• içine fazla su katilmiş, cıvık.
  • afyon-isparta yoresinde "duru" anlamina gelen tabir.
  • sıkı olmayan et.
  • 1920'lerin sonunda istanbul'da kullanımı yaygınlık kazanan eroinin argo karşılıklarından biri.
  • cıvık daha visköz, yapışkan bir sıvı hal. curu sulu, (suyla) seyreltik demektir. hatta ayrıca curultmak diye fiil hali vardır; daha fazla su ekleyerek açmak, seyreltmek, daha sıvı daha akışkan hale getirmek gibi. örneğin kese yoğurdu (süzme yoğurt) su eklenerek zıvıtılır, daha fazla su ekleyerek daha curultulur, topak kalmasın diye baştan itibaren kaşıkla, kaşığın dışbükey yanıyla iyi zıvıtmak, iyi ezmek gerekir.

    not: aylar sonra arama taramayla değil çağrışım ve anımsamayla kökünü de gene yerel sözcüklerde, dilde bulmuş oldum: cara. akıntı anlamına geliyor olabilir, bulut o şekilde. cara-mak diye fiili yok gibi, varsa da yok olmuş, yalnız köy dilinde curultmak hala var ve geçerli. öte yandan çok curu, curu mu curu anlamında, tahmin edileceği gibi "cupcuru" denir.

    (bkz: curultmak), cur'a
    (bkz: zıvıtmak)
  • balikesir'de yörükler çok kullanır.

    --- spoiler ---

    çorba curu olmuş.

    --- spoiler ---

    ankara ve istanbul'da hic bu kelimeyi bilen birine denk gelmedim.
hesabın var mı? giriş yap