• (bkz: nihat berker)
  • "hayat nasil?" sorusuna verilebilecek guzel bir cevap.
    hayat gercekten zordur. hic beceremezsiniz, siz bir seyler becermeye calistiginizda hayat sizi becerir. hayat ihtiyar bir oglancidir. insani "dar bir kic deligi" olarak kullanir. akla geldiginde ic sikar, insani kendine yabancilastirir, kimliksiz hale getirir.
    cinsiyetini kaybetmis erkek cocuklarina dondugumuzu farketmeden yasar gideriz. bu gercegin birden yuzumuze bir tokat gibi inmesini de hayat kendisi saglar. cok ustadir bu konularda. arkaya baktirmaz. bizi bir betona dayar ve ince kollarimizi sirtimiza yapistirir. biz de yariya inmis pantolonumuzla, gogusumuzde hissetigimiz beton soguguyula ve donsuz kicimiza vuran ruzgarla hayatin bizle isinin bitmesini bekleriz. genc ve guclu bir delikanli olacagimiz gunleri hayal ederiz ve o gunler hic bize ugramaz.
    yorulmaz bir metronom gibi, hayat arkamizda ileri geri hareket ederken kusariz, aglariz bazen sicariz. ama hayat hic durmaz. daha da hizlanir, daha da sertlesir. ve biz vazgeceriz. genc ve guclu bir delikanli olacagimiz gunleri hayal etmeye calisiriz cenemiz kusmugumuzun icindeyken, bacaklarimizdan sidigimiz akarken, sumugumuz agzimiza girerken.
    hayat zordur.
  • hayat!…

    hayat zordur gerçekten.

    çünkü karışıktır.

    zıtlıklarla doludur.

    en basitinden mutluluktur, huzurdur; ama aynı zamanda ağlamaktır,acı çekmektir.

    gülümsemektir; sınavda hiç bilmediğin bi konudan gelen soruyla karşılaştığında “şimdi sıçtık” der gibi… hedefine ulaşmış birinin içinden geldiği gibi karşı konulmaz bi şekilde.

    düşünmektir; dün arkasından güldüğün insanla 1 gün sonra aynı kaderi paylaşmaktır ve “vay be!” diyebilmektir.

    fonda çalarken umursamayıp dans ettiğin şarkının yalnızken dinlediğinde ne kadar anlamlı olduğunu fark etmektir; tıpkı bir insanın sana olan bakışlarındaki farklılığı görmek gibi şaşırtıcı.

    ya da yalnızlığın verdiği özgürlüğü ne kadar sevdiğini düşünürken gördüğün birine aşık olmaktır.

    çelişkilidir. bir günün doğrusunun ertesi günün yanlışı olmasıdır.

    seni aldatanı, sana yaptıklarına rağmen hâlâ sevebilmektir.

    gözünün içine baka baka yalan söylemektir.

    hiç tanımadığın bir insandan gelen “teşekkür ederim”le mutlu olmaktır.

    hastalanmaktır.

    en yakın arkadaşını kaybetmektir.

    gün geçtikçe hayatı tanıyarak büyüdüğünün farkına varmak, öğrendiğin her yeni şeyde daha önce öğrendiklerinin ne kadar basit olduğunu düşünmektir.

    hiç yapmadığı şeyleri hiç olmadık zamanlarda yaptırır insana.

    ama sevsen de sövsen de senindir hayat; yaptıklarının aynası yapabileceklerine kefildir.
  • “ when i hear somebody sigh, " life is hard ", i am always tempted to ask, " compared to what? ”
  • cidden çok doğru olan önerme, yani evet ben çocukken daha zordu ve büyüdükçe kolaylaşıyor, her sene de bir önceki seneden daha iyi ama cidden bazen çok isyan edesim geliyor
    bir insan cidden son bir senede nasıl bu kadar çok şey yaşar anlayamıyorum, hep mi şanssız olunur, hep mi kötü şeyler olur, herkesin bir dayanma sınırı vardır bence, dayanılır o ayrı.
  • toplum gönüllüleri vakfı'nın istanbul bilgi üniversitesi stk eğitim ve araştırma birimi ile ortak olarak ürettiği sosyal haklarla ilgili kutu kart oyununun adıdır. oyunda mutlulukya adlı hayali bir ülkenin milletvekili olan katılımcılar kartlardaki politikalardan bir set oluşturarak mutlulukya ülkesi için bir kalkınma planı oluşturmaktadırlar. gençler arasında sosyal haklarla ilgili farkındalık yaratmayı amaçlayan oyunun facebook'da bir de sayfası vardır;
    [https://www.facebook.com/toghayatzor https://www.facebook.com/toghayatzor]
  • e başında söylüyolar ama anlamıyoz ki...
  • bu aralar sıkça kullandığım söz öbeği. hayat gerçekten zor.
hesabın var mı? giriş yap