friedrichshain

• berlin'in prenzlauer berg' den sonra en keyifli ikinci bölgesi.
  http://en.wikipedia.org/wiki/friedrichshain
• genelde ögrencilerin yasadigi ve kiralarin diger bölgelere göre daha ucuz oldugu berlin´de bir bölge.
• (bkz: simon dachstr)
• (bkz: berghain)
• berlin'de tramvayın m4 hattında anons yapan alman teyzenin, tüm duraklar içinde en içten ve benimseyerek söylediği durak ismi.
• berlin'de özellikle underground ve indie barlarin bolca bulundugu, terk edilmis yapilarin, fabrika binalari ve eski dogu alman binalarinin cok iyi degerlindirilmesi sonucu bir sürü keyifli mekanin acildigi "in" semt. yavastan kotti'nin ardinda ikincilige oynamaktadir, özellikle warschauerstrasse taraflari dikkate deger..
• nişantaşı'ndan güzel, yaşanması daha ucuz semt. pazar sabahları açık büfe geleneğini yerleştiren türk cafe restoranlarına ev sahipliği yapması da daha sevimli kılıyor burayı. çok geniş bir alan için geçerli değil tabi, girişi kopernikkusstrasse'den guberner strasse boyunca bir çok nefis ve ucuz pek çok bar bulunuyor...
  
  gerisi 2.el giysi, ve retro giysi merkezi. bu aralar giydiğim herşey friedrichshain'dan zira istanbul terkos'tan bile daha başarılı ucuz giysi temin edilebiliyor. pazar günleri de "garage sale" tarzı satışlar mevzu bahis, türkiye de nadir statüsündeki plakları burdan 2-5 euroya toplayıp istanbul'da mutelif yerlerde 80-100 ytl'ye kakalıyorum. (plak maceraları için bkz. vancouver) umarım pek yakında bu yolla mütevazi bir servet sahibi olurum.
  
  kışı yumuşak bir semt, alexenderplazt gibi açıklık değil, ya da mitte gibi. yaşayanlardan da yamuk yapan çıkmadı şimdiye kadar, bi ara yaşadığım kopernikusstrasse'deki türk bakkal hariç, (herşeyi indirimli fiyattan vermesinden bellydi)
  
  volkspark'taki ravelerin yazın tadına doyum olmuyor, bir de spree kenarındaki plaj partilerinin. berlin'e sırf bu nedenle gidilir nedense evde hissettiriyor zira.
• berlin'in en güzel semti. kentsel dönüşümden nasibini alıp, fiyatları hızla artsa da hala en yaşanılası semt. burada hayat nasıldır, nasıl bir yaşam şekli bekler bizi derseniz; cihangir, bağdat caddesi /minibüs caddesi civarı ve nişantaşının olumsuz özelliklerinin es geçilip tüm olumlu özellikleriyle kombo yaptığını düşünün derim.
  
  şöyle ki; eğlence hayatının merkezi burada, ünlü gece kulüplerinin, barlar / restorantlar sokaklarının çoğunluğu burada yer alır.
  
  aynı şekilde alışveriş için, alternatif alışverişin merkezlerinden biri diyebiliriz. pahalı küçük tasarım butikleri, ucuz bit pazarı ayarı ikinci el dükkanları, pahalı harbici "vintage" dükkanları, her türlü entel dantel koleksiyonere hitabeden dükkanlar, organik bakkal, pazar vs. hepsi burada konuşlanmış.
  
  yeme içme konusunda, burada arayıp da bulamadığınız bir mutfak varsa bilin ki, berlin'in hiçbir yerinde yok o mutfak demektir bu.
  
  hemen hemen her sokakta bize göre büyük, almanlara göre son derece sıradan boyutta parklar mevcuttur.
  
  yürüyerek iki dakikada başka bir gözde semt olan kreuzberg'e ya da biraz daha fazla yürüyerek berlin'in gizli disneyland'ı insel der jugend'e ulaşabilirsiniz .spree zaten her daim yanınızda göz kırpmaktadır.
  
  bir kısmı renove edilip renklendirilmiş, bir kısmı eski halinde olan ama neticede hepsi nazi mimarisi olan binaları ve yavaş yavaş onların yanlarında yer almaya başlayan yeni binaları ile farklı bir estetik uyum sergiler.
  
  berlin'in küçük özeti şeklinde ,hemen hemen her türden insan barındırsa da şu an ki çocunluğu, yüzyıldır aynı evde oturan yaşlılar ve prenzlauerberg kafası gencim, akademiğim ve çocukluyum ama prenzlauerberg'dekilerden farklı olarak sıkıcı değilim konseptli aileler oluşturmaktadır.
  
  özellikle cuma cumartesi geceleri, warschauerstrasse'de oluşan turist ve punk kalabalıkları, sokak performansları vs. ile fazla hareketli, gürültülü olsa da, hemen caddenin bir paralelinde yer alan evinizde kuş cıvıltılarıyla uyumak mümkündür garip bir şekilde. merkezde yaşamanın bedeli sabaha kadar rokoko mantığı işlemez yani bu güzide semtte.
  
  haftanın altı günü sabaha kadar açık kaiser'ı ayrı bir fenomendir. çarşamba gecesi üçte içerisi normal mutfak alışverişi yapan (parti alışverişi değil yani) aile kaynayan kaç tane süpermarket bulunur dünyada bilemiyorum.
  
  kısaca imkanı olan herkesin yaşaması, deneyimlemesi gereken delilere masallar tadanslı bir semttir friedrichshain. tek sıkıntısı, burada yaşayınca bir süre sonra semtin dışına çıkmamaya başlama riski taşımasıdır.
• berlin'in merkezinden bahsediyorsak iyi, keyifli yasanilabilir birkac semtten biri friedrichshain. bir de kreuzberg'in bazi bölümleri sanirim onun disinda nereye gitsen ayni. tabii kistas istanbul falan degil, yani o acidan bakarsak neukölln bile daha iyi bir semttir istanbul'un büyük bir cogunlugundan.
  
  neyse merkezde yasamaya mecbursaniz bu gecerli, yoksa gidin mexikoplatz'a, schlachtensee'ye hatta potsdam'a tabii, doga ve huzur seviyorsaniz, hatta bana sorarsaniz cennet gibi geliyor buralar insana istanbul'dan sonra.
• temmuzun ikinci haftasından itibaren 1 ay boyunca almanca kursuna gideceğim semt. an itibariyle ev arkadaşı arıyorum, hostel tavsiyelerine ve bölgeyle ilgili genel tavsiyelere açığım.