donut and wafel

• profilo'daki süper donatçı. dunkin donuts'un donutlarına her karşılaştırmada beş basacak müessese
  (bkz: donut)
• nedense burda bi türlü waffle olmaz, insan sinir olur.
• metrocity şubesinden şiddetle açık büfe salata yenmesi tavsiye olunur.çok çeşit ve süper tazelik herşey var.işletmenin kibarlığıda cabası...
• metrocity'de haftanın en az üç günü salata barına dadandığım, "salatalar kumpirler burada" diye avaz avaz ve mütemadiyen bağıran kişilerin çalıştığı, bol seçenek ve lezzet mekanı. ne donut ne waffel yemek nasip oldu oradan bugüne kadar
  
  (bkz: sağlıklı yaşam)
• profilo'daki $ubesinde camekanin ic taraftaki kismi camla kapali lakin mu$teriden yana olan tarafi tepeden a$agi acik olan, onunden gecenlerin kaldirdigi tozun topragin urunlerine ce$ni niyetine bula$masina seyirci kalan yemekci. kendilerine bu durumu hatirlattigimda yuzume bakip duymamazliktan gelmi$lerdir.
• dün itibariyle wafle vermek için bizi yarım saat beklettikten sonra önce çikolata sosu bitti yenisi çıkacak diyen ardından da sos yok ama beyaz sos var diyen. "hani birazdan çıkacaktı" diyincede "onu yarın kullancaz" deyip iyice sinir eden işletme. hayır işletmede diyemiyorum. böyle esnaflık olmaz. elinde sosun varsa o an kullanırsın. ertesi günde bir şekilde temin edersin. biz de ticaret yapıyoruz ve elimizde mal kalmasa bile müşteri isteyince bir şekilde temin edip malı teslim ediyoruz. ha ne oldu bir daha gitmem hatta benle birlikte bekleyenler bir daha uğramaz. sorumsuz bir işletme anlayışı yüzünden marka işte böyle zarar görür.
• sizi her an zehirleyebilecek şubesi bulunan işletme zinciri...
  
  cevahir mağazasında special soslu tavuk ısmarlanır. 14 dakika beklenir ve tepside yemekler alınır. bir ara tavuğu keserken içinin kara siyah renkte olduğu farkedilir. araştırmalar sonucunda donut and waffel imzalı metal çatal bıçağın sanki gümüş cilasıyla silinip sonra da temizlenmemiş gibi, siyah bir madde bulaştırmakta olduğu görülür. peçeteye çıkartılan iz mağazaya gösterilir. kardeşim "neden yıkamadınız bunları" diye sorulur.
  
  - çatal bıçak yeni geldi o yüzden öyle
  - iyi de yemeğe bulaştı bu madde...
  - size yeni yemek verelim
  - 15 dakika daha mı bekleyeceğim
  diye yanıt verilir, müdür çağırtılıp bir daha sorulur.
  
  müdür, açıklama yapar; "yıkattım, peçeteyle sildirdim, çıkmamış" der aynı şeyleri tekrarlar... "tazmin için ne yapabilirim" diye sorar.
  
  bir şey istenmez, piç olan yemeğin başına dönülür.
  
  soğumuş yemek plastik çatal bıçak ile tüketildikten sonra boşları almaya kadın gelir. suç delili bıçak ve izinin alındığı peçete alıkonur, kendisine verilmez. israrla almak ister, restoranın sahibini çağırır. sahip gelir, durumu inceler. aynı açıklamayı yapar. bıçak ve peçeteyi üzerindeki maddenin incelenmesi için laboratuara götürmek ve zehirli madde çıkarsa kendilerinin dava etmek konusundaki fikirler beyan edilir. sahip uzaklaşır. elinde tatlılar, çaylar ve ödediğimiz paranın iadesi ile döneceği filan umulurken öyle yapmaz.
  
  suç delili bıçak ve peçete saklanır. csi miami tadında fantaziler kurulur. bu maddede çıkacak zehir oranı nedeniyle restorandan alınacak bir milyon dolar ile costarica sahillerindeki tatil hayalleri zihne düşer.
  
  sonra gerçek hayata dönülür ve bir amerikalının tazminat davası açıp onlara ders verebilmesi için delillerin e-bay'de 1 dolardan satışa konma fikri geliştirilmeye başlanır.
• donut'un ve waffleın ikinci planda kaldığı, daha ziyade lezzetli kumpiri ve ekonomik menüleri ile tercih nedeni olan fast food restoran zinciri. not olarak metrocity şubesinin servisi cevahir'e göre oldukça iyidir, ayrıca cevahir'in şube sorumlusu arkadaşın giyim tarzı ve saç stili insanı yemekten soğutabilir, mümkün olduğunda göz temasından uzak durulması tavsiye edilir.