• (bkz: jean genet)'in hayatını anlattığı kitap. sartre'ın onu "aziz" diye nitelendirmesine ve (bkz: aziz genet) kitabını yazmasına vesile olmuştur.
    kendi yaşam öyküsünden yola çıkarak anlattığı sefillik, suç dünyası,hırsızlık, şiddet, eşcinsellik, katillik gibi kavramlar yazarın imgelem dünyasında yeni tanımlar bulur ve okuyucuyu bu kavramları tekrar gözden geçirmeye iter. (valla arka kapağa yaraşır bir yorum oldu bu)
  • jean genet 'nin otobiyografik kitabı. hırsızın günlüğü adıyla yayınlanmıştır.
  • kitabinda genet kişisi her tür marjinalliği muhaliflik olarak gorenleri çürütürcesine bahseder yaşadıklarından. yaşadığı yalnızlaşma, mahrumluk halleri aykırı, parçalanmış bir ruh haline dönüştürmez çoğu zaman kişiyi. yaşadıklarınız çok kötü şeylerse koşulların olumsuzluğu gibi bu durum egonuzu güçlendirerek anlamsiz bir nefretin aparati olmaniza sebep olabilir. neyse genet'in hirsizligi kutsal bir gücün halesiyle korunmaya alinmiştir. kilisenin sadaka kutusunu kırıp paraları cebine atarken ihaneti, düşkünlüğü dile getirir. ` :gulun mucizesi`
  • jean genet'yi idamdan kurtaran kitap.
  • jean genet in nefis kitabıdır. tadından yenmez, başucunuza koyarsınız almaz, olmaz. kafanızın üzerinde taşımanız için yazılmış bir kitap.
  • ''kürek mahkumlarının giysileri pembe ve beyaz çizgilidir. yüreğimin buyruğuna uyup hoşlandığım bir dünyayı seçmişsem, hiç olmazsa burada, bulmak istediğim birçok anlamı bulma gücüne sahibim''
    cümleleriyle başlayıp, daha ilk satırlardan beyni uğuldatmaya başlayan kitap.
  • eric rohmer'in la carriere de suzanne adlı ilişki odaklı filminde suzanne'ın kitaplıktan çekip aldığı jean genet romanıdır. suzanne ayrıca filmin henüz ilk sahnesinde alessandro manzoni'nin nişanlılar adlı ünlü eserini italyancasından okurken görülür.
  • kitabın genele yayılan sert ve kızgın dünyası içerisinde beklenmedik kırgın ve romantik bir uçarı çocuğa da denk geliyoruz zaman zaman. şöyle şeyler yazmıştır mesela ;

    '' elimi uzattım. gülümsedi. bana ilk kez gülümsemişti ve bu yeterli olmuştu; onu sevdim.''

    '' varlığı beni çıldırtıyor, yokluğuysa kaygılandırıyordu''

    '' karşı çıktığım dünyayla sınırlıyım, ondan kopuğum; bu nedenle beni yaralayan ve bana şekil veren köşeler ne kadar sivri, girinti çıkıntılarım ne kadar acımasızsa ben de o kadar güzel ve ışıl ışıl olacağım''

    '' acı, utancını kırardı, dedim kendi kendime, utancın kabuğunu''
hesabın var mı? giriş yap