*

  • (bkz: feza gürsey)
  • arkadaşlarla araba fuarını gezmek için anıtparka gitmiştik , önünden geçerken bilim ve teknikten hatırlayıp girmeyi önerdiğim yarım saatliğine girip dört saat çıkamadığımız, neden izmir'de yok dediğim deneyevi. her ilde olmalı çocuklar coşmalı.
  • fosforlu duvarlarda golgenizi dondurmaktan, hiperkupun 3 boyutlu izdusumunu izlemeye, plazma kuresiyle oynamaktan, karadelik duzeneklerini incelemeye, van der graaf generator'u deneyinde saclarinizi diken diken etmekten, sivi azot deneyinde kristal gullere sahip olmaya kadar pek cok sey yapabileceginiz mekan. (bkz: daha gider bu)
    ayrica da :
    gidiniz, gittiriniz.
  • ogrenci ve hatta ogretmen indirimi de vardir. yanlis hatirlamiyorsam duzenekler (kadin iskeleti dahil) kanada'dan getirtilmisti. part time calisan universiteli (genellikle) abiler yardimci olurlar. hatta sene 94*, cem yilmaz isimli bir abi de* calismakta idi.

    ulasim icin: atlarsiniz kizlaydan (veya ulus'tan) altindag'a giden bir otobuse, altinparkin onunde inecegim dersiniz, olur biter.

    pek yardimci olmayabilir ama http://abone.superonline.com/~fgbilimmerkezi/ gibi bir adresleri var.

    not: mutlaka ama mutlaka gidiniz.
  • sadece çocukların değil büyüklerin de ilgisini çekecek birçok zımbırtıyla doldurulmuş, özellikle reflekslerini test etmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken mekan.
  • (bkz: altınpark)
  • muessese hudutlari icinde erkek ve disi bireylerin * el ele tutusmasinin ve * birlikte gorulmesinin "mazallah gorurlerse ne derler" sonra denilerekten hos karsilanmadigi, mottosu "mekan'ul ati, maneviyat'ul fi" olan yer...
  • tübitak, enstitüyü fes etmiş ve bir bilişimle ilgili araştırma merkezine bağlayarak adeta fişini kesmiştir.
    sayısı dehşet şekilde azalan araştırmacı kadrosuna nazaran aktif bir şekilde iş yapan enstitüye nedir bu kırbaç derdi? iyice bilimin içine mi sıçılmak isteniyor ülkede? *

    sessiz kalınmasın lütfen. ali nesin'in ele aldığı yazı olayı anlatıyor.
    http://savefezagursey.wordpress.com/
  • okul gezisiyle gitmişliğim var bu mekana. bilime meraklı tüm öğrenciler için eşsiz bir yer. geziden sorumlu okul müdürü ile öğretmenin(erkek) el ele tutuşup van de graaf jeneratörünü denemeleri asla unutamayacağım anılardan. ve bir de yine orada bulunan, özelliğini tam hatırlayamadığım tuhaf piyanoda herkesin ortasında çav bella'yı çalmam unutulmazlarım arasında.* keşke her şehirde olsa.
  • normal dağılım, elektriklenme, tepki hızı, enerji üretimi, kara delikler, ışığın yansıması, bir balonun nasıl havalandığı vb. gibi bir çok bilimsel olayı yaşayarak tecrübe etmeyi sağlayan mekanizmalarla dolu muhteşem mekan...sadece çucukların değil bizim gibi geleneksel eğitimle büyümüş hayatında hiç deney yapamamış yetişkinlerin de mutlaka gidip görmesi gereken bir yer
    ben bu müzeye ilk kez üç dört yıl evvel yeğenimi götürdüm....yeğenim bilim ve müze lafını duyduğunda sanırım okuldaki fen ve matematik derslerini hatırlayarak "noolur gitmeyelim, lunaparka gidelim" diye yalvarıyordu, çıktığındaysa "ya bu bilim ne eğlenceli bir şeymiş, keşke okulda da dersleri böyle anlatsalar, seneye geldiğimde yine gelelim çalışmayan aletleri o zamana yaparlar" diyordu...bu arada ben ne yapıyordum, aynı yeğenim gibi "ulan bu bilim ne eğlenceli bir şeymiş, yine gelme imkanı olursa şimdi tamiratta olan aletleri de denerim" diyordum içimden...daha sonra ankara'ya gelen misafirlerimiz arasında çocuk olunca mutlaka bilim müzesine götürdüm
    şimdi orada neler olduğunu anlatmaya çalışmayayım mutlaka görmek lazım...ama aklımda kalan harika bir manzarayı paylaşayım sadece; bir bisikletin pedalının çevirerek ne kadar elektrik enerjisi yaratabileceğinin gözlemlendiği bir mekanizma var...örneğin belli bir hızda sürdüğünüzde bir ampülü aydınlatıyorsunuz, biraz daha hızlı sürerseniz bir televizyonu çalıştırabildiğinizi görüyorsunuz vs...bisiklette bıyıklı bir öğretmen oturmuş pedalı hızla çeviriyor, çocuklar yandan gazı veriyor, adam çabalıyor ve istenen düzeye çıkınca çocukların alkışları arasında bisikletten iniyor......adam bisikletten indiğinde fenalaşmaya yakın ama mutlu bir şekilde kenara çekiliyor, ne de olsa 500 watt elektrik enerjisi üretmini aşmış...çocuklar adamla ilgili değil çünkü sıradaki okul müdürü...okul müdürü tedirgin, bir an bıyıklı adama "ulan ne vardı kendini o kadar zorlayacak 350 watt neyine yetmedi" der gibi bakıyor, çünkü en az onun kadar elektrik enerjisi üretmesi lazım...bana bu fotoğraf bile yeter...
hesabın var mı? giriş yap