bulge

• ing. genellikle erkeklerin pantolonlarının önündeki kabarıklık
• (bkz: battle of the bulge)
• american history x filmindeki konser sahnesinde çalan mathcore grubu.
  kısa bir süre aktif olduktan sonra kayıplara karıştılar.
  filmdeki sahne sizi aldatmasın bu arada, adamlar anti nazi, ama ünlü olma fırsatını da kaçırmamışlar.
  
  https://www.youtube.com/watch?v=_1wv5nn-_ks
• budur.
• şöyle bir kabarıklıktır bulge.
• en iyi top secret filminde işlenmiştir.
  
  top secret bulge
• türkçe'de kendisini tam olarak karşılayan bir kelime bulunmaması üzücü olan güzel şey.
  
  çoğu zaman gerçek bir penisten çok daha güzeldir. özellikle konu türk erkekleri olunca penisler 15cm civarlarında ne yazık ki. bu durumda da tatmin olmak çok zor. ama bulge her zaman ümit verir ve harika görünür. göz önündeki bir penisten her zaman daha güzeldir. gri eşofman altlarını güzel ve çekici yapan da bulgedir zaten.
• gri eşofman altını efsane yapan detaydır.
  
  uykuda ya da hafif uyanık duran organın, kumaşta oluşturduğu o hafif kabarıklık, çıplak görmekten daha çok zevk verir.
  
  bir sonraki aşama ise, hayaller hayaller... acaba nasıl?.. eşofmanın üzerinden avuçlayıp, okşama isteği uyandırır. sonrası xx^*
  
  şortlar da, +bacak opsiyonuyla bir başka tatlıdır. kılsız ya da hafif kıllı erkek bacağı ve bulge... muhteşem uyum!
  
  çadır kurmuş olanı değil, orada masum masum duranıdır tatlı ve çekici olan.
• harun abi sakin ol.
• genellikle pantolon, mayo veya iç çamaşırda, erekte olmuş penisin yarattığı kabarıklık demektir. aynı zamanda, erekte olmamış penis ve testislerin de kendilerini fark ettirmeleri olabilir. ilk durum toplum içerisinde çoğu erkek için utanç kaynağı olabilecekken, ikinci durum övünç kaynağıdır. eğer yamulmuyorsam, biz erkekler için kadının dekoltesinden görünen göğüslerine bakmak neyse, kadınların da bulge'a bakması odur.