• radiohead'in 7. stüdyo albümü in rainbows'un nabız yoklama konserlerinde çalınmamış tek parça. albümü dinlerken müşerref olduk kendisiyle.
  • yorke abimin dudaklarından dökülenler;

    one two three four

    wakey wakey
    rise and shine
    it's on again, off again, on again
    watch me fall
    like dominos
    in pretty patterns
    fingers in the blackbird pie
    im tingling tingling tingling
    it's what you feel now
    what you ought to, what you ought to
    reasonable and sensible
    dead from the neck up
    because im stuffed, stuffed, stuffed
    we thought you had it in you
    but no, no, no
    for no real reason

    squeeze the tubes and empty bottles
    take a bow take a bow take a bow

    it's what you feel now
    what you ought to
    what you ought to
    an elephant thats in the room is
    tumbling tumbling tumbling
    in duplicate and duplicate
    plastic bags and
    duplicate and triplicate
    dead from the neck up
    guess im stuffed, stuffed, stuffed
    we thought you had it in you
    but no, no, no
    exactly where do you get off
    is enough is enough is enough
    i love you but enough is enough, enough
    a last stop
    there's no real reason

    you'll go to hell for our fathers
    you got melted to butter
  • radiohead'in indie'ye en çok yaklaştığı şarkı. seviyoruz yaylıları.
  • albümün ortasında kısa sakin hafif bir mola niteliğinde gibi duruyor olsa da sanki daha çok yüklüyor insanı. alelade bir indie şarkısı kimliğinde gibi dursa da radiohead farkıyla bir atmosfer yaratıp hemen yutuveriyor insanı. muhteşem melodiler, muhteşem yaylılar, enfes bir gitar tonu.. keşke bu türde daha fazla şarkıları olsaydı demekten kendini alamıyor insan. wakey wakeyyy rayzınşaynn
  • mükemmel bir şarkı, albümün en iyilerinden. bunun ikizi vardı bilen bilir, jetstream. bu kardeşlerden iyi huylu olanı. sadece thom'un tohumunu atabileceği çocuklar bunlar. o'ndan başkası da büyütemez.

    dinlerken gözlerinizi kapatın, bir sabah tom'un gitarıyla tepenizde bittiğini düşünün, "veyki veykiii rayz en şayn" diyor tek gözüyle. öbür gözü de "öl" diye bakıyor. kararsız kalıyorsunuz rüya mı gerçek mi? rüya mı olsun gerçek mi. gözünüzü açıp kapıyorsunuz it's on again, off again, on again... sonsuza kadar sürsün istiyorsunuz. biliyorsunuz ki rüya da olsa gerçek de olsa sonsuza kadar sürmeyecek.

    http://www.youtube.com/watch?v=nautvjmyn6q şundan güzel kaç şey gördünüz ki hayatınızda? şahsım adına, sayılıdır. izlerken gözümden dudağıma inen sebepsiz damlayla radiohead'in tadını alıyorum. ölmek için güzel bir günü soluduğumda kokusunu alıyorum. biliyorum ki bunu benden başkaları da hissediyor ve buna benden daha fazla ihtiyacı olanlar var. thom yorke bunu yapabildiği için canımı verebileceğim birkaç kişiden biri. kim ne derse desin, emo kid olmaktan falan çok başka bir şey bu, ispatı gerekmeyen, sadece derinden hissedilebilen. pis bir şey var içimizde ve o bunu çok iyi biliyor, yalnızlığımızı kırıyor. iyi ki var ve iyi ki varlar.
  • 2 dakikayla tadında bırakılmış, derinlerden gelen sessiz sedasız bir güzellik.
  • albümde çok çok arkada kalmış bir şarkı. jigsaw falling into place ile atbaşı gidebilirdi oysa.
  • insanı bambaşka bir dünyaya alıp götüren güzellik, ilham kaynağım; http://www.youtube.com/watch?v=lnlm8dn_gqs
  • thom kelimeler arasında nefes alırken sizin de aynı zamanda nefesinizi kesen radiohead incisi.
  • radiohead in yedinci stüdyo albümü olan in rainbows'un güzide bir şarkısı. 2007 nin haziran ayında oxfordshire stüdyosunda kaydedilmiştir.

    albümün diğer şarkılarına nazaran pek bilinmez, kısadır, gürültüsüzdür, düşük tempoludur, bağırma çağırma yoktur. radiohead şarkısı gibi değildir ama başka bir gruba ait gibi de değildir.
hesabın var mı? giriş yap