• lemanyakta memcoş un çizdiği, yaşadığı boktan olayları, karı kızı nasıl götürdüğünü; bu kadar sallama yetmezmiş gibi bi de ultra sallama rüyalarını anlattığı dandik bölüm
  • "şu okurum aradı onla yiyiştim,sonra baktım bi kız yolda bana seslendi onlada yiyiştim" formatında,memcoş un yemek yedim,içtim,sıçtım gibi günlük hayatta yapılan olayları çok ilginç bir şeymiş gibi anlattığı bir boka benzemeyen l manyak bölümü..
  • gereksizliği açısından lombaktaki tugceyi hatırlatır insana. para verdik boşa gitmesin diye zorla okunur. zaten lemanyaktaki en uzun bölümlerden biridir.
  • mehmet coşkun'un eser niteliğinde karikatürler dizisi.
    anaaa bir tek ben mi seviyormuşum diyerek beğenilmemesine hayret ettiğim karikatür dizisi.
  • ben de zevkle okurdum. hatta kitabını da almıştım. burada gömmüşler. ilginç.

    tanım: çizimi iyiydi be
  • bir ski beğenmeyen ekşi sözlük timi yine gömmüş de gömmüş.

    tanım: lmanyak ın en sevdiğim bölümlerinden birisiydi. ve kesinlikle gereksiz sayfa israfı değildi.
    memcoş hala devam ediyor mu bilmiyorum, eskiden takip ederdim, ama ediyosa eminim de hala gideri vardır.

    dergiyi dnr da geçen ay gezerken yeniden keşfettim, eski serileri ciltleştirmişler, gördüm aldım, memnumum da. tekrar bulursam yine alıcam.
  • derginin silah zoruyla basılan köşesi gibiydi. lombak çıkmadan evvel l-manyak alırken sanki zorla okumak zorundaymışız gibi olan 6 sayfalık mürekkep batağı köşesiydi yıllar sonra bunu çizen pek yeteneksiz ve egosu tavan yapmış memcoş tarama yapmayı bırakıp her karede kendisini çizmeye başlamıştır yani odasından kalkıp mutfağa gidip gelmesini bir 20 karede izlerdik, herhangi bir kediden farkı olmayan kedisinin yaptıklarını sanki hiçbir kedi yapmıyomuş gibi yıllarca anlatmıştır. birde o zamanları çok önemli biri olduğunu falan düşünürdük allah allah galiba her arkadaşı buna tapıyo galiba falan gibisinden malum diğer büstün, memo ve baruter bunu öve öve çizerlerdi.. her ay alıyoruz dergiyi diye eh bari biraz bakalım derdim para veriyoruz sonuçta diye. lombak çıkıp da kendisi l-manyak'ta kalınca çıktı foyası, bir nevi kurtulduk da.

    epey tehdit ve suç içeren(kendisini burada eleştirenleri öldürmek gibi) sanat değeri yoksun çizimle beraber pedofililiğe kadar gidecek anlatımlar vardı.
  • az önce memcoş' un öldüğünü öğrendim. çok üzüldüm. gençliğimden bir sayfa daha koptu gitti.
  • istanbullu gelin dizisinin insanın içine işleyen müziği.
    yaşanmışlık kokan, tadı damakta kalan bir şeyler var sanki.
    bana anneannemi ne kadar özlediğimi hatırlatıyor ne zaman dinlesem.
    koşulsuz kabullenilişimi, güvenmeyi, huzuru, her şeyin güzel olacağına inanmayı, tüm kırgınlıklara-yenilgilere rağmen insanları sevmekten vazgeçmemeyi...
    offf yeşilçam romantizmi tadında işte, dinleyiniz....
hesabın var mı? giriş yap