• alm. televizyon
  • fern=uzak, sehen=gormek, uzagi gorme aygiti gibi bir mantiktan yola cikan almanlarin televizyon kelimesini kullanmamak icin yarattiklari sozcuk, esasen tele+vizyon da ayni anlama gelir
  • der fernseher
  • karışıklığa yol açan fernseher kelimesini biraz açmak isterim:

    der fernseher: bildiğimiz dikdörtgenler prizması şeklindeki televizyon seyretme aleti

    das fernsehen: kurumsal olarak televizyon (mesela türkiye radyo televizyon kurumu derseniz almancadaki das fernsehen'i kastetmiş olursunuz)

    fernsehen: bir fiil olarak televizyon seyretmek
  • ingilizce de almanca da bilen bir insanin kafasinda ingilizcedeki reader (okuyucu), plumber (tesisatci) gibi orneklerden dolayi "bu kelime televizyoncu anlamina gelmeliydi yaa" gibi bir du$unce olabilir, hatta olur yani.
  • fernsehen,fernseherapparat,fernsehergaeret,tv gibi secenekleri olan üstüne üstlük hepsi ayni anlama gelen ayrilmaya müsayit bir almanca fiil.birde fernsehen fiilinin negativ olarak söyleme durumu vardir zorlar bazen.dogrusu ich sehe nicht fern olmasi gerekirken ich sehe kein fern dedirtir insana ki bayernde ciftci ahali arasinda ikinci secenek daha bir kullanim dahilindedir.
  • daha çok dürbünü çağrıştırır bu.
  • adios ghost'un en güzel şarkısı.

    --- spoiler ---

    the sun is always setting and ı don't know why
    to think that ı could chase it, just give it a try
    you know you can't erase it just by telling lies
    but ı know you see far with your fernseher eyes

    the sun is always setting and ı don't know why
    to think that ı could chase it, just give it a try
    you know you can't erase it just by telling lies
    but ı know you see far with your fernseher eyes
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap