edebiyat dersi klişeleri *
-
ilk aklima gelen bi sinasi-sair evlenmesi fenomeni vardır mesela, bu bi$eyin ilkidir. bi sinavda da illaki çıkar. (bkz: ilkler unutulmaz)(bkz: ilklerin yeri ayridir)(bkz: icimdeki ilkler aski bambaska) bu ve bunun gibi her bişeyi ilk yapanlar tekrarlanır hep, ondan sora o işi ne kadar geliştirirlerse geliştirsinler sadece ilkin adı vardır
-
atabet ül hakayık, kutadgu bilig, divan ı hikmet ve divan ı lügat it türk dörtlemesi de fena bir kabustur, klişedir, en az 4 sınavda sorulmazsa olmaz.
-
(bkz: telemaque)
-
alper tunga destanı vardır ki her yeni gelen dönem yeni bir versiyonunu çıkarır bunun:
alper tanga giydi mi
plajlara indi mi... -
sair burda bayraga seslenmis olmazsa olmazlardandir...
-
failu mefailu vit vit...
-
derslerde yapilan münazaralar ve bunlarin konulari sözkonusu kliseler arasindadir. "yumurta mi tavuktan çikar tavuk mu yumurtadan?" ya da "çok okuyan mi bilir çok gezen mi?" bu münazaralarin en klise konulardir. yalniz bir keresinde edebiyatçi bize "it takkeyi neylesin, dingilderken düsürür" konusunu vermisti, düsürür mü düsürmez mi, dingilder mi gibi seyler tartismistik; bu da istisnadir herhalde.
-
sene basinda deftere istiklal marsi ve gençlige hitabeyi yazdirmak. sirf bu yüzden lise defteri benzeri edebiyat defterini piyasaya sürmeyi düsünmüyor degilim, ilk sayfaya söyle boncuk gibi yaziyla mars ve hitabe yazilmis...*
-
saçma sapan konularda yazdirilan ve sonra sanat eseriymisçesine sinifin karsisinda okutulan kompozisyonlar, yazarin en kiyida kösede kalmis romanina kadar ezberlenilen ve sonra sinavda sorulan eser isimleri edebiyat dersinin unutulmazlarindandir. bir de bunun kardesi olan edebi metinlerdersi vardir ki o da tadindan yenmez valla!
-
edebiyatin kendisini, yasanmislarin ya da hayallerin yaziya aktariminin verebilecegi keyfi genç dimaglara asla yansitmayan kaliplardir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap