• jö. fransizca oyun.
  • (bkz: jeux d eau)
  • claude debussy'nin son orkestral yapıtı. "poème dansé" şeklinde anmıştır bu eseri debussy. birçok hakkı yenmiş esere sahip debussy'nin en çok hakkı yenmiş eseridir belki de jeux; bilinirlik olarak bir faunun öğleden sonrası üzerine prelüd ve la mer gibi debussy'nin orkestral başyapıtları arasında yer bulamaz kendisine ama onlardan daha devrimci, büyük bir eser bile olabilir bu eser. özünde bir baledir. en büyük şansızlığı prömiyeri büyük olay olan, ortalığı karıştıran le sacre du printemps ile aynı vakitte sahnelenmesi olmuştur sanırım, bu olay ve eserin konusunun fazla iyi olmaması eserin hak ettiği ilgiyi görememesine ve eserin unutulmasına sebep olmuştur.

    besteciliğinin en başından beri düşlediği "benzersiz, geçmişten tamamen kopmuş formsuz; ritm ve renklerden oluşmuş bir müzik." idealine kavuştuğu eserlerden biridir denilebilinir debussy'nin. geçmiş müziğe dair bir şey bulamazsınız bu eserde. debussy'e özgü birçok benzersiz, farklı ve kompleks armoniler içerir eser. giriş-gelişme-sonuç gibi şeyler yoktur, formsuzdur. görülmemiş bir yoğunlukta tempo dalgalanması ve akışkan bir değişkenlik ritmi vardır. devrimci diye nitelendirilen birçok eserden çıktığı yılı da hesaba katarsak daha devrimcidir belki de.

    1912 yılında bestelenmiştir fakat prömiyeri 1913 yılında pierre monteux tarafından yapılmıştır. monteux'un 1951 yılına ait canlı bir kaydı mevcuttur. eserin en karanlık ve benim en hoşuma giden yorumudur bu kayıt. jean martinon gibi fransız şeflerin de fena olmayan kayıtları var, fakat pek kayıt edilmiş bir eser değildir. günümüzde de canlandırıldığını sanmıyorum.

    pierre monteux kaydı:
    http://www.youtube.com/watch?v=2-uvubjdfv8
  • "böyle bir küfür, sola doğru hareketin bir diabolica fraus olduğu, maymunun da şeytan olduğu varsayımına yol açabilir - çünkü şeytan aslında "tanrının maymunu" olarak görülür. bu sebeple sola doğru hareket* "kara hazretleri"ni tanrının yerine koymaya hazırlamak amacıyla ilahi gerçeği saptırmak olacaktır. ama bilinçdışının bu tarz dine küfretme gibi niyetleri yoktur; o sadece modern insanda olmayan son dionysus'u din dünyasına geri getirmeye çalışmaktadır. (nietzsche'nin hatırı kalmasın.) (...) ortaçağ karnavalları ve kilisedeki jeux de paume* nispeten erken kaldırılmıştır. sonuç olarak karnaval laikleşmiş ve bununla birlikte ilahi sarhoşluk kutsal mekanlardan uzaklaştırılmıştır. geriye yas tutma*, ciddiyet, ağırlık ve ölçülü ruhsal neşe kalmıştır. ancak cinnetin en doğrudan ve tehlikeli formu olan sarhoşluk tanrılardan yüz çevirmiş ve tüm coşku ve infialiyle insan dünyasını içine almıştır. pagan dinleri sarhoş esrikliğine kendi inançlarında yer vererek bu tehlikeyle yüzleşmiştir. herakleitos, "ama hades de, uğruna çıldırdıkları ve şarap ziyafeti sürdükleri dionysus'la aynı" derken, hiç şüphesiz bunun arkasında yatanı görmüştür. işte bu sebeple hades'ten beri tehdit oluşturan tehlikeyi kovmak için cümbüşlere dini bir izin verilmiştir. ancak bizim yaptığımız sadece, cehennemin kapılarını açmaya yaramıştır." carl gustav jung - rüyalar
  • ee artık sanırım yazmanın tam sırası. kendisi sözlükteki en sakin, en hümanist yazar olabilir. olay ne olursa olsun benim aksime çoğu olaya daha tatlı ve ılımlı yaklaşan yardımsever bir insandır ve ciddi anlamda maşallah maşallah yahuu dedirtecek kadar güzeldir. içi de dışı da. *
  • son entrysini doğum günümde girmiş, gizemli suser.
hesabın var mı? giriş yap