• lerner ve loewe imzalı my fair lady müzikalinin herhalde bir numaralı şarkısıdır. eliza ve profesör higgins yine yorucu, mahvedici bir şekilde çalışmışlar, nihayet eliza saat gece 3'e gelirken "the rain in spain stays mainly in the plain" cümlesini iğrenç aksanı olmadan söylemeye muvaffak olmuştur. bunun üzerine profesörle neşe ve coşku içinde dans ederler. profesöre yeni yeni ve gizliden aşık olmaya başlayan eliza bu dansın ardından yatağa yatmadan, hizmetçiler tarafından yatırılmadan önce "bu gece nasıl uyuyabilirim, bütün gece böyle dans edebilirdim, neden bilmiyorum, ama onunla dans etmeye başladığımızda kalbim kanatlandı" gibi laflar etmektedir. tatlıdır. frank sinatra da coverlamıştır ayrıca.

    eliza:
    bed, bed, i couldn't go to bed
    my head's too light to try to set it down
    sleep! sleep! i couldn't sleep tonight
    not for all the jewels in the crown
    i could have danced all night
    i could have danced all night
    and still have begged for more
    i could have spread my wings
    and done a thousand things
    i've never done before
    i'll never know
    what made it so exciting
    why all at once
    my heart took flight
    i only know when he
    began to dance with me
    i could have danced, danced, danced all night

    hizmetçi kız:
    it's after three now

    bir başka hizmetçi kız:
    don't you agree now
    she ought to be in bed

    eliza:
    i could have danced all night
    i could have danced all night
    and still have begged for more
    i could have spread my wings
    and done a thousand things
    i've never done before
    i'll never know
    what made it so exciting
    why all at once my heart took flight
    i only know when he
    began to dance with me
    i could have danced, danced danced all night

    kahya kadın:
    i understand, dear
    it's all been grand, dear
    but now it's time to sleep

    eliza:
    i could have danced all night
    i could have danced all night
    and still have begged for more
    i could have spread my wings
    and done a thousand things
    i've never done before
    i'll never know
    what made it so exciting
    why all at once my heart took flight
    i only know when he
    began to dance with me
    i could have danced, danced, danced
    all night
  • muzikalin en naif sarkisidir kanimca, ve bu naiflikten kaynaklanan bi hoslugu vardir. eliza'nin kuvvetli saadetinin en iyi yansidigi sarkidir. kahya ve hizmetci ordusunun basaramayacaklarini bilerek eliza'yi yataga gondermeye calisma replikleri de gulunctur oldukca. sadece "saat gec oldu" turevi seyler demektedirler, "cok hopladin, yoruldun" gibi yatmak icin daha iyi ve akla gelmesi daha kolay bir sebebi bulamamaktadirlar. bi de son chorus olmasa sarki tadinda birakilmis olacakti aslinda belki de..
  • pygmalion yani my fair lady müzikalinde eliza doolittle'ın mutluluktan uyku tutmadığından terennüm eylediği parça.
  • galatasaray üniversitesi müzikal ve drama kulübünün de yaptığı collage'ın içinde yer alan parçalardan...
  • jamie cullumun da twentysomething albumunde basarili bir sekilde icra ettigi sarki. basindaki "tum taka tum taka" seslerini piyanosunun tellerine elleriyle vurarak cikarmaktadir kendisi, guzel olmus.
  • jamie cullum yorumu cidden cok basarili. 21. yuzyilda o sarki nasil yorumlanmasi gerekiyorsa oyle. afferim lan.
  • bir çoklarına göre filmin en etkileyici parçası. ben de bir çoklarındanım...
  • glee'ciler kusuruma bakmasın ama ingiliz aksanı olmayan insanların bu şarkıyı söylemesi yasaklanmalı bence. şöyle ağız dolusu 'ay kudıv daaaaansd ool naayt' denmedi mi şarkının tüm olayı gidiyor benim gözümde, densd falan bunların olur yanı yok.

    vee vee karşınızda audrey hepburn'un bulunmadığı yorumlar arasından en güzeli de, açık ara, kıytırık bi yarışmadan çıkan na şu bücüre ait, arz ederim.
  • müzikal şarkılarının en güzellerinden, neşe dolu bir my fair lady şarkısı. sırf bu şarkıyı dinlemek bile insana pozitif duygular aşılıyor. söylemesi de çok zevkli, bilhassa ses aralığıma uyan bir şarkı olduğundan. hatta bir zamanlar i dreamed a dream ile beraber gün aşırı söyleme çılgınlığına ulaşmıştım bu şarkıyı. o kadar severim. mesela phantom of the opera'nın gerek all ı ask you'su gerekse de think of mesi de bende aynı tadı uyandırır ama hem soprano olmadığımdan hem de yanımda bir roul olmadığından eşlik etmek sıkıntı oluyor tabii.

    neden bilmiyorum bu şarkıyı o kadar sevmeme rağmen ama müzikalini henüz izlemedim. şeker niyetine sonraya mı bıraktım nedir, arada kaynamış. bugün şarkı aklıma gelince hatırladım.

    bildiğime göre audrey hepburn'ün söylemiş gibi göründüğü bu şarkıyı aslında marni nixon söylüyormuş kadife sesiyle.

    izledikçe ne varsa eskilerde mi vardı acaba diye özenip duruyorum. hem kıyafet stilleri hem de böyle tatlı müzikleri dolayısıyla 60'lara çok özeniyor, gerçekleşmeyecek hayaller klasmanında müzikal sanatçısı olmayı bulunduruyorum. *
hesabın var mı? giriş yap