foutaises

• dominique pinon’un müthiş mimikler döktürdüğü, jeunet’nin amelie’de bol keseden dağıttığı “sevdiklerim-sevmediklerim”leri, bu kez fantastik olmayan bir surette sergilediği kısa film. pinocchio’ya bir teşekkür parantezi açmak istiyorum burada; içinden kum çıkan kitabın, perec’in hatırlıyorum’u olduğunu gösterdiği ve böylece filmi benim için her daim unutulmaz kıldığı için...
• jeunet'nin sinematografisinin temellerini gözlemledigimiz 7 dakikalik kisa film. bütün filmlerinde oynattigi dominique pinon; yönetmenin sesini bize duyuran sempatik bir oyuncu olarak var. amelie'de yaptigi gibi derinlerimizde katlanip kalmis incecik noktalari like/dislike listesi yaparak ortaya koyuyor jeunet. filmin ingilizce çevirisi: small talk.
• fransızca saçmalık anlamına gelen jeunet'nin "saçmasapan" bir kişisel kısa filmi. filmde daha sonra delicatessen'de de oynayacak olan kocaman gözlü şirincek aktris marie laure dougnac'da kısa olarak yer almaktadır. açılışdaki cast tanıtımı ilgi çekicidir (ki şarküteri'de de aynı tarz uygulanmıştır), ama onun haricinde bu kısa film pek bir şey ifade etmez.
• jean pierre jeunet'nin darma duman ettigi kisa filmi.. bas karakter neleri sevip neleri sevmedigini anlatiyor ve bu dedikleri hizli bir kurguyla, yaratici bir sekilde ekrana yansiyor.. jeunet hayranlari icin kacirilmaz firsat, bir nimet hatta.. cok sevimli bir kisa film.. amelie kadar yumiyum kivaminda olmasa bile, yine de seker bir film..
• tabakta kalan son bezelye tanesinin ,tabakta bırakılmadığı için teşekkür etmesiyle , "yemezsen arkandan ağlar" klişesine farklı bir yorum getiren jean pierre jeunet nin sevimli kısa filmi.
• 1989 yapımı kısafilm. "things i like, things i don't like" ismiyle de bilinmektedir. türkçe altyazılı halini izlemek için tık tık.
  
  --- spoiler ---
  "eyfel kulesinin ışıklarının söndüğünü görmeyi severim. "
  --- spoiler ---
• türkçe altyazılı izlemek için
• yıllar önce izlemiş, çok beğenmiştim. o seviyorum-sevmiyorum muhabbeti çok etkilemişti beni. tabakta kalan tek bezelye gibi hissediyorum da şu an. aklıma düştü, izlemek istedim tekrardan. tüm türkçe altyazılı versiyonları kaldırılmış. didik didik ettim her yeri, bulamadım. üzdü.