doğru kodese gidiniz

• ilk on el çok sinir bozar bu "dogru kodese gidiniz" kutucuğu, alınacak semtler, her geçisten gelecek 20.000 liralar dururken sen gider orada öylece durursun. ha suçun ne? dandik zar atmak.
  haksızlığın daniskası. elalem dolapdereye otel yapıp utanmadan geceliğine kırk küsür bin istiyor, o değil ben yatıyorum içeride, elimde bir sular idaresi kartıyla.
  
  ama ne zaman ki yeniköyün kirası 200.000, hatta otel dikilmiş beyoğlununki bile 90.000 olur, içimizden dua ederiz; -allaaam noolur kodes çıksın, bir gidiyim iki el orada dinleneyim, hem param cebimde kalsın hem de yarismaci arkadaslar biraz ütülsün- diye.
  
  hayat böyle işte, ne oldum dememeli ne olacağım demeli..
  kodesten çıkanla, tarabya ya otel dikenin gecenin sonunda mizacı değişir.
  kodesten çıkan da bir -biz gördük geçirdik, dinle ve faydalan tecrübelerimden- havası sezilir.
  
  tarabyada otel kuranın ise sanki an be an ensesi kalınlaşır.
  gömleğin yakasından bir düğme daha açılır, hesabı kendi ödemeye kalkar, arabası varsa herkesi evlerine bırakmaya çalışır.
  
  hey gidi kodaman heyy, yarın altı da kalkıp servis beklerken hatırla bunları.
• islemedigi bir suc yuzunden hapse giren basarili polis memuru jack'in kodesteki ilk gunu oldukca zor gecer;
  
  -merhaba ben islemedigi suc yuzunden hapse dusen dedektif jack. bundan sonraki ustteki ranzada ben yaticam.
  -hey dostum senin o yumusak beyaz kicini tekmelemeden dogru kodese gidiniz.
  -bak ahbap sorun istemiyorum.
  -adamim burasi kadinlar kogusu.
  -hmm pardon bacim.
• tam olarak "doğru kodese git, başlangıçtan geçme, 20 milyon alma" yazılan monoply cezası.
• bazen ke$ke monopoly oynuyor olsaydik da $u karti alip gosterebilseydim uygun yerde diye aklima gelen kart.
  (bkz: sari kart)
• yanlış kodese giden kişileri doğru kodese yönlendiren uyarı yazısı...
• borsa oyunundaki kartlardan birini çeken oyuncunun karşılaşabileceği hezimettir. üstelik ek uyarısı da vardır: "başlangıçtan geçilse dahi 4.000 lira alınmayacak!" diye.
  zarla 6 atılamazsa 2 el beklemek zorunda kalır yarışmacı.
  (bkz: olaylara sasma)
  (bkz: sans kutusu)
• doğduğum an kulağıma fısıldandığını düşündüğüm şans faktörü...