• kesinlikle gezilip gorulmesi gereken bir mekan olmasina ragmen hayvani giris ucretleri ve abuk ziyaret saatleri yuzunden gormek isteyenlerin ciddi bir mucadele vermesi gereken muze
  • (bkz: bodrum kalesi)
  • girişte bulunan "müzemiz su altında değildir" tabelası dikkat çekicidir.
  • adından dolayı insanların beklentileri başka olunca birçok yerine "müzemiz sualtında değildir, sergilenen eserlerin büyük çoğunluğu denizden çıkarılmıştır" tarzı açıklama levhaları astıkları müzedir. muhtemelen gelenler suyun altında tünel gibi bir şey bekliyor, bulamayınca "hani sualtı müzesiydi?!" diye soruyorlardı ki çeşitli yerlere bu açıklamayı yazmak farz olmuş.
  • her girdiginiz bolumde, "ssst sessiz olun" diyen gorevliler bulunan, cocuklarla gidilmesi sakincali muze.

    - iyi de neden sessiz olalim, cocugumuza anlatiyoruz bu neymis ne degilmis
    - etraftakiler rahatsiz oluyor
    - ee, kimse yok ki kardesim burada
    - olabilir.

    ve de

    "oraya dokunma, burayi sakin elleme" mentalitesinde devam eden bir cok muzeden cok daha fazla "ellenebilir" sergi olmasina ragmen, cocuksuz gezmek icime sinmedigi icin bes sene sonrasina kadar cok ozleyecegim ve gorevlilerinin 'halkla iliskiler ve iletisim' egitimine tabi tutulacaklarini umdugum kale ici.
  • 1995 yilinda avrupa'da yilin muzesi yarismasi "ozel ovgu" odulunu alan muzede yasayan müzecilik anlayisiyla modern sergilemelerden ornekler gormek mumkundur. tarihi eserlerin yanisira cam, ahsap boyama, seramik* ve yemek* sanatcilari hunerlerini sergileyip satmaktadirlar. bu sanatcilara antik kostumleri giydirilmesi olayi iyice havaya* sokmustur. deniz ve gunesin karsi konamaz cekiciligine ragmen tam gunu zevkle harcayabileceginiz bir mekandir.
  • gidilip görülmüşken, bahçesinde gezinen kumruların, tavus kuşlarının ve diğer hayvanların da seyredilmesi gereken özel bir mekandır.
  • içindeki gatineau zindanı'nın girişine bizans şövalyelerince kazınmış latince tanrının bulunmadığı yer yazısının günümüz kültür bakanlığı'nın emriyle silinmesinin istendiği müze.yazının açıklayıcı levhaları kaldırılmış bile.kazıma işlemi gerçekleştirildiği durumda, tarihi eserde yapılan tahribat nedeni ile 2863 sayılı kültür ve tabiat varlıkları'nı koruma kanunu'na muhalefet edilmiş olunacaktır. dolayısı ile yazıyı kazıyan ve kazıtanlar ağır ceza mahkemesinde görülecek bir suçu işlemiş olacaktır. yasal durumun dışında da, eski eserleri kendimizi tarih önünde suçlanacak şekilde tahrip ediyorsak, sıradan vatandaşlar neden kendi özel mülklerinde yaptıkları restorasyona aykırı iç mekan düzenlemeleri ya da benzeri sebeplerle ağır cezalık oluyorlar, koruma kurulları'nda yıllarca proje onaylatmaya, izin almaya uğraşıyor..madem kültür ve turizm bakanlığı / bakanı bu şekilde tasarruf yapabiliyor, 2863'ü kaldırın gitsin..bizim gibi tarihi eseri yağmalamanın mübah olduğu bir ülkeye fazla bile.
  • müze sınırlarındaki kaktüslerin iri yapraklarına isim oyma sanatı ms 21. yy başlarına
    tarihlenmiş olup, usta kaligraflarca yaratılan bu tarzın dünyada başka bi örneğinin
    bulunmadığı sanılmaktadır.

    müze girişinde ödedikleri ücretin, batıkların sergilendiği bölümleri kapsamadığını farkeden
    ziyaretçiler için, kaktüs oyma sanatının bu nadide örnekleri beleş olarak sergilenmektedir.

    amforalara tünemiş tavus kuşlarına pırtlak gözlerle bakıp was ist das* diye soran turist
    çocuklarına ebeveynlerinin yanıt verememesini izlemek de ücretsiz.

    güneş gözlüğü ardında tüttürülen sigara esliginde, sosyal antropolojik gözlem yaparak
    saatler geçirilebilir.

    sevdik biz burayı.
  • gidip gördüğüm kadarıyla giriş ücreti cok pahalı.10 tl tam bilet parası.iceri girdiginizde nerden baslanır diye bakınıyorsunuz.yönlendirme tabelaları cok az konulmuş.kafanıza estiginiz gibi geziyorsunuz.ama bu bi süre sonra merak edip de gezmek istediginiz sergiyi bulmada sorun yaratıyor cünkü yönlendirme olmadıgından aynı yerleri dön dön in cık insanın iflahı kesiliyor.
    onun dışında gidilmeli görülmeli bolca resim cekinilmeli.
hesabın var mı? giriş yap