• biçimcilik.
  • edebiyat eleştirisi alanında incelenen, rus yazarların 19.yy sonunda ortaya attığı akım. bu akıma göre yazarın kökeni, yaşamı veya yaptıkları önemli değildir. esas olan eserin kendisidir. eserin içersinde hangi sanatların kullanıldığı, kelimelerin uyumu gibi biçimsel özellikler eşliğinde konunun nasıl anlatıldığı önemlidir. (bkz: edebi akım)
  • matematik felsefesindeki versiyonu, matematigin tamamen bicimsellestirilebilecegini one suren akimdir. bu akima gore, matematik dedigin aslinda karakter dizilerinin bazi ozel manipulasyonlarindan olusur. david hilbert'in de destegiyle sahlanan bu ekol, godel'in muazzam eksiklik teoreminden feci darbe yemistir.
    (bkz: matematiksel gercekcilik)

    edit: principia mathematica'yi formalizm'den ziyade mantikcilikta incelemek gerekiyormus.
  • brecht'in en büyük itirazlarından payını alan bir eleştiri yöntemidir bu. "biçimcilik'in vardığı yer faşizm'dir" gibi bir şey de demiş hatta brecht amca. ama şimdi neye istinaden söylemiş, söylemese ne olurmuş, söylemiş de ne olmuş konularına girmek istemiyorum. çok uzun. sadece derim ki, formalizm dünyanın en yalan eleştiri biçimidir. evet, bunu rahatlıkla söylerim. ya da söylemem, vazgeçerim. susarım. hal etmişim derim. [son 3 cümle 1 yıl sonra yazıldı]
  • formalizm, moskova dilbilim çevresi’nin 1915-1930 yılları arasında başlatıp geliştirdiği bir rus edebiyat bilimi ve edebiyat eleştirisi ekolüdür.

    petersburg’da 1916 yılında kurulan ve daha sonra ‘ opoyaz’ adını alan edebi dili araştırma kurumu ile işbirliği halinde çalışmıştır.

    fütürizm ile etkileşim içinde bulunan formalizm, rus sembolizmine karşıdır. rus formalizmi, biyografik, psikolojik, sosyolojik metodları, dini ve felsefi eğilimleri reddeder.

    başlangıçta, edebiyatla hayatın kesinlikle birbirinden ayrılmış görüşünü savunmuş ve sanat eserinin kendi yasaları olduğu üzerinde ısrar etmiştir.

    bir edebi eseri içerik noktasında, üslûp araçlarının bütünü olarak alan görüştür. formalizmin temel terimi ‘sanat becerisi’dir.

    herhan bir edebi eserin bilinçli yapımı, onun malzemeyi dilin biçimlenmesini ve konuyu, yani ‘gerçekliği’ bozmasıdır. formalizm, bunları tespit etmek için yeni analiz metotları ve yeni bir edebiyat tarihi teorisi geliştirmiştir.

    formalizm denince akla gelen isimler arasında sklovski(1893-1984) r. jakobson(1898-1982) ve y. tinyanov(1894-1943) ve b. eyhenbaum(1886-1959) gelmektedir. sklovski, kurucusu olduğu opayaz’ın üyeleri ve jakobson’un moskova dilbilim çevresinden genç bilim adamlarıyla birlikte rus formalizminin temellerini atmıştır.

    formalistler, biçim (şekil) ve içerik ikiliğini, sanat eserini bir ‘yapıt’ olarak görmekle aşmaya çalışmışlardır. ilgilerinin odağında tek tek eserlerden çok edebiliğin genel niteliği sorusu vardır. araştırmaların tarihsel sürecinde rus formalizmi, prag yapısalcılarına, 1960’ların yapısalcılığına ve daha sonraki edebiyat kuramlarına etki etmiştir. formalizm kavramı 1930’lardan sonraki marksist estetikte küçümsenir olmuştur.

    formalizmin temsilcileri, metne bağlı incelemeciler gibi, pozitivizme ve düşünce tarihi bağlantılı yönteme, edebiyatın kültürel-tarihsel ve ekonomik koşulların nedenselliği ile anlaşılabilirliği inancına karşı çıkmışlardır. edebiyatı ve genel olarak sanatı, mevcut gerçekliğin bir aynası olarak görmeyi reddederler.
hesabın var mı? giriş yap