*

  • erdemi nufus kagıdıyla edinmeyenlerin erdemli olmak icin kafalarını yorup, kendilerini kasmaları tavsiye edilebilecek turden bir kabiliyettir ki fenotip itibariyle durustlugu andırsa da, bu biraz daha beyin, dusunce, anlayıs, incelik vs. gerektirir. zannımca ici dısı bir olmakla basbayagı kotarılabilen durustluk ifalarını (ikaları) beyin icinde toparlayıp bir paranteze alabilmek, kendine ait butune bakıp da bundan sonra, en nihayette kisinin kendi "dogru"sunu ifsa etmesi, edebilmesi "dogruluk"tur. daha iyisini bulamadıgım bir ornekle acıklarsam mesela; "gozden ırak gonulden ırak" dusturunu bizzat bu hissi yasadıgı icin kabullenmis bir kimse, karsısına cıktıkca ictenlikle, durustlukle "seni seviyorum" diyebildigi (ki haklıdır, o an icin dogrudur da) kimseden ayrıldıgı anda sevgisini unutuyorsa, "sevmiyorum" dahi diyebiliyorsa, bu kimsenin gercekten durust sevgisini bir dahaki karsılasmada dile getirirken "bazen seni seviyorum" tarzı bi cumleyi denemesi, hem dunya hem kendisi ile bir mutabakata varması acısından pek hos olacak, pek "dogru" olacaktır. bakın burdan, "dogruluk" esasen tutarlılıktır demeye getirdigim cıkarılabilir, ben cıkarabildim, super cıkarsıyorum.

    (bkz: tutarlılık)
  • (bkz: dürüstlük)
  • "doğruluk" adında bir süt ürünleri markası var. bu nasıl didaktik bir peynir markası seçimidir hala anlayamadım.
    geyik yapcam, dayanamıyorum.

    doğruluk marka peynir istenen bakkalın gün içinde yaşadığı stres ilginçtir..

    - haydar efendi, bana ordan bi doğruluk ver.
    - ???? af buyur?
    - doğruluk, doğruluk ver bi kilo. doğruluk istiyorum!
    - ?? iyi madem, müşteri her zaman haklıdır. abla ben karımı aldatıyorum.
    - ha? doğruluk marka peynir istiyorum peyniiir. allah cezanı versin haydar efendi, demek aldatıyosun. bi de adalet ver.
    - oyarım o da beni aldatırsa, ne adaleti!?
    - zeytin markası haydar, zeytin..
  • "doğruluk güçlünün işine gelendir."
    --thrasymakhos

    (tabi socrates buna esaslı bir cevap vererek thrasymakhos'u madara etmiştir o ayrı.)
  • bir beyaz peynir ureticisidir. adina yarasir cok kaliteli ezine peynirleri uretmektedir. daha olgun peynirlerini kendi markasiyla marketlerde satarken daha az olgun peynirlerini ise sok marketlerine sok markasi altinda satmaktadir. kendi markasi biraz sert ve sahane olup sok icin urettigi peynirler de ondan asagi kalir degildir. peynirlerini iso 9001 ve haccp standartlari ile uretmektedir. gercekten de kalitesi milim degismemistir bunca yildir. ah cok param olsa da uretim tesisinin yanina yerlessem. paketleri 650 gram olup tek besin kaynagimi olusturmaktadir. hazir peynir demisken bir tane de tarif vereyim.

    malzemeler: dogruluk ezine peyniri, sizma zeytin yagi, dag kekigi, dovulmus(!) karabiber, kimyon, yarim limon.
    yapilisi: peynir ozenle kirilir kucuk parcalara ayristirilir, bir cukur kaseye konur. uzerine kararinda dovulmus karabiber, kimyon ve kekik eklenir. hemen ardindan limon konur. en son zeytin yagi keyfe gore eklenerek yumusak dokunuslarla karistirilir.
    yenilisi: her cesit dizi, film, mac ve bos zaman aktivitesinde zevkle tuketilir. yaninda etimek veya peksimet turevleri ve cayla enfes olur.
  • istatistikte ve kontrol sistemlerinde kullanılan bir kavram, tanımı ise şöyledir:
    hatanın yüzde olarak tam skala çıkışa oranı
    ing: accuracy
  • güzel peynir markasıdır. ezine koyun.
  • doğruluk nedir ne değildir? bu konuyla ilgili http://www.hukukcugenc.com/ adresinde tartışma gördüm, tavsiye ederim.
    tam olarak bu konuyla ilgili link ise: http://hukukcugenc.forumup.com/…&mforum=hukukcugenc
  • bilgi felsefesinin sorunudur. doğru bilginin kaynağı, mümkünatı gibi konuları epistemoloji arar ancak guzellik ve dogruluk çok kez karıştırılır ve birbiriyle örtüştürülür. bazı filazoflar ikisinin de varligin özunü ifade ettiğini, dolayısıyla da aynı olduğunu savunsa da güzellik estetiği, doğruluk bilgiyi yansıtır.
  • doğruluk önümüze sunulan gerçekte kendimizi kandırarak,eyleme dönüştürülen bir tatmin arayışıdır.

    doğruluk yada yanlış ve yanlış olan kavramların önce dünyasal olduklarının adlarını verelim.
    insan tabularını ve din kavramını yok sayalım.
    inanç sistemleri üzerinde bir soyut katman yaratalım.
    inanç hissiyatının, enerjinin boyutlarına göre adlandırırsak
    içinde şüphe,korku ve negatif çıkartılan noktlarda,diğer insanların da inanç enerjileri işin içine girice doğruluk ve yanlış olan kavramları ortaya çıkıyor.
    olaylar,gidişat ve durum
    kişiyi kandırır.
hesabın var mı? giriş yap