• sinirlerinizin ve kaslarınızın islevini olcen bir testtir. basitce anlatmak gerekirse size elektrik verirler kasım kasım kasılırsınız, canınız yanar ve bitsin diye dua edersiniz.
  • sinirlerin doğru ve yerinde çalışıp çalışmadığını ölçmek için yapılan bir testtir.

    elektriği sadece küçücük bir titreşim olarak verirken iyi de, o incecik iğneler sinirlere saplanınca bu kadar mı acıtır ve bu kadar mı yakar... ilk iğneden sonra "ben vazgeçtim" deseniz de saplanan ağrı yüzünden yerinizden kalkamıyorsunuz, üçüncü iğneden sonra "acaba kimi arasam da gelse beni alsa" diye düşünüyorsunuz, altıncısından sonra yapan kişiye ana avrat sövüyosunuz..
  • bugün girdiğim test. ellerde karıncalanma ve uyuşma şikayeti ile gittiğim için parmaklarla dirsekler arası bölgeden defalarca zaplandım, parmaklarımı kaçak elektrikli kabloya değmişim gibi defalarca titrettim. ilk ölçümler fazla hassas olmadığı için 2. turda sivri bir iğneyi 2 cm içeri soktular avuçtan (auç!). 15 dakika sonra kan revan içinde kolumun feleği şaşmış şekilde çıktım testten.

    bu kadar laftan sonra : korkmayın acıtmıyor !
  • emg direkt incelemenin yerini tutmaz yol gösterir. bazen tek başına bazen diğer dolaylı yöntemlerle teşhis koymaya ve tedaviye yardım eder.
    sinir kökleri omuriliğin boynuz hücreleri, sinir ağları hastalıklarının tanısını koymada kullanılır. dolaylı bir yöntemdir uygulaması kolaydır. emg de amaç sinir ve kasların ne kadar zarar gördüğünü öğrenmektir
  • korkulacak bir şey değildir.
    sinirlerin bakılacağı yere iğne bağlanır ve hafif bir elektrik akımı verilir bir kaç kere. bana üç iğne bağlayıp üç kere o elektrik verilmesine rağmen en ufak bir acı hissetmedim. çok da zaman alan bir test değil.
  • sinir ve kas trafiğini denetlemek için elektrikli iğne ile yapılan işlemin adı. elektrik sen nelere kadirsin dedirten olay.
  • biraz ağrısı olup da doktorun emg gerek demesi ile yapılmaması gereken işlem, zaten ilk iğnenin acısından sonra ağrı falan kalmıyor.
  • vücudun bir bölümünde uyuşma,güç kaybı olduğunda yapılan testtir.kısaca emg denir.
    sorunlu bölgeye elektrotlar bağlanır ve belirli aralıklarla verirler şarjı size.ilgili bölge hafif hoplar.sinir iletiminizi test ederler,sinirlerde iletim konusunda bir problem olup olmadığı anlaşılabilir.
    sorunlu bölgede ki kasları test etmesi ise tam anlamıyla bir işkencedir.ben sağ bacağımdan girmiştim bu teste;tek tek saydım 17 kez bir ucu makinaya bağlı iğne soktular bacağımın çeşitli yerlerine.iğneyi yedikten sonra bacağınızda ki ilgili kası kasmanız istenir,kasma şiddetiniz kadar makinadan garip sesler yükselir ve bir şekilde gücünüzü ölçer bu alet.
    uzun lafın kısası test sonucu sinir ve kaslarınızın durumu ölçülür,hasar varsa belirlenir,kevgire dönmüş şekilde eve dönülür.
  • acıtıyor-acıtmıyor mevzu tamamen hastanın ağrı eşiğine bağlı gibi görünen tetkiktir. şöyle ki:

    bugün itibariyle aynı sorundan muzdarip 3 kadının peşpeşe emg çektirmek için ilgili odaya girişini ve çıkışını gözlemlemiş bulunuyorum. birincisinin hem koluna hem bacağına uygulanacak tetkik. hatun odaya giriyor, bi türlü çıkmıyor, yarım saat kadar sonra sürükleyerek çıkartıyorlar. koluna uygulama yapılırken bayılmış, ayağına sıra gelmemiş bile. sonra ikinci hatun giriyor. şalvarlı, yazmalı, güçlü kuvvetli görünen, ketum bir köylü kadını bu. giriyor, 15 dk sonra çıkıyor. elini yumruk yapmış, yüzü gergin. ama tepkisiz. bekleyen kadının "nasıldı" sorusunu soran gözlerine dudaklarını sıkarak hafif bir mimikle cevap veriyor. anlaşılıyor ki, kadıncağız sağlam çıkmış, dayanmış ama feleği de şaşmış. sonuncu hatun, bunları da izliyor, şahsen iyice morali bozulmuştur diye düşünüyorum. korkuyor mu diye merak ediyorum. sorduğumda, "acıyacak tabii, böyle bir şeyin acısız olması beklenebilir mi ki?" diyor, kalkıp ağaç gibi dimdik içeriye giriyor. 15 dk sonra dimdik çıkıyor, acı çektiği sadece ağzının iki yanında kasılmış yerlerden belli.

    o anda vardığım sonuç, az acı belirtisi gösterende sinir hasarının fazla olduğu, dolayısıyla his kaybından dolayı canının acımadığı. ancak raporlar çıkınca bakıyoruz ki, en ciddi his kaybı bayılan hatunda var. en az hasar, dolayısıyla en çok his de en son girende. işlemi yapan hatun, ağrı eşiğiyle alakalı, başka bişey değil, kimileri dayanıksız oluyor canım diye kestirip atıyor. gelgelelim, bu tetkikle ilgili yapılması gereken önemli bişey var kanaatimce. içeri giren hastanın çıkışının başka bir kapıdan yapılması lazım. en az 4 hasta sadece ben oradayken yaptırmaktan vazgeçip gitti yahu. aslında haksız da değiller ayol, elektrik veriyorlar insana, üstelik vermeden önce, akımın verileceği yerde deriyi de açıyorlar, iğneyle, hart hurt deşerek. iyyyyk.
  • bi nevi çin işkencesi. uzandığınız yerde bacağın çeşitli yerlerine iğneler saplayıp dizi bükmeden bacağı havaya kaldırmanızı falan istiyorlar. evet iğneler de tam olarak bu hareketi yapmak için çalıştırmak zorunda olduğunuz kaslara saplı. sağdan soldan elektirik vermelerini saymıyorum bile. sonunda içimde büyüyen bir karanlık olduğuna, yakında kalbimi ele geçireceğine kanaat getirdiler. ölmem en iyisiymiş. topallayarak uzaklaştım.
    insan insanı yeri gelir siker anlarım, ama bunu yapmaz, yapmamalı.
hesabın var mı? giriş yap