*
  • olymposa ilk gidisimde kaldigim meshur mekan. icerisi birlesmis milletler tadinda. resepsiyonist veya asci turk olanlarin ismini soylemekte bir hayli zorlaniyorlar. zaten hizmet dili ingilizce. yurt disinda ve yurt icinde olympos un reklamini yapan yegane yer. bungalow ve agac ev tarzi 1 2 4 kisilik odalari mevcut. ha reklamini cok yapmasi hizmet kalitesini yukselttigini mi gosterir kesinlikle hayir. odalarda temizlik ve guvenlik yok.
    olymposta temizlik ve guvenlik icin (bkz: divasa bungalows)
  • para üzeri olarak verdikleri fişlerin üzerinde "money doesn't grow on the trees" diye ince bir espiri bulunan ve bu sene 30 ağustos itibarıyla 100 kişi civarında idadik saldırısına maruz kaldığı için oturulacak yer bulunamaz hale gelmiş mekan. etrafa geziler düzenlenir buradan. çıralı yakınlarında bulunan chimaeraya düzenlenen gezilere katılıp yıldızların altında şarap içerken taşların kayaların içinden çıkan alevler seyredilebilir (bkz: mest olmak), köprülü kanyona yapmaya gittiğiniz rafting, mevsimin pek çılgın olmaması nedeniyle biraz sallantılı bir sandal gezisi halini alabilir, ama ona rağmen yine de raftinge acemiyseniz, kaptanların da katkısıyla bolca eğlenirsiniz, ıslanmaya hazır olun. isteyen 6 saatlik bir tracking ile olympos'a zirve yapabilir. ya da bütün gün bahçedeki gölge mekanlarda miskince oturan herkesle beraber oturur, hamaklara serilir ve bira* içer kitap okursunuz. kafası bu yaşantıya yatan herkesin bir kere görmesi gerekir. kadir tam ayrılacağım gün "benim gözümde paranın önemi yok, biz hizmet veriyoruz burada" diyerek beni koparmıştır. o ayrı.
hesabın var mı? giriş yap