• marcus antonius 'un bir arkadaşı. (ulan herkes mustafa sandal olmuş, marcus antonius'un arkadaşı çok da umrunda bu milletin..)
  • (cleopatrayı bu bahsin dışında tutarak)
    shakespeare'in antonius and cleopatra'sında -ki aslında okuduğum ikinci shakespeare kitabı bu, ilki hamlet idi; ikisini bir arada genellemeye kalkıp bir kendini bilmezlik örneği göstermek üzereyim evet- yazarın fena halde özene bezene işlediği karakterlerden biridir.

    diğer herhangi bir shakespeare karakteri genelde sıfatının adamıdır. hamlet soylu bir prenstir, ona göre konuşur, ona göre zevkleri vardır, müzikten tiyatrodan kılıçlardan anlar. yada diyelim antonius dünyayı taşıyan üç ayaktan biridir; güçlüdür ihtişamlıdır. krallar kral, asilzadeler, asil kızkardeşler hep kendilerinden beklenen sıfatlarını dolduran kişilerdir.

    enobarbus'la benzer bir hainlik göstermiş olan laertes ihanetinden önce ve sonra iki farklı şey düşünen aynı asil adamdır.
    oysa enobarbus herşeyi eğrisi doğrusu ile tartıp, sürekli doğru olanı yapmaya çalışan ikircikleri, kararsızlıkları olan ve başarılı bir gözlem yeteneği olan neredeyse çağımıza göre bile modern bir karakterdir.

    shakespeare cleopatranın en can alıcı tasvirlerini onun ağzıdan söyler. antonius yenilip octavius caesar'ı düelloya davet ettiğinde bunu bir tek o saçma bulur. doğru zamanda yanlış yerde olmamayı seçmesi de sonuçta antoniusun büyüklüğünün altında ezilip kendini öldürmesi de onun varsılca işlenmiş ışıltılı karakterinin detaylarıdır.

    bu yüzden ben enobarbus'u yeni çağın anti-kahraman tiplemesine tüm diğer shakespeare karakterlerinden daha yakın buldum. evet bu.
hesabın var mı? giriş yap