6 entry daha
  • sasani devleti'nin dini zerdüştçülük'tü (zoroastrianizm). aşırı ve keskin bir dualizm zerdüştçülük'ün en göze çarpan özelliğini oluştururdu. ahura mazda'nın ve ehrimen'in, iyiliğin ve kötülüğün ana kaynaklarının, ikiz oldukları ve "başlangıçta yaşamı ve ölümü yaratmak ve dünyanın nasıl olacağını karara vermek için bir araya geldikleri" açık şekilde deklare edilirdi. birinin varlığının diğerine karşı bir önceliği ve kararlaştırılmış üstünlüğü yoktu. ikisi yaşıt olarak zamanın başlangıcından beri birbiriyle mücadele ederlerdi. bunun da sonsuza kadar süreceği kesindi. herhangi biri de diğerini mağlup edemeyecekti.

    sasani imparatorluğu sınırları içinde bulunan gundişapur üniversitesi, 4. yüzyılda ı. hüsrev zamanında dünyanın her tarafından öğrencileri ve öğretmenleri kendine çekerek zamanının en büyük entelektüel merkezi haline geldi.

    buraya gelen nestoryan hıristiyanları, tıp ve felsefe alanlarında yunanca'dan suryanice 'ye çevrilmiş çalışmaları da yanlarında getirdiler. daha sonraları gelen sufizmin tohumlarını ekecek olan neoplatonistler de gundişapur'a geldiler. hindistan'ın, iran'ın, suriye'nin ve yunanistan'ın bilgi, kültür ve inançları birbirine karışarak gelişen bir felsefe okulunu ürettiler.

    yedinci yy'dan sonra ise horasan bölgesi islam’ın cazip bir yayılma alanı haline geldi . sasaniler döneminde de yerli halk arasında türk nufus yaygındı. iktidar bir süre emevilere geçince sünni bakış da gelip yerleşmiş oldu. ancak yanı sıra bu dönemde ismailiye mezhebi, şii inancı da burayı etkilemiş. hatta heteredoks adı altında mistik yapılanmanın da bayağı etkin olduğu görülüyor. işte sufizmin de burada aynı zamanlarda geliştiğini görüyoruz.

    horasan yöresinde türk kültür ve gelenekleri hakimdi. bu sayede horasan yöresi insanları müslümanlıkla, sünni gelenekle bu devirde arap kökenli olmaksızın tanıştılar. önceleri ikinci sınıf muamelesi gören türklerin ordu içinde asker olarak kullanılmaları ve iktidar kazanmalarıyla başkent değişime uğradı. türklerin etkinlikleri çoğalırken ve arap milliyetçiliği etkin olamazdı. bu durum islam dininin evrensel yorumuna kavuşmasını sağlayan etmenlerden biri oldu. 940 yılında karamanlılardan saltuk bugra han'ın islamiyeti kabul edişiyle de türklerin islamlaşması hızlandı.

    ancak, türkler islam öncesi geleneklerini de tümden bırakmadılar. bir sentez yaptılar. islamın temel özelliklerini alıp kendi gelenek, görenek ve adetleriyle harmanladılar. mistik oluşumlar, bu geleneklerin sürdürülmesine daha fazla olanak sağladığı için de bu tür oluşumlar türkler arasında daha bir makbul kabul edildi.

    dolayısı ile horasan 4ncü yy.'dan bu yana sahip olduğu çağının bilim merkezi niteliğini korurken doğu ile batı kültürlerinin bir sentezinin yapıldığı bir potaya dönüştü. örneğin neo platonizm, iskenderiye ve suriye okullarında yoğun bir şekilde işleniyordu. sonra 529 yılında atina okulunun kapatılmasıyla kaçan bilim adamları da horasan’a sığındılar.i

    horasan bölgesi bilimsel, felsefi düşüncenin kalbi olarak atarken horasan erenleri de böyle bir harmanlamada yetiştiler.

    alıntı ve kaynak
    vikipedya ve
    https://www.facebook.com/…tory_fbid=182524518592154
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap