• roger waters'ın 2 haziran'da çıkacak "ıs this the life we really want"dan yayınladığı ikinci parça.

    şahane olmuş. hakikaten enfes olmuş.

    https://www.youtube.com/watch?v=gf7kmaurlzk

    ıf ı had been god
    ı would have rearranged the veins in the face to make them more resistant to alcohol and less prone to ageing
    ıf ı had been god
    ı would have sired many sons and ı would not have suffered the romans to kill even one of them
    ıf ı had been god
    with my staff and my rod
    ıf ı had been given the nod
    ı believe ı could have done a better job

    ıf ı were a drone
    patrolling foreign skies
    with my electronic eyes for guidance
    and the element of surprise
    ı would be afraid to find someone home
    maybe a woman at a stove
    baking bread, making rice, or just boiling down some bones
    ıf ı were a drone

    the temple's in ruins
    the bankers get fat
    the buffalo's gone
    and the mountain top's flat
    the trout in the streams are all hermaphrodites
    you lean to the left but you walk to the right

    and it feels like déjà vu
    the sun goes down and ı'm still missing you
    counting the cost of love that got lost
    and under my gulf stream, in circular balls
    there's ninety-nine cents worth of drunkards and fools
  • albümün üzerinde çalışmaya başlamadan önce bu şarkının ismi if i had been god şeklindeydi. hatta you tube'da bu isimdeki haliyle, roger waters'ın akustik gitarla çalıp söylediği halini de bulunmakta. ancak daha sonrasında bu parçanın farklı bir isimle is this the life we really want içerisinde yer alacağını son röportajlarının birinde öğrendik. şarkı listesi açıklandığında listedeki isimlerden hangisinin olduğunu da doğrusu merak ettim. sorumun cevabı dün déja vu olarak geldi. (bkz: roger waters - if i had been god)

    açıkçası demo sayılabilecek hali gereksiz uzun ve çok tek düze duruyordu. eğer şarkıyı bu yönde geliştirirse, fazla laf kalabalığı olabileceği endişesine sahiptim. fakat gördüğüm kadarıyla parça sıkı biçimde elden geçirilerek, alt yapısına uygun bir uzunluğa düşürülmüş ve sözleri kısaltılmış. akustik gitarın arkasına eklenen yaylılar, abartısız davul, ses efektleri ve akustik gitarın önüne çıkmadan paralel ilerleyen piyanoyla pink floyd havasına erişilmiş. déja vu sound açısından bana mother'ı, sözleri açısından the final cut'taki parçaları hatırlattı.

    smell the roses yayınlandığında roger waters'ın sesinin yaşlanmışlığından yakınılırken, déja vu'daki vokalin gayet iyi olduğunu belirtmekte fayda var. belki de bu durum, yaşlanmış bir mother şarkısı hissiyatıyla yaşlanmış roger waters sesinin uyumluluğu olarak açıklanabilir. yalnız albümün prodüktörü nigel godrich'in ukalalığı yüzünden şarkılara gitar solo koyulmasının yokluğu hissedilmekte. sanırım kendisi düzenlemeler konusunda başarılı işler çıkarırken, radiohead kafasından pink floyd evrenine giriş yapmayı tam başaramamış.
  • roger waters'in daha ilk dinleyiste kendini belli eden, cok guzel, sirk kosma sarkisi.*
hesabın var mı? giriş yap