• sözleri yoko ono tarafından yazılmış bir john lennon parçası. yamulmuyorsam, dear yoko'ya cevaben yazılmıştır. velakin hiçbir lp ya da single'da bulunmayan bu parça john lennon anthology'de yeralmaktadır. gitar ve vokalden varolmuş oldukça hoş bir parçadır.
  • dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over, you’ve won.

    dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over, you’ve won.

    ha da do do do do
    do do do do do
    (laugh)
    september, november...

    dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over.

    ooooh.

    dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over.

    and dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over.

    do-do,
    do-do-do-do,
    do-do-do-do-ooh, uh-hu,
    yeah, alright.

    and dear john,
    don’t be hard on yourself.
    give yourself a break.
    life wasn’t meant to be run.
    the race is over.

    (whistle)

    dear john,
    put the tv on, have a snack.
    wash your mother’s back.
    the race is over.
  • styx grubunun ölen elemanları john panozzo'nun anısına toplanıp 1997 yılında piyasaya sürdükleri return to paradise konser albümlerinde yer alan şarkı...

    sözleri de yazalım tam olsun :

    dear john i knew you
    about as well as anyone
    we were the wild ones
    so sure those days would never end

    now they're only
    memories my friend
    dear john i'll see you
    someday again

    i swear i saw you
    on a crowded street today
    i almost called your name
    thinking of all those yesterdays

    heaven help me
    how i miss my friend
    dear john i'll see you
    someday again

    there'll be a celebration
    when all will be revealed
    we'll have a reunion
    high on a hill

    dear john how are you
    god knows it's heaven
    where you are

    find some peace there
    may it never end
    dear john my heart knows
    we'll meet again

    dear john i'll see you
    someday again
  • bir nicholas sparks romanı.
  • emil svanängen'in (bkz: loney, dear) yeni albümünün adı. bana paul simon'ı fazlasıyla hatırlatan yumuşak sesi ve tarzı ile zaman zaman akustik, zaman zaman elektronik; biraz karanlık, biraz iyimser, çokça ortada ve genel itibariyle vasatın üstünde bir iş çıkarmış loney, dear. şarkılar şunlarmış:

    1. airport surroundings
    2. everything turns to you
    3. i was only going out
    4. harsh words
    5. under a silent sea
    6. i got lost
    7. summers
    8. distant
    9. harm
    10. violent
    11. dear john
  • lasse halström tarafından filme çekilen nicholas sparsk romanı..filmde başrolleri amanda seyfried ile channing tatum paylaşıyorlar traileri için.:http://www.apple.com/…ilers/sony_pictures/dearjohn/
  • amerika'da ilk haftasonunda yaklaşık 30.4 milyon dolarlik hasılat ile 7 haftadır zirvede olan avatar'ı geçmeyi başaran film.

    http://www.imdb.com/title/tt0989757/
  • 11 eylül 2001 saldırıları zamanısı civarısında birbirini seven 2 amerikan gencisinin romantik(!) ilişkisini anlatan ve de muhtemelen barındırdığı romantica nedeniyle amarikan halkısı tarafından 1. sıraya oturmuş filim. izlemediğim film ama senaryosu düşündüğüm gibiyse kanı beynime sıçratmış olan filmdir ve taa amısına koyayım:

    bakın hele piçlere. arkadaş ben hayatımda bu piç kuruları kadar keyfine, kendi duygularına, kendi zevklerine düşkün olup yine bu piçler kadar da bunu iyi pazarlayan kimse görmedim. çok afedersiniz amına koyum lan bu piçler ırak'ta falan yaşasalar o zaman "bizim hayatımız film" derlerdi. götoş senaristler biraz da hökümetinizin, kalıbını kabilesini siktiği insanların hayatlarını konu yapsanıza. yapamazsınız lan doğru söylüyorsunuz amcık hoşaf ağızlılar.

    niye? çünkü başta hökümetiniz amısınıza koyar di mi? sonra da çok büyük oranı muhtemelen tek tip gerzek olan kızlarınız filmleri izlerken sıkılmadan yüz kere arka arkaya "oh my god, oh my god..." derlerdi.

    ama çok afedersiniz amına koyiim(afedersinizi mi kaldı gerçi neyse), sizden 1 kişinin ölmesi diğer insanlardan yüzlerce/binlerce ölmesinden daha önemli. sizden birinin öldürülmesi sizin diğer insanlardan binlercesinin öldürülmesinden daha önemli amısına koyiim.

    bi siz hissediyosunuz piçler, bi sizin canınız kıymetli, ıraklı aşık olamaz, ıraklının canı yok, afganistan sizin maşanız, nato köpeğiniz, herkes ağzını açmış sizin vermenizi bekliyor...

    dear john'u sikeyim.
  • bu filmde anlatilanlarin tamami yalan. hicbir tatmin saglatamayan sig mi sig bir bakis acisina sahip prefilm. failure.

    filmi izlemeden, trailer sonrasi bir pearl harbor havasi sezilmiyor degil. ask, savas ve olum olunca ister istemez akil gidiyor. ama onun eline su dokemiyor o ayri. ne beklenildigi gibi bir ask, ne beklendigi gibi bir savas duygusu yasatiyor. biliyoruz, hissediyoruz zaten dogru duzgun bir 11 eylul elestirisi yapamayacagini, hatta yapmayacagini. burasi acik. acik da bu kadar da olmaz! olmasin bir zahmet. 2 yakisikli oyuncu bulur bulmaz film cekiyorsunuz, hadi cektiniz diyelim. bir de arka plana 11 eylulu koyuyorsunuz. hadi koydunuz; bir de onu oyle arkada, oyle duz, oyle basit veriyorsunuz ki sinirlenmemek, verdiginiz paraya acimamak elde degil.

    --- spoiler ---
    tum film bas kizla oglanin mektuplasmalarindan ibaret adeta. cocuk askere gider, kizla baslarlar mektuplasmaya. geri gelir, kuleler yikilir, hadi geri git askere. geri baslar mektuplasmalar.. dear kelimesi tum film boyunca kulaklarinizda yani. o yuzden filmin adi cuk oturmus.
    cocuk operasyona gidiyor ama cocugun bir kez bile kostugunu gormek mumkun degil; cunku ya mektup okuyor ya da yaziyor. yavrum yavrum cok ozlemis sevgilisini. gerci diger askerlerde de hic is yok. kimse bir sey yapmiyor. oyle oturuyorlar, mektup dagitiyorlar, okuyorlar. apak, parlak guclu cankurtaranlar etrafta duzen sagliyorlar adeta. aman, yasasin amerika.

    11 eylul sonrasi afganistan'a yapilan operasyonu gosteriyor, oraya bir tane de turk koymus. niye koydun onu acaba? amerikan askerlerinden biri de soyle bir sey diyor,''turkce konusuyor. cogu dili duydum, biliyorum ama bunu hic bilmiyorum.'' bilmiyorsan nasil anladin turkce oldugunu, onu da ben anlamadim.

    sonu da oyle anlamsiz ki.. kiz oglani terkediyor, cocuk askerdeyken gidiyor yardima cok ihtiyaci olan cirkin biriyle evleniyor. sonra kiz, oglan gelince kendisini affetmesini bekliyor. cocuk da goodbye diyor.
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap