geçmişteki gelecek zaman ^*

• "ahmet 1937 yilinda dogmustur ve zengin bir aile tarafindan evlat edilmistir, cocuklugunu richard dayisinin burbon ciftliginde geciren ahmet daha sonra aconcagua yamaclarina yerlesecek ve fitne fesat sahibi bi insan olacaktir" anlatiminda oldugu gibi gecmiste olmus bir olayin simdike zamana yaklastikca gelecek zamanda olacakmis gibi anlatilma formu. niyeyse..
• biraz uzak ama aslında yakın geçmişte üzgün olmaya alışmıştım. sabahları uyandığımda - ki düzgün uyumuyordum, bazen de hiç uyumuyordum. üzüntü uyutmuyordu- gözlerim kırmızı, bakışlarım mutsuzdu. sadece savaşmak için gizlemek için çok güzel halimi takınıp evden çıkıyordum. sürekli kalbim acıyordu, biraz kabulleniş vardı artık halimde hep mutsuz kalcağımı kabullenmiş gibi o kalp sızısıyla güne başlıyordum. kimse anlamazken aslında dokunsalar ağlayacakken işimi yapıyordum. her yalnız ve acılı insan gibi yalnız olmamaya çalışıyordum ki biraz da olsa iyi hissediyim. hep dokunsalar ağlayacaktım ama belli etmezdim. uzaktım konuşmadığımdan anlatmadığımdan kimse anlamıyordu. umudum sıfırdı, ertesi günler hep yabancıydı ve her gün daha da boş geliyordu her şey. umursamazdım ama dokunsalar ağlayacaktım yine de. ağlıyordum da çok ama sadece en büyük derdime, canımın bir parçasının rahatsızlığına . onun dışında herhangi bir şeye ağlamak şükretmeyi bilmemek gibi geliyordu. öyle üzgün mutsuzdum ki ama bir o kadar da boşvermiştim her şeye. acıya dayanmak gerekiyordu dayanıyordum.
  bu geçmişte, bir gün, geleceğimle bugünümle birleşti yollarımız. tesadüfe inanmıyorum. farksız olsun istesem de sanki görünmez ipler vardı aramızda bizi bağlayan. kaçtım ama hep yine yaklaştım. beni her sevişinde benim gözümün içi güldü. her gülüşünde her dokunuşunda her bakışında her sözünde iyileşiyordum. anlamadan bilmeden sorgulamadan iyileştim. yaralarımı sardım. izleri kalmadan geçmez benim yaralarım, geçmedi ama iyileştiler. ben iyiyim. o benim geçmişteki gelecek zamanımdı. ben de onun.
  işte sırf bu yüzden bile onu değişmem, ona kıyamam, onun için dağları delerim, mutlu ederim, başını eğmem.