in tenebris

• rhapsody'nin power of the dragonflame albumunde yer alan guzel ama kısa bir parca.
  
  tenebra, tenebra... domina!
  tenebra, tenebra... danna me!
  let me open the dark portal
  and so cross the crypts of ghostland... now...
  tenebra, tenebra... domina!
  tenebra, tenebra... danna me!
  let me see his face...
  furia cieca, caos in me...
  demoni...
  lead me to your horned beast named king...
  i will call my fire, air, earth,
  the oceans' waters... to stop inferno's breath!
  tenebra, tenebra... domina!
  tenebra, tenebra... danna me!
  tenebra... libera me!
• maxime chattam'in turkceye karanligin solugu olarak cevrilen son romani..
  
  konusu:
  
  "new york. kis.
  kafa derisi yuzulmus bir kadin. cirilciplak.
  elinde bir baska kadinin kafa derisi...
  bu iskence gormus beden, cehennemden kactigini
  iddia ediyor. seytanin tapinagindan...
  fotograflardaki, aci ve dehsetle carpilmis bu
  onlarca yuz nereye bakiyor?
  karla kapli sokaklarda nasil bir canavar dolasiyor?
  nerede saklaniyor? ya kadin hakliysa? ya
  katil seytan'in kendisiyse?
  kentin cehennemii atmosferinde kahramanimiz
  joshua brolin ve genc detektif annabel o'donnel
  bir kapi ariyor... karanligin icinde bir kapi...
  dehsetin bin turune acilan bir gecit..."
  
  "size kucuk bir tavsiye: gece olmasini bekleyin, basucunuzda kucuk bir lamba yakin ve birinci sayfayi acin..." m.chattam
• aydınlık.
• cok ciddi bir para ve zaman israfi.
• maxime chattam'in içinde bol bol kafaderisi, kokuşmuş ceset falan bulacağınız polisiye/gerilim romanı. bence oldukça sürükleyici. ilk romanı kötü ruh'a göre de daha iyi kesinlikle. (o son neydi onda yaa) şahsen okuduğuma hiç pişman olmadım. sevenler sever yani. (peki)
• maxime chattam'ın "size küçük bir tavsiye: gece olmasını bekleyin, başucunuzda küçük bir lamba yakın ve birinci sayfayı açın." önsözüyle önden odunu verdiği kitap.
• kitabın ilk bölümlerinde gayet boğucu bir çeviri sizi bekliyor. ali cevat akkoyunlu nerede sıkıntı verecek kelime varsa bulmuş. tamam, ali ata bak sadeliğinde cümleler bekliyor değilim; okursanız anlarsınız, ilk 100 sayfadan bahsedyorum.
  
  kitabı "okumayanlar" için aşırı derecede spoiller içerir:
  
  --- spoiler ---
  
  kitabın ilerleyen bölümleri gayet kurgusal ve müthiş diyebilirim. ta ki bob'un ölümüne kadar. kitap boyunca tanrılaştırılan bob'un bu kadar basitçe ölümü okura saygısızlık olmuş sanki. o kadar cinayetler işleyen adam odasında kıstırılıp öldürülüyor, peh. sonradan kutsal 3'lüye ekleştrilen şerife bile daha çok değer verilmiş, kanalizasyon içersindeki koşuşturmalar vs. ve gerçekten şerifin yaratılışı bob'un ikinci plana atılmasını da gereksiz buldum. adam bob'u kurtarmış fbi'dan falan. tamam da kişisel et tatmini için yapmış bunu. bu olay bob'un şefi olmasını gerektirmiyor. uzatmalı sevgili gibi durmuş şerif.
  
  neden bu kadar sinirliyim: çünkü bob'a haksızlık yapıldı abicim, onu bilir onu söylerim. yarın sinema filmi çekilse bana deseler bob karakterini oynar mısın diye, oynayanın ta...
  
  --- spoiler ---
• 76'lı bir adamın böyle sürükleyici kitaplar yazmasını bir kez daha kıskanmama sebep, joshua brolinli bir maxime chattamkitabı daha.
  gerçi son 100 sayfada maalesef esas kötü adamı tahmin etmem bendeki heyecanı biraz düşürdüyse de, gerilimi iyiydi yine de...
  bir de maxime chattam'ın son sözde güzel bir aşk hikayesi yazacağına dair cümlesi uzun zamandır chattam okumayan beni meraklandırmadı değil...