• either/or: a fragment of life bir soren kierkegaard kitabıdır ki, kalındır, otobiyografik romandır bir de galiba, bir türlü okumaya fırsat bulunamayandır.
  • kierkegaardin ilk degilse de ilk kitaplarindan biridir. takma isimle basmistir bunu ki bu da kitabin formati ve de icerigi acisindan anlamli bir hareket olmustur cunku bu takma isimli sahis kitabin iki kismini olusturan metinleri raslanti eseri bulan bir editor pozuna rahatlikla sokulabilmistir.

    ilk kisimda genc bir romantigin kaleminden yasama dair aforizmalar, incelemeler, notlar ve hatta bir gunluk* yer alirken ikinci kisimda daha olgun yaslara gelmis ve de etik kaygilar tasiyan bir kisinin kaleminden cikma uc mektup yer alir ilk kismin genc romantigine yazilmis. `kierkegaard'a gore iki kisim birbirinden bagimsiz hic degildir tipki eitherin ordan bagimsiz ya da tam tersi olamayacagi gibi. ve birbirine karsit goruslerin etraflica sunuldugu bu iki kismi okuyup kendi kararini vermesi gereken okurdur; yazarin isi sadece malzemeyi sunmaktir.

    birkac da alinti yapayim hazir elim degmisken:

    if i were to wish for anything i would wish for the passionate sense of the potential, for the eye which, ever young and ardent, sees the possible. pleasure disappoints, possibility never. and what wine is so sparkling, what so fragrant, what so intoxicating, as possibility.

    it happened that a fire broke out backstage in a theater. the clown came out to inform the public. they thought it was a jest and applauded. he repeated his warning, they shouted even louder. so it hink the world will come to an end amid general applause from all the wits, who believe it is a joke.

    i saw that the meaning of life was to secure a livelihood, and that its goal was to attain a high position; that love's rich dream was marriage with an heiress; that friendship's blessing was help in financial difficulties; that wisdom was what the majority assumed it to be; that enthusiasm consisted in making a speech; that it was courage to take the loss of ten dollars; that kindness consisted in saying, "you're welcome," at the dinner table' that piety consisted in going to communion once a year. this i saw, and i laughed.*
  • aslen dan yöremizden bir türküdür..

    (bkz: either or)
    (bkz: ya ya da)
  • "bak, kendini seçmek işte bu yüzden çok zordur; çünkü bu seçimde mutlak soyutlanma ile en koyu süreklilik arasında hiçbir fark yoktur; çünkü bu seçimi yaparken, bir başka şey olmak, daha doğrusu kendimizi bir başka şeye dönüştürmek yolundaki tüm olanaklar ortadan kalkar"
  • "içinde özgürlük tutkusu uyandığında (bu tutku, seçimini yaparken uyanır, hatta seçimin koşulu olarak ortaya çıkar) kendini seçer ve sahip olduğu bu değeri mutluluğunu savunurcasına savunur; zaten mutluluğu da budur"
  • tum cabalarima ragmen bir turlu edinemedigim kitaptir.
    bulanlarin, gorenlerin insanlik namina mesaj kutumu senlendirmeleri rica olunur.
  • danimarkaca da o - ya da bu/şu. ya bu deveyi güdersin ya da bu diyardan gidersin gibi.ikisi de eşit değere haiz, birbiriyle bağlantılı iki alternatifin birlikte sunumu anlamına gelir. sunumunda kullanılan bir kalıptır.
  • yakında alfa yayınları'nın basacağı duyurulan büyük çalışma.
  • " evlenirsen, pişman olursun; evlenmezsen pişman olursun; evlenirsen ya da evlenmezsen, her iki şekilde de pişman olursun, evliysen ya da evli değilsen yine pişman olursun. hayatın çılgınlıklarına gül, pişman olursun; ağla, pişman olursun, hayatın çılgınlıklarına gül ya da ağla, iki şekilde de pişman olursun; birisine inan, pişman olursun; inanma, pişman olursun; inan ya da inanma, iki şekilde de pişman olursun. kendini asarsan pişman olursun, asmazsan yine pişman olursun; kendini as ya da asma, her iki şekilde de pişman olursun. kendini astın, yine pişman olursun; kendini asmadın, yine pişmansın; astın ya da asmadın, her şekilde pişmansın. işte, pratik aklın özeti budur. "
hesabın var mı? giriş yap