• bu lafı öyle çok sevdiki devlet büyüklerimiz her fırsatta kullanıyorlar.

    ab- ülkenizde kadınlar dövülüyor
    tc- basın abartıyo. işkenceye sıfır tolerans

    ab- gümrük birliği on yeni ülkeyi kapsasın
    tc- güney kıbrısı tanımayız. işkenceye sıfır tolerans

    ab- sizinle çok işimiz var ooo
    tc- evelallah her şeyin üstesinden geliriz. işkenceye sıfır tolerans
    ...
    ...
  • işkence ve tolerans sözcüklerini aynı anda içinde taşıyarak daha baştan ofsayta düşen ifade. yeni hükümet programında yer almış; eskisinde de varmış. 59. hükümet programında işkenceye sıfır tolerans deyip polisin yetkilerini artıran polis vazife salahiyet kanunu'nu çıkardılar. 60. hükümet programında yine aynısını söylüyorlar; olacaklardan korkuyorum açıkçası.

    ayrıca işkence bir skala üzerinde değerlendirilip sıfır tolerans, üç tolerans, beş tolerans diye değerlendirelebilecek bir şey değildir. ya vardır ya yoktur. hepsi bu.
  • devletin/polisin yaptigi her daim "sorgulama" oldugu icin samimiyetine gonul rahatligiyla inanilasi sozdur...
  • "iskenceye karsi tolerans gelistirmeyin, biz de fazla ugrasmayalim. yoruluyoruz!!" anlamina gelir.
  • devlet erkaninin iskenceye açik biraktigi kapidir. "iskence" ile "tolerans" sözlerini bir cümlede toplayabilecek bir kafaya sahip olduktan sonra araya "sifir" koymak, "efendim, arada hatalar olur, bakin istatistik bize %5, %10 dogal hata payinin hesaplar katilmasi¨gerektigini ögretir" demenin ön asamasidir. o kapidan içerir süzülür binlerce "münferit olay".
  • bizde ne yazıkk ki doğrusu işkencede sıfır tolerans olmuştur bir dönem
  • 22 temmuz'dan önce alelacele çıkarılan polis vazife ve salahiyet kanunu ile doğrudan doğruya çelişen 60. hükümet programı vaadi. yıldırım türker, "akp'ye yakınız çünkü yolumuz aynı" diyen "eski marksistlerin" aksine akp'nin yolunu sorgulamış ve nijeryalı festus okey'in gözaltında öldürülmesi örneği üzerinden konuyu değerlendirmiş:

    "daha birkaç hafta önce yazmıştık: beyoğlu'nda polis şiddetinin günden güne artarak hortum efendi zamanını aratmadığının farkında mısınız?
    vazife ve salahiyet kanunu ile polisin yetkilerinin sessiz sedasız artırılması üstüne kaygılarını belirtenler bozguncu değildi. keyfi davranmak konusunda binlerce sabıkası bulunan kahraman türk polisi, eline verilen bu fırsatı işte böyle kullanıyor. yakında gözaltında kayıplar da başlarsa müsebbibi, seçimleri büyük farkla kazanan demokrat hükümetimiz olacaktır.

    (...)

    haydi, eski adalet bakanı, polisin genişletilmiş vazife ve selahiyetlerinden sorumlu cemil çiçek'in insan haklarından sorumlu devlet bakanı ilan edilmesi berbat bir şaka diyelim; bu hükümetin 'işkenceye sıfır tolerans' vaadiyle ikna edebilmesi için yapması gereken çok şey var.
    mültecilere, travestilere, zayıf-aşağılık-şüpheli gördüklerine işkencenin çeşitlemesini sunmaktan çekinmeyen beyoğlu emniyeti ve korunan onca suçlu emniyet memuru hakkında bir şey yapmayacaklarsa, cumhurbaşkanı dahil bu seçilmiş adamların hiçbir dediğine inanmak mümkün değildir."
  • 28 aralık 2010 tekirdağ f tipi önünde yapılan basın açıklaması sonrası, cezaevindeki devrimci tutusaklara yapılan işkenceler ile yeniden yalan bir ifade olduğu anlaşılmaktadır. bu iddia sahibi ya saftır ya da yalancı.
hesabın var mı? giriş yap