hoplite

• eski çağlarda var olan mızraklı savaşçıların sümerler tarafında geliştirilip, eski yunanlılarca kullanılmasıyla dünya çapında ün kazanan, mızrağa ek olarak kılıç, kalkan ve zırhlarla donatılan ve belirli bir formasyonu koruyarak savaşması ile bilinen asker türü... (bkz: phalanx)
• roma imparatorlugu'nun lejyonerleri tarafindan makedonya'da alinan malubiyetlerden sonra hoplite birliklerinin herhangi bir islevi kalmamisir. zira daha agir zirhlara sahip olan roma lejyonerleri, daha sonra hoplite formasyonunu devralip, phalanx sistemini kurmuslardir.
  
  hoplitelar, daha cok 8 veya 16lik siralar halinde dizilirlerdi. hakiki bir egitimden gecmis olan ordulara karsi gucsuz kalmalarina ragmen, savunmada her zaman iyi stratejiler benimsemislerdir.
  
  agir zirhlarin artmasi ve atli suvarilerin dominant hale gelmesi ile, phalanx da devrini kapatmistir.
• sovyet tasarimi mi-2 helikopterinin nato kod adi
• (bkz: civ 3)
• fırça kafa miğferlerine hasta olduğum kişi, kurum ya da kuruluş.
• antik yunan sehir devletlerinde ordularin temelini olusturan askeri birim. phalanx formasyonunu kullanmalarina karsin meshur makedon phalanx'i ile karistirilmamasi gerekir. hoplite, daha yanasik bir duzende savasir, daha buyuk kalkanlar ve daha kisa mizraklar kullanir. her ne kadar hoplite kullanan sehir devletler daha onurlu bir savas birimi oldugunu iddia etseler de philip doneminde makedonlara karsi alinan yenilgiler sonrasi yavas yavas terkedilmistir. ne buyuk iskenderin ordusunda ne de romalilara karsi savasan makedonlarin ordusunda hoplite bulunmamaktadir. bulunduklari en bilinen savaslar perslere karsi yapilan savaslardir.
  
  bir sehir devletinin surekli bir orduyu beslemesinin zorluklari nedeniyle savas zamanlarinda sehir vatandaslarinin bir araya gelmesiyle olusan birliklerdir. bu acidan, antik yunan dunyasinin unlu filozof, sair, matematikci vb. karakterinin hoplite olarak savasmis olmalari muhtemeldir.
  
  her vatandas kendi ekipmanlarini kendisi saglamakla yukumludur ki bunlarin en onemlisi hoplon adi verilen kalkanlaridir. cunku her asker kalkaninin yarisiyla kendisini diger yarisiyla da solundaki askeri korumaktadir, kalkanini kaybetmek ya da birakmak silah arkadasini ve orduyu koruyamamak anlamina gelir ve bir askerin basina gelebilecek en onur kirici durumdur. hatta spartalilar atfedilen "ya bu kalkanla geri don ya da kalkanin uzerinde" diye bir soz de vardir. herkes solundaki askeri korudugu icin en sagdaki asker yari korunur durumdadir, en iyi askerler ordunun sag tarafinda bulunur ve cogu zaman ordunun saginda yer almak bir statu belirtisidir.
  
  ote yandan her asker daha iyi korunmak amaciyla sagindaki askere yaklastigindan ordular hareket halindeyken saga meylederlermis. antik yunanda ordunun saga cekmesi diye bir durum varmis anlayacaginiz.
• yunanca tekili hoplite değil hoplites, çoğulu ise hoplitai'dir.
• android platformu için geliştirilmiş sıra tabanlı strateji oyunudur. altıgenlerden oluşan bir haritada düşmanları öldürerek bir sonraki bölüme geçmeye çalışıyorsunuz. 4 çeşit farklı düşman var. piksel grafiklere sahip olması ve rouge-like strateji olması beni tavlamaya yetti. arka arkaya sürekli oynanacak bir oyun değil ama bu türü seviyorsanız bakmanızı tavsiye ederim. linki de vereyim tam olsun.
• polislerin ortaya çıkışına yakın, m.ö. 7./8. yy’da ortaya çıkan antik yunan hoplite savaşçıları için konuşacaksak:
  — kalkanları; aşağı yukarı 1 metre çapında, tahtadan yapılma üzeri deri kaplamalı ve tunç işlemeli (hatta bazıları tunç kaplamalı), içeriden tek kolun girip rahatça kavrayabileceği gevşek deri kayışlı olan, 7—9 kg ağırlığında oldukça ağır bir parçaydı (aynı dönemdeki pers askerlerinin kalkanları, hasırdan örülme oldukça basit bir yapıdaydı).
  —hoplite savaşçılarının iki silahı vardı: 1.5/2.5 m boyundaki ucu metal olan mızrakları ve her zaman yanlarında taşıdıkları kısa kılıçları.
  —kafalarında, ağırlığı 2.5 kilograma kadar varabilen tunçtan miğferleri vardı. bu miğferler kafayı, hatta bazıları enseyi de kapatacak şekilde, tamamen korumak için tasarlanmışlardı. savaşçının önünü görebilmesi için miğferde ince aralıklar da vardı.
  —göğüslerinde ağırlığı 18 kilograma kadar varabilen palaskaları vardı.
  —bacaklarında yine tunçtan yapılmış, baldırı da koruyan korumalıkları vardı.
  —bu askerler perslerin aksine pantolon yerine tunik giyerlerdi ve vücutlarının çok büyük kısmı zırhla kaplıydı.
  —son olarak, askerlerin yaralanmaya en müsait yerleri, boyunları ve kalkanlarının altıydı.
  görsel
  not:tabi verilen bu ağırlıklar ortalama değerlerdir. esasen zırh parçaları ve savaş aletleri yerel iktidar tarafından dağıtılmayıp bizzat her savaşçının kendisi tarafından temin edildiği için, ölçülerde farklılıklar da kaçınılmaz oluyordu.
  kaynak
  eidt:eklemeler.
• hoplit, antik yunanistan'da, mö 8. yüzyılda ortaya çıkan ağır piyade sınıfından savaşçılara verilen addır. hoplit yunanca "oplon" kelimesinden türemiştir.
  
  hoplitler seçkin ve zırhlı yunan mızraklı piyadeleridir. mızraklı piyadelerle aynı avantaj ve dezavantajlara sahip olmakla birlikte savunma kabiliyetleri daha güçlüdür. fakat zırhları ve almaları gereken pozisyon nedeniyle savaş sırasında mızraklı piyadelerden çok daha yavaş hareket ederler.
  
  falanks düzeninde (yanaşık düzen) savaşmak üzere silahlanmış olan hoplitler, dizlik, göğüs zırhı ve tolga kuşanırlardı. her üç zırh da bir ya da iki kat manda derisinden veya tunçtan yapılırdı. hoplitler, omuzlarına astıkları geniş, yuvarlak bir kalkan, tunç temrenli uzun bir kargı (3,5-4 metre) ve omuza asılan bir tunç kılıçla silahlanmıştır.